Ona böyle yazmak isterdim ;
Bir adam geldi yaralarımdan öptü beni. bambaşka ben oldum. merhaba yüreğime şiirler saçan adam merhaba, şimdi daha anlamlı uçuyor kuşlar. güneş daha anlamlı doğuyor, gece bile ayrı güzel oluyormuş sevildiğini bilince. ben senin sesini sevdim, gülüşünü sevdim, ellerini sevdim, içimde umut çiçekleri açtıran seni sevdim. bir adamın kalbinin en güzel yerindeyim, orası benim evim, geldin sardın sarmaladın, sevgili oldun, abi oldun, baba oldun, her şeyim, her kes'im, yuvam oldun sen, ve ben ileride seni anlatırken, 'bilmiyorum başkasını sevdi her hâlde' demek yerine, 'çok zorlu yollardan geçtik ama yine de başardık' demek istiyorum. sol yanımın en güzel yeri, zaman ne gösterir bilinmez ama seni benden almasın. almasın ki sabahları uyanıp arkamı döndüğümde seni görebileyim yanımda, almasın ki sen uyurken sabaha kadar ellerini sevebileyim, sen hep yanımda ol ki ben cennetten kapı mı aralandı huzurun bu kadar yanımda olabilmesi nasıl mümkün mü diyebileyim. rüyamda korktuğum da yastığa sarılmak yerine sana sarılabileyim. sevgilim, sevdiğim, seveceğim adam, sol yanımın, hayallerimin en güzel yeri, dizlerine yatıp bana kitap okurken dizlerinde uyuya kalmayı istememdir. diş fırçamın yanında senin de fırçanı görmek istiyorum. çayını içip kitabını okurken seni izlemek istiyorum. bahar vakti balkonumuz da oturup kahvemizi yudumlayalım istiyorum. ve emin ol o zaman da ilk gün ki aşkla seni seviyor olacağım ve o zaman da gülüşünü gördüğüm de içimde kelebekler uçuşucak, kalbim göğüs kafesimi parçalayıp çıkıcakmış gibi atacak. ve sen sevgilim unutma ki, sen benim okuduğum en güzel şiirsin.
Sen nasıl bir şiirsin ?
Kaç arzuyla çınlar mezar taşları gecede
Hangi tanrının günah çanıdır bedenim?
Kediler çınarlar, hüsnüyusuflar
Seni sevmeye benimle eğilmezler mi?
Bir hece kapısından geçtim ki sonsuzluk
Ağzınla topukların arasında değilse nerdedir?
...
Ardıçlar, köknarlar, katran ağaçları
Kirpiklerin değilse nasıl böyle uzarlar?
Ne Müthiş Bir Şiirsin Sen Öyle
Biraz değiştim,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar
Değiştim
Unutamadığım sözlerinin arasında sıkışıyorum,
Bir yanım kendimi kolluyor bir yanım seni
Ben benimle savaşıyorum,
Seninle değil
Sonucu kılıcı kuşananından belli olan bir savaşın,
Sen nasıl şiirsin...
İşte ben hep böyle garip mahzun,
Bir şey beklermişcesine yaşıyorum.
Bazan öyle günlerim oluyor ki, Elâgözlüm,
Ne oldu, nasıl bitti şaşıyorum..
Bazı bilmem, gün nasıl başladığında,
Kayıp kayıp gidiyor dünya bıkkın bakışlarımdan.
Yaşıyorum, yaşıyorum da bitmiyor,
Bir tutam sakız oluyor ağzımda zaman..
Yaşamak ne kadar çekilmez gelse de
Bir Garip Gece
Tut ellerimi böyle sessiz,
Öyle ıssız ki, nasıl sensiz!
Ümitvar düşleri -sahipsiz-
Aradım aradım kayboldum.
Kalmadı dizimde dermanım,
Gözümde ne fer ne feryadım,
Ölüme kalan tek bir adım,
Uçurumlarında kayboldum.
Kim burda sevdaya meyleden?
Kim aşkı vedaya zerk eden?
Beni zindana mahkum eden
Haykırışlarında kayboldum.
Ne sen şiirsin, ne ben şair!
Bir seni yazdım aşka dair...
Rüzgarlarının pek bi' mahir
Savuruşlarında kayboldum.
_Kadın olsam hayat kadını olurdum.
_Bir çiçeğe konan kelebek olmaktansa, bir boka konan sinek olmayı tercih ederim.
_Kelebeklerin ve arıların arzuladığı bir çiçek olmak varken, sinekleri cezbeden bir bok parçasıydım.
_Beni soğuk, kibirli, ukala falan bulduysanız sizi sevmemişimdir. Sevdiğime kedi gibi olurum ben.
_Yeterince dürüstsen, fazlasıyla
Bir garip hastalık ya da hastalığı
Çürümüş toprak meyvesi
Meyve mi çürümüş?
Yoksa toprak mı?
Bir gariptir çirkin şiirler
Yazarları çirkin şairler
Muzdarip bir ruhun sızlanışları
Izdırab ızdırab ızdırab
Kimse duyamaz bu sesleri
Şiirim
Uçurumun önünde rüzgarla yellenir saçlarım,
Aşağı uzun uzun bakar, geçmişi hatırlarım.
Unutmak ne mümkün ki yakamıza yapışmış lekeler,
Düşünürüm, düşünce bataklığında çırpınmam batarım.
Bazen kalp söylemek ister dilin lisanı yoktur,
Bazen dil söylemek ister kalbin cesareti.
Bazen ikisi söyle gitsin der bütün olur
Sonra sigara yaktırır kirli