Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ah, mutlu olmaya gücüm varsa, hüzün ve felaketin ne anlamı olabilir? Biliyor musunuz, bir ağacın altından geçeceksiniz, onu göreceksiniz ve mutlu olmayacaksınız ha, işte bunu aklım almaz! Sevdiğiniz bir insanla konuşacaksınız ve mutlu olmayacaksınız! Ah, anlatamıyorum... Kötü durumda olan bir insanın bile adım başı göreceği öylesine çok güzel şey varken mi mutlu olmayacaksınız? Bir çocuğa bakın, güneşin doğuşuna bakın, bir otun boy atışına bakın sizi seven insanların gözlerinizin içine bakışına bakın...
"Bu adam, mutlu musunuz diye soruyor" diyor çevirmen. Meraklarını düşleyebiliyorum: Mutlular mı? Nasıl mutlu olabiliyorlar? Siyah açık gözlerini üzerimizde hissedebiliyorum, cevaplarımızı yakalayabilmek için nasıl biraz öne eğildiklerini, özellikle kadınların, ama erkeklerin de: Biz onlar için bir giz, yasak, onları heyecanlandıran bir şeyiz. Gleninki birşey söylemiyor. Sessizlik. Ama bazen konuşmamak da aynı derecede tehlikelidir. "Evet, çok mutluyuz" diye mırıldanıyorum. Bir şey söylemek zorundayım. Başka ne söyleyebilirim ki?
Sayfa 56
Reklam
Sonuçta hayaller de hayatta kaşır! Biliyor musunuz ki ben şimdi, bir zamanlar kendi kendime mutlu olduğum o yerleri hatırlamayı ve belli bir süre ziyaret etmeyi seviyorum, geri dönüşsüz bir biçimde geçmiş olanın ahengiyle kendi kendimi inşa etmeyi seviyorum.
İnsanlar harika yaratıklar olduğuna her zaman inanmışımdır. Aslında biliyor musunuz, biz hepimiz lüzumundan fazla ciddiyiz belki de bunun için mutlu olamıyoruz.
186 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
BU BİR İTİRAFTIR !
Evet, itiraf ediyorum, ben ilk kez bir kitaptan köşe bucak kaçtım. Kütüphanemdeki varlığını unutmaya çalıştım. Sıra tekrar ona gelmesin diye sürekli kitap alıp durdum. Ama şimdi çaresiz kaldım ve bu kitabı yeniden okudum. Yıllar öncesinden tanırım Zeze'yi. Bahçede çiçek toplayan, şarkı söyleyen bir çocuk olarak kalmış aklımda. Ya da ben çocuk
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022229,5bin okunma
Kadınsız erkek uzun yaşamaz,kadın da erkeksiz mutlu yaşamaz.
Bir hastası: Daha altmış yaşına erişmemiş bir kimse karşı cinsten bir kimseyle ilişki kurmadanyaşamını sürdürmek istiyor. Bunu yapabileceğini sanıyor musunuz? Sun S’sû-Mo: Hayır! Kadınsız bir erkek uzun yaşamaz. Bir kadının da erkeksiz mutlu bir yaşamı olamaz. Kadınsız bir erkek her zaman birkadın isteyecek, kadın özlemi çekecektir. Bu özlem de onun ruhunda bezginlik yaratacaktır. Gerçekten bir kadına gerekseme duymazsa bu çok iyi bir şey olur. O zaman uzun yaşayabilir. Ama böyle bir kimse pek seyrek çıkar. Bir kimse belirli aralıklarla boşalma konusundaki doğal gereksemelerini bastırmaya çalışırsa, ching’ini koruması çok güç, ama yitirmesi çok kolay olacaktır. Onu uykusunda yitirecektir ya da sidiğine karışacaktır ya da görüntülerle sevişmek illetine tutulacaktır. Ching’ini bu yollarla yitirmekse sevişerek yitirmekten yüz kez daha zararlıdır.
Sayfa 118Kitabı okudu
Reklam
Başka birisinin sizi mutlu etmesini beklemek çok bencilce bir şeydir. Siz mutluluğu hak etmiyorsunuz. Neden, biliyor musunuz? Eğer siz kendinizi mutlu edecek kadar sevmemişseniz, bir başkası bunu yapmayı neden istesin? Bildiğim kadarıyla kimse bunu istemez.
Sayfa 18 - AkaşaKitabı okudu
Bir insanı nasıl tanıyacağınızı biliyor musunuz? Ne okuduğuna bakın. Ne seyrettiğine bakın. Duvarlarına ne astığına Raflarına ne koyduğuna Nasıl konuştuğuna Nasıl dinlediğine bakın. Yapmanız gereken tek şey bakmaktır. Bunlar size onun ruhunun nerede olduğu ve neyle beslendiği konusunda her şeyi bildirir...
Kendimi her zaman mutlu hissederim... Neden biliyor musunuz? Çünkü kimseden bir şey ummam... Beklentiler daima yaralar... Hayat kısadır... Öyleyse hayatınızı sevin... Mutlu olun ve gülümsemeye devam edin... Konuşmadan önce dinleyin, Yazmadan önce düşünün, Harcamadan önce kazanın, İncitmeden önce hissedin, Nefret etmeden önce sevin, Vazgeçmeden önce çabalayın, Ölmeden önce yaşayın. Hayat budur... Onu hissedin, onu yaşayın ve ondan hoşnut olun. Wıllıam Shakespeare
Can sıkıntısının ne olduğunu biliyor musunuz? Birçoğunuzun canı sıkılıyor! /…/ Can sıkıntısı ruhunuzun size, o deneyimden kazanabileceğiniz her şeyi kazanmış olduğunuzu bildirmesidir. O deneyim artık sizin ilginizi çekmiyor, size meydan okumuyor ya da canlandırmıyordur, çünkü siz ondan öğrenmeniz gereken şeyi öğrenmişsinizdir. Siz başka bir deneyime geçmenizin zamanının geldiğini daima bileceksiniz, çünkü bulunduğunuz yerden yeterince şey öğrendiğinizde, canınız sıkılacak. Bu çalışmaya, yaratıcılığa, ilişkilere, kocalara, karılara, sevgililere uygulanabilir! Eğer bir şeyden sıkılıyorsanız, değişim yapmanın, harekete geçmenin zamanı gelmiştir. Üstat deneyimi kazanmış olduğunu bilir ve yoluna devam eder. O, sadece, kendine sevinç getirecek yöne doğru gider. O deneyimden de kazanacağını kazanır ve yoluna devam eder. Siz aynı eski evde ömrünüzün sonuna kadar oturabilir ve orada çok mutlu olabilirsiniz. Eğer o sizi mutlu ediyorsa, orada kalın.
Sayfa 73 - AkaşaKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.