Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dünya imtihan yurdudur!
Başına gelene sabret, nefsini ıslah et ve odağını Allah'a koy ki sağlam yol üzerine kalasın. Vesselam ﴾214﴿ Yoksa sizden öncekilerin çektikleriyle karşılaşmadan cennete girebileceğinizi mi sandınız? Onlar öylesine yoksulluk ve sıkıntı çekmişler, öyle sarsılmışlardı ki peygamber ve yanındakiler, “Allah’ın yardımı ne zaman gelecek?” demeye başladılar. Bilesiniz ki Allah’ın yardımı yakındır. ