Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
NA'T-İ ŞERÎF-İ NÂBÎ TAHMÎS-İ RÛHÎ-İ SİVASÎ
5 Bu tuhfe na't-ı Rûhî ile dest-âvîzdir şâha Murâdın intisâb ise 'ulüvv-i rif'at-i câha Çerâg it cismini kandîl-manend ol nazar-gâha Mürâ'at-ı edeb şartıyla gir Nâbî bu dergâha Metâf-ı kudsiyândır bûse-gâh-ı enbiyâdır bu
Sayfa 133Kitabı okudu
NA'T-İ ŞERÎF-İ NÂBÎ TAHMÎS-İ RÛHÎ-İ SİVASÎ
4 Şifâ-bahşende çeşm-i dü-cihâna kuhl-ı hâkidir Nihân hoş-bûy-ı 'anberde bu hâkin gerd-i pâkidir Bu bir gülşen-serâdır bâğ-ı Firdevs iştirâkidir Felekde mâh-ı nev bâbü's-selâmın sîne-çâkidir Bunun kandîlidir hûr matla'-ı nûr-ı ziyâdır bu
Sayfa 132Kitabı okudu
Reklam
1. NA'T-İ ŞERÎF-İ NÂBÎ TAHMÎS-İ RÛHÎ-i SİVASÎ
3 Bu cây-ı ravza-ı cennetden olmuş tarh rif'atde Müşâbihdir bihişte müşg-i bûy-ı pak-tıynetde Çün oldı ins ü cinnin melce'i zû-şân u şöhretde Habîb-i Kibriyânın hâbgâhıdır faziletde Tefevvuk-kerde-i 'arş-ı Cenâb-ı Kibriyâdır bu
Sayfa 132Kitabı okudu
1. NA'T-İ ŞERÎF-İ NÂBÎ TAHMÎS-İ RÛHÎ-i SİVASÎ
2 Bu 'anber bûy-ı hâkin şerhlne 'aâciz kamu 'âkıl Nice fâzıllar almış bûyın olmuş rahmete vâsıl Şu'â-ı âfîtâb olmak ne haddi var ana kâbil Bu hâkin pertevinden oldı deycûr-ı 'adem zâ'il 'Amâdan açdı mevcûdât çeşmin tûtiyâdır bu
Sayfa 132Kitabı okudu
1. NA'T-İ ŞERÎF-İ NÂBÎ TAHMÎS-İ RÛHÎ-i SİVASÎ
1 Şefâ'at-bâr-gâh-ı mesned-i şer'-i 'alâdır bu Ferah-bahşâ huceste kıble-i hâcet-revâdır bu Gürûh-ı enbiyâya âsitân-ı mültecâdır bu Sakın terk-i edebden kûy-ı maḥbûb-ı Hudâdır bu Nazar-gâh-ı İlâhîdir makâm-ı Mustafâ' dır bu
Sayfa 132Kitabı okudu
NA'T-İ ŞERÎF-İ TEŞEKKÜRÎ
1 Ki sensin Hazret-i Hak nâzenîni yâ Resûlallâh Kim oldun bezm-i lâhûtun yakîni yâ Resûlallâh 2 Senin teşrîfine bu mümkinât bunca mahlûkı Yaratdı nüh-kıbâbı hem zemîni yâ Resûlallâh 3 Melâ'ikden nice bin hıdmetine eyledi me'mûr Kodı vahyin içün peyk-i emîni yâ Resûlallâh 4 Yeter bu şâh-ı mürsel oldıgın i'caz 'âlemde
Sayfa 100Kitabı okudu
Reklam
Na't-ı Şerîf
Şerefine "Levlak" nidası, değerine " Taha ile Yasin" sureleri yeter.
