ilgili film&dizi izlemek ya da paradoksları tartışmak keyifli olsa da fizikçilere göre teoride de pratikte de zaman yolculuğu mümkün değil.
ne geçmişe dönülebilir, ne geçmişten geri dönülebilir ne de ışığı henüz oluşmamış geleceğe gidilebilir.
Tıp çok
ilerledi” söylemi bu zihniyetin sloganıdır. Tıp çok ilerliyor sözde ama Hipokrat
yemini geriliyor. İlerleyen sadece tıp değildir. Yangın da ilerler. Kanser
de. Tıbbın ilerlemesi, kanserin çok ilerlemesinden ötürüdür. Modern
teknolojik ilerleme sadece uzayın fethi, hızlı uçak ve trenler,
bilgisayarlar ve cep telefonları değildir. Aynı zamanda Hiroşima, toplama kampları ve
soykırımdır. Modern teknolojik sıçramalar hep askeri teknolojide
gerçekleşmiştir. İnternet, margarin, teflon askeri teknolojidir.
İlerlemeyi cep telefonlarının giderek küçülmesinde görenler, akıllarını
araçsal çerçeve dışında kullanma yeteneğini yitirenlerdir. Kant’ın Aydınlanma
ölçütü bu noktada karşılanmaz. Özellikle de “ Aydınlanma Nedir?”
metninin ilk cümlesi. Aslında insanlığın hâlâ ilerlediğini düşünenler
Aydınlanma’nın, ilerlemenin, teknolojinin kör ışığıyla gözleri kör
olanlardır. Ozon tabakasını delen de aynı ışıktır! Işığın mutlak varlığı ve mutlak
yokluğu görmeye eşit uzaklıktadır. Her iki durumda da görme mümkün
değildir.
_Binbir Gece Masalları'nı anlatan, Şehrazat’tır.
_Eski zamanlarda Hint ve Çin diyarlarında hüküm süren Şehriyar ve Şahzaman adlı iki kardeş hükümdar, eşleri tarafından aldatılmışlar. Bu olayların etkisiyle Şehriyar, kendi ülkesinde, her gün bir kızla evlenip ertesi gün onu idam ettirir olmuş; bu yüzden vezirin güzel, bilgili ve akıllı kızı
Gece, düzen güçleri uykudadır. Bürokrasi, askeriye, okullar, polis, kısacası yaşamımızı düzenleyen tüm güçler uykudadır; sokakta devriye gezen nöbetçi polis dışında. Askerler de hepimizden önce yatağa girerler. Dünyanın bu en baskıcı kurumunun mensupları, en erken yatanlardır aynı zamanda. Aslında, tüm totaliter kurumlarda, daha doğrusu tüm