Hayat resim yapmak gibidir.
Renkler senin tercihindir.
Siyahlı beyazlıda yaşayabilirsin.
Rengarenkte...
Yanlış bir fırça darbesi;
Bütün bir resmi mahvedebilir.
Yaşamak istiyorsan gülüp geçeceksin .
Gülüşün dostuna mutluluk,
Düşmanına eziyet olacak.
Dilinde neşeli şarkılar,
Elinde rengarenk çiçekler.
Dans eder gibi hayatla,
Mutluluğun resmini çizeceksin...
"Uçmak için kuş olmak gerekmiyor,
küçük sevinçler olsun yeter.."
Cemal Süreya
aşk, hayatı sevmenin yanısıra, tüm itkilerin en güçlüsü ve etkini olarak ortaya çıkar, insanlığın nispeten genç kesiminin yarısının gücünü ve düşüncelerini aralıksız meşgul eder, insanın neredeyse tüm çabalarının nihai hedefidir, en önemli meselelere zararlı bir etkide bulunur, en ciddi meşguliyetleri her zaman aksatır, bazen en büyük düşünürleri bile bir süreliğine şaşkına çevirir, devlet adamlarının toplantılarını ve bilginlerin araştırmalarını saçmalıklarıyla sekteye uğratmaktan kaçınmaz, aşk mektuplarını ve saç lülelerini resmi evrakların ve felsefi elyazmalarının arasına sıkıştırmayı bile becerir, her gün en karmaşık ve en rezil entrikaları tezgâhlar, en değerli ilişkileri bozar, en sağlam bağları koparır, zaman zaman hayatın ve sağlığın, bazen de zenginliğin, itibarın ve mutluluğun kurban edilmesine yol açar, evet, dürüstü vicdansıza, sadığı haine dönüştürür, kısacası her şeyi bozan, karıştıran ve yıkan bir iblis rolündedir; işte bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda insan feryat etmekten alamıyor kendini.
Sayfa 12
Mutluluğun resmi yapılsın isterdim. Bunun nasıl yapılacağını çok iyi biliyorum. Bir anne resmî yapılsın isterdim, iki çocuğu olsun; kucağında gülümseyerek tutup emzirdiği küçüğü, o annenin iri göğsünün ucunu mutlulukla gülümseyerek emerken, hafifçe kıskanan büyük kardeşle annenin gözleri buluşsun isterdim.
Mutluluk çoğaldıkça, sahip oldukça azalan bir şey çünkü. Bir yanılsama. Mutluluk illüzyonunu yaratan şey ''sahip olmak''. Sahip oldukça mutlu olduğumuzu sanıyoruz. Oysa hiçbir şeye sahip olamazsın, dünya sahip olunacak bir şey değil. Bilakis sen dünyanın malısın. Aslında bir nevi kölelik, yarıaçık çilehane. Cezamızı dolduracağız, sonra da ölüp gideceğiz buradan. Can sıkıntısı, acı ve yalnızlık, hayat dediğin bu kadar. Al sana mutluluğun resmi.
Sayfa 63 - Doğan KitapKitabı okudu
Mutluluğun resmi çizilemez! Çünkü, her yürekte farklıdır.
“Yılların, bana öğrettiği şeylerden biri de bu oldu; mutluluğu yakalamışsan, sorgulama.”
Charles Bukowski
Bir yerden çıkıp eve gidiyorum. Son bakkalı da geçmişim eve girmek üzereyim. O an bir soru beynimi çömçüklemeye başlıyor! Lan!! Sigaram yeter mi ki benim? Korkarak montun cebine atıyorum elimi. Boş! Hassiktir. Yavaş hareketlerle diğer cebimi dıştan yokluyorum. Bir şeyler var gibi. İnce bir güvenle daldırıyorum elimi cebe. Ohh... Henüz açılmamış sıfır paket sigara. O an öyle bir oh çekiyorum ki.. Al işte Abidin, al sana mutluluğun resmi. Mutluluk nedir? Mutluluk gecenin köründe aldığını tamamen unuttuğun sigarayla sol elinin aniden buluştuğu andır..
Mutluluğun resmi
Sevgi pıtırcığı can dostlar gene aynı yerde beraber uyuyorlar, çok güzel değil mi bu görüntü ya, bayıldım, keşke biz insanoğlu da bu şekilde dost olabilsek, kalabilsek 🤩🐕🐈⬛