_Türkler, hür ve bağımsızdırlar. Gururları çok yüksektir. Gururludurlar fakat asilzadelik taslamazlar. Türklerin karakterinde büyük tezatlara rastlanır. Hem sert ve dik başlı hem de yumuşak ve sabırlıdır. Yırtıcılığı İskitlerden, yumuşaklığı da Yunan'dan almışlardır. Fetihçi ve cahil olduklarından bütün uluslara tepeden bakarlar. Aralarında
Ahmet Sünûsî'nin Milli Mücadele'deki Tesiri Atatürk, Libya'da olduğu günlerde, daha sonra milli bir kahraman olacak olan Ömer Muhtar'la ve daha sonra Anadolu'ya gelip Kurtuluş Savaşı'na katılacak olan Şeyh Ahmet Eş- Şerif Es-Sünûsî ile tanışıp dost olmuştur. Atatürk, İngiltere'nin, Fransa'nın ABD'nin
“Ahmed-i Sâlis”, "Sultan Ahmed Han-ı Sâlis” olarak da bilinir. (...) IV. Mehmed ile Rabiâ Gülnûş Emetullah'un oğludur. II. Mustafa'yla öz kardeşti. İstanbul dışında doğmuş, Edirne Vak'ası'nda Edirne'de tahta çıkmış, Patrona Halil Ayaklanması'nda tahttan indirilmiştir. Padişahlığının 1718-1730 arasındaki dönemine
Sayfa 351 - 23- Sultan III. AhmedKitabı okudu
Reklam
“Arap İsyanı” na bağlı güçler için Eşrefʼin ele geçirilmesi bir kutlama sebebiydi. 19 Ocak 1917'de, T. E. Lawrence aralarında Emir Faysalʼın da bulunduğu Araplardan oluşan büyük bir grupla birlikte yolculuk ediyordu. Akşam yemeğinin ardından yaşanan bir kargaşa dikkatini çekti. Soluğu kesilmiş bir köle çadırın içinden kafasını uzatarak, “Haber var! Haber var! Şerif Bey yakalandı,” diye haykırdı . Faysal ayağa fırlayıp gürültü arasında bana, “Abdullah, Eşref Bey'i ele geçirmiş!” diye bağırırken gözleri neşeyle büyümüş, ışık saçıyordu. Hadisenin ne kadar büyük ve iyi olduğunu o zaman anladım.
Timaş
"Güzel sözler O'na yükselir; onu da sâlih amel yükseltir." Fâtır,10. Âyetteki "Güzel sözler (el-Kelimü't-tayyib)"in Cenâb-ı Hakk'ı zikretmek ve Kur'an okumak olduğu söylenmiştir. Nitekim Resûl-i Ekrem Efendimiz şöyle buyurmuştur: "Sübhânellah, elhamdülillâh, Allahü ekber, lâilâhe illallah diyerek Cenâb-ı Hakkın yüceliğini dile getirdiğiniz zikirler, Arş'ın etrafında arı uğultusu gibi bir sesle sizin adınıza Allah'ı zikrederek dönüp dururlar. Allah katında durmadan zikredilmeyi istemez misiniz?"
SİYASİ MUHACİR TÜRKLERLE İLİŞKİLERİ Resulzade, Türk Ocağı reisi ve milletvekili olarak Cumhuriyet döneminde Komünizmin Rusya’ya hakim olmasından sonra memleketlerini terk edip ülke dışına, ağırlıklı olarak Türkiye'ye gelen siyasi muhacirlerle çok yakından ilgilenmiştir. Bu alakası ile ilgili çok sayıda vesika bulunmaktadır. Mirza
ATSIZ-SABAHATTİN ALİ İLİŞKİLERİ Türk edebiyatının önemli isimlerinden Sabahattin Ali, önceleri dost olduğu Atsız'dan giderek uzaklaşmış, Ankara'da DTCF'de kümelenen Marksist öğretim üyelerinin dümen suyuna girmiştir. Hep Genç Kalacağım başlığıyla neşredilen mektuplarında düşünce dünyasındaki değişmelerin ve ahlaki yapısının izlerini
ALI ULVİ KURUCU (v. 2002) Na't-ı Şerif Derdmendim yâ Resûlallah devâ ol derdime Destgir ol yâ Habiballah bu âsi mücrime Sen şefâat kânı varken yalvarayım ben kime Ben Resûl-i Kibriyâ'nın bülbül-i nâlânıyım Mücrimim gerçi cemâl-i Mustafâ hayrânıyım Bûy-i vaslındır muattar eyleyen sünbülleri Nur cemâlinden eserdir bağ-ı aşkın
27 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.