Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eski Türkler insan kurban ediyor muydu?
Eski Türklerde de insan kurbanı olduğunu zannettirecek bazı işaretlere rastlanmaktadır. Meselâ, Asya Hun topluluğunda «ölüyü takip etme» (yakınlarının ölü ile birlikte gömülmesi), Gök-Türklerin «Deniz tanrıçası ile münasebette bulunan dedeleriden birinin avda bir geyik öldürmesi üzerine onun kabilesi mensuplarının, geyik öldürmelerinden dolayı, o
Sayfa 51 - Kültür Bakanlığı YayınlarıKitabı okudu
Kur'an'ı Türkçeleştirme kararı
(14 Ağustos) heyet-i ilmiyye şerefine Türk Ocağı'nda verilen çay ziyafetinde İLK TEHLİKELİ HAMLE göründü. Şöyle ki: Ziyafete Mustafa Kemal Paşa da, Ben de davet edilmiştik. Vekillerden kimse yoktu. Hayli geç gelen Mustafa kâmal paşa, heyet-i ilmiyyenin şimdiye kadar ki mesâisi ile ilgili görünmeyerek "Kuranı Türkçeye aynen tercüme
Reklam
.... Sevgili Murat, üzgünüm. Etinden sıyrılmış bir kemik kadar üzgünüm. Yaşamayı ciddiye aldığım için çok üzgünüm. Senin açık bıraktığın kapıdan birer birer diğer dostlarım gittiği için daha bir üzgünüm. Bu ne gibi biliyor musun; aynı dili konuşan insanların sayısı gittikçe azalır ya, bir gün konuşmak istesen bile o dili bilen insan kalmaz ya dünyada... Latince bilen, Sümerce bilen son insanların acısı üzüyor beni. Mesela insanlar artık taşa taş, dosta dost, aşka aşk demiyorlar. Beklemek, özlemek, sabretmek, görmek sözlüklerde de sözcüklerde de yok. Ne bileyim işte Blasie Pascal, Necip Fazıl, Nietzsche ve Said Nursi'yi aynı sohbet içerisinde kullanan bir Allah'ın kuluna rastlayamıyorum. İnsan okuduklarına, yazdıklarına dönüyor zamanla. Küçük Prens ile Kayıp Sultan bir olup sanki beni hiçbir dilin kullanılmadığı bir çöle götürüyorlar. Ben de kuruntuya kapılıp sanki gittiğim o çölde ağızsız dilsiz bir lisanla insanların anlaştıklarını hayal ediyorum. ...
Dost dili
Sevgili Murat, üzgünüm. Etinden sıyrılmış bir kemik kadar üzgünüm. Yaşamayı ciddiye aldığım için üzgünüm. Senin açık bıraktığın kapıdan birer birer diğer dostlarım gittiği için daha bir üzgünüm. Bu ne gibi biliyor musun: aynı dili konuşan insanların sayısı gittikçe azalır ya, bir gün konuşmak istesen bile o dili bilen insan kalmaz ya dünyada... Latince bilen, Sümerce bilen son insanların acısı üzüyor beni. Mesela insanlar artık taşa taş, dosta dost, aşka aşk demiyorlar. Beklemek, özlemek, sabretmek, görmek sözlüklerde de sözcüklerde de yok.
Sayfa 33
Aynı dili konuşan insanların sayısı git gide azalır ya, bir gün konuşmak istesen bile o dili bilen insan kalmaz ya dünyada... Mesele insanlar artık taşa taş, dosta dost, aşka aşk demiyorlar. Beklemek, özlemek, sabretmek, görmek sözlüklerde de sözlüklerde de yok...
