Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Matrix serisinin 1999 yapımı ilk filminde ajan Smith, Morpheus'a şöyle der: Türünüzü sınıflandırmaya çalışırken fark ettim. Aslında siz me- meli değilsiniz. Bu gezegendeki tüm memeliler etraflarındaki çevreyle doğal bir uyuma sahiptir. Ancak siz insanlar değilsiniz. Bir bölgeye taşınır ve çoğalırsınız. Tüm doğal kaynaklar tüketi- lene dek çoğalırsınız. Hayatta kalmanızın tek yolu başka bölge- lere yayılmaktır. Gezegende aynı yayılma prensibini uygulayan bir organizma daha var. Ne olduğunu biliyor musun? Virüsler. İnsanlar, hastalıktır. Bu gezegenin kanseri. Siz bir salgınsınız.
Sayfa 123Kitabı okudu
Morpheus, bir avuntu ver Benim acılı sevdama. Gel, üfle lambamı, Hayallerimi kutsa!
Reklam
Matrix'in ilk filminde Ajan Smith'in Morpheus ile paylaştığı ilginç bir tespit söz konusudur. İnsanın canlıları sınıflandırmasında, kendisini memeli sınıfına koymasının hatalı olduğunu öne sürer. Çünkü yeryüzündeki bütün memeliler muhtaç oldukları doğa ile mükemmel bir denge içerisindedirler. Ama insan öyle değildir. Bulunduğu yeri sonuna kadar sömürür, yok eder ve kendisine yeni sömürülecek yerler arar. Canlılara baktığımızda bu tarz yaşayan bir canlı daha söz konusudur. O da virüslerdir. İnsanlar da tıpkı virüsler gibi çoğalır, yok eder ve kendisine yeni yok edilecek yerler arar. Yukarıda vurguladığımız "insan doğup, mikrop ölme" tespiti her ne kadar insanlığın doğaya olan acımasız yaklaşımına güzel bir gönderme yapıyor gibi görünse de bu cümle mecazi bir mesaj kaygısından uzak, oldukça bilimsel bir gerçeğin altını çizmektedir. İnsan olarak doğuyoruz. Oldukça korunaklı, tüm mikroplardan uzak, steril bir yer olan anne rahminde yetiştik hepimiz. Ama daha sonra dünyaya gelmek zorunda kaldığımız, o ilk andan itibaren deyim yerindeyse kirlenmeye başladık. Artık mikroplar her yerimizdeydi ve o kadar hızlı çoğaldılar ki sayıları bizden daha fazla hale geldi. Evet, sevgili okuyucu, muhtemelen elinizdeki bu kitabı alma konusunda verdiğiniz kararın, beyninizdeki bir grup nöronun arasındaki elektriksel iletişime ait olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Ama bu kitabı almanıza neden olan etkenin, vücudunuzda yaşayan bir grup mikroptan kaynaklanmış olabileceği ihtimalini unutmayın lütfen.
Matrix'in ilk filminde Ajan Smith'in Morpheus ile paylaştığı ilginç bir tespit söz konusudur. İnsanın canlıları sınıflandırmasında, kendisini memeli sınıfına koymasının hatalı olduğunu öne sürer. Çünkü yeryüzündeki bütün memeliler muhtaç oldukları doğa ile mükemmel bir denge içerisindedirler. Ama insan öyle değildir. Bulunduğu yeri sonuna kadar sömürür, yok eder ve kendisine yeni sömürülecek yerler arar. Canlılara baktığımızda bu tarz yaşayan bir canlı daha söz konudur. O da virüslerdir. İnsanlar da tıpkı virüsler gibi çoğalır, yok eder ve kendisine yeni yok edilecek yerler arar.
"Tüm hayatım boyunca ne öğrendim biliyor musun? Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Bir olayın tanımını belirleyen yegâne şey, bakış açısıdır. Morpheus'un Neo'ya söylediği gibi ; 'Eğer gerçek denen şeyin sadece hissedebildiklerin olduğuna inanıyorsan bu durumda gerçek, koklayabildiğin, tadabildiğin, işitebildiğin ve görebildiğin, yani basitçe beynine iletilen elektriksel sinyallerden başka bir şey değildir'. Çok sevdiğim bir söz der ki; bazı şeyleri oldukları gibi değil, olduğumuz gibi görürüz. Yani ne gördüğümüz tümüyle nereden baktığımızla ilgilidir."
Sayfa 189
Morpheus once said: "Free your mind!"
Psikolojik hafızası olmayan bir adama güvenilebilir. Bu yüzden bilgisayarlar insanlardan daha güvenilirdirler. Çünkü psikolojik hafızası yoktur. Sadece gerçekleri, çıplak gerçekleri taşırlar. Bir gerçek hakkında konuşmaya başladığında o artık gerçek değildir. İçine çoktan kurgu girmiştir. Onu şekillendirmiş, değiştirmiş, boyamış, ona kendi renklerini vermişsindir. Kısacası artık gerçek değildir. Sen asla bir gerçeğe rastlamıyorsun. Çünkü zihninde çok fazla kurgu taşıyorsun bir gerçeği bulduğunda ona tamamen kurgularını dayatıyorsun. Hiçbir şeyi olduğu gibi göremiyorsun. Her zaman gerçeği çarpıtmaya devam ediyorsun.
Sayfa 159Kitabı okudu
Reklam
" Tüm hayatım boyunca ne öğrendim biliyor musunuz ? Hiçbir şey kesinlikle göründüğü gibi değildir. Bir olayın tanımını belirleyen yegâne şey, bakış açısıdır. Morpheus'un Neo'ya söylediği gibi; ' Eğer gerçek denen şeyin sadece hissedebildiklerin olduğuna inanıyorsan bu durumda gerçek, koklayabildiğin, tadabildiğin, işitebildiğin ve görebildiğin, yani basitçe beynine iletilen elektriksel sinyallerden başka bir şey değildir.'
Sayfa 189Kitabı okudu
morpheus...
“Onun için ağlıyorsun ama benim için kanamıştın.”
Matrix'in ilk filminde Ajan Smith'in Morpheus ile paylaştığı ilginç bir tespit söz konusudur. İnsanın canlıları sınıflandırmasında, kendisini memeli sınıfına koymasının hatalı olduğunu öne sürer. Çünkü yeryüzündeki bütün memeliler muhtaç oldukları doğa ile mükemmel bir denge içerisindedirler. Ama insan öyle değildir. Bulunduğu yeri sonuna kadar sömürür, yok eder ve kendisine yeni sömürülecek yerler arar. Canlılara baktığımızda bu tarz yaşayan bir canlı daha söz konusudur. O da virüslerdir. İnsanlar da tıpkı virüsler gibi çoğalır, yok eder ve kendisine yeni yok edilecek yerler arar.
475 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.