Alıntı 9 sayfa, evet hepsi önemli
Seaview Sokak Hekimi Kolektifi'nde yaptığım röportajlarda ana prensibin "zarar vermemek" olduğu söylendi. Bunun onlar için ne anlama geldiği konusunda onları sıkıştırdığımda önce SSHK'nin öğrettiği taşıdıkları risk yüzünden başvurmadıkları MYHAY gibi prosedürleri saydılar, ardından kullandığından biraz daha riskli olabilecek
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
Kardeşim Alparslan, 26/27 Mart 1957 31 Ocak tarihli mektubunuza cevap veriyorum. Şimdi İstanbul'da kış can çekişiyor. Fakat can çekişirken, bize iyi oyunlar etti. Bermutad fırtına dolayısıyla da elektrikler kesildi. Size bu mektubumu, mum ışığında yazıyorum. Mamafih mum ışığı az sempatik değil. Kıbrıs hakkındaki son raundu kazandık. Fakat
Kâzım Karabekir Paşa'nın naklettiği şu sözler göstermektedir. O diyor ki: “...Bu bekleyişim uzun sürmedi. Hemen bu akşam (14 Ağustos) heyet-i ilmiye şerefine Türk Ocağı'nda verilen çay ziyafetinde “ilk tehlikeli hamle” göründü. Şöyle ki: Ziyâfete Mustafa Kemal Paşa da, ben de dâvet edilmiştik. Vekillerden kimse yoktu. Hayli geç gelen
-İSLAM DÜNYÂ GÖRÜŞÜ Kadir Mısıroğlu 2. Bölüm -Müellif:İslam Dünyâ Görüşü'nde akla büyük bir değer atfedilmekle berâber,bunun mâhiyeti felsefi bir ıstılah/terim olan rasyonalizm ile aynı değildir.Zirâ rasyonalist filozoflar,varlık sebebi olmayan hiçbir şeyin mevcud olmadığına,mâkul/akledilebilir olmayan bir şeyin bulunmadığına
KÜLTÜR BAKANI’NIN RESMİ YAZISINA AÇIK CEVAP   20 Eylül 1971 tarihiyle Kültür Bakanı Talât S. Halman’dan resmî bir yazı aldım. Basılı olan ve başkalarına da gönderilmiş bulunan yazı aynen şöyledir: Sayın Nihâl Atsız; Kültür Bakanlığının yayın programından ilki, kültür eserleri konusunda üç yeni diziyle başlatılacak, bu dizileri, çeşitli kültür ve
Reklam
TÜRK TARİHİ ARAŞTIRMALARI 20 Eylül 1971 tarihiyle Kültür Bakanı Talât S. Halman’dan resmî bir yazı aldım. Basılı olan ve başkalarına da gönderilmiş bulunan yazı aynen şöyledir: Sayın Nihâl Atsız, Kültür Bakanlığının yayın programından ilki, kültür eserleri konusunda üç yeni diziyle başlatılacak, bu dizileri, çeşitli kültür ve sanat dallarında
DERS Amerika’da iki diplomatımızın bir Ermeni tarafından öldürülmesi, bizi ister istemez geçmişe ve bu geçmişin verdiği derslere götürdü. Türk’ler, Anadolu’yu açarken karşılarında Hıristiyan millet olarak Rum, Ermeni ve Gürcüleri; Müslüman millet olarak da Araplar ile Kürtleri bulmuşlar, hepsini yenerek bugünkü Türkiye sınırlarına çok benzeyen
Komünizm Yıkılmaya Mahkumdur Komünistler bütün dünyayı birleştirip yeni bir düzen kurmak iddiası ile ortaya atıldılar. Bu yeni düzende herkes çalışacak, herkes her bakımdan sigortalı olacak, kimse kimseyi sömürmeyecek, savaş ortadan kalkacak, sözün kısası çok bahtiyar ve ileri bir dünya kurulacaktı. Hatta giderek hükümet denen nesne de
BENEKLİ KURDELA Karnım doyunca, eski defterleri karıştırdım. Sekiz yıldan beri dostum olan Sherlock Holmes’un yöntemlerini incelemekteyim. Notlarıma göz gezdirdiğim zaman, olağanüstü yetmiş meseleye rastlıyorum. Feci, komik, acayip olanları var, ama hiç biri sıradan, basit değil. Sebebi meydanda, Holmes herhangi bir işle uğraşmaz, o para
25 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.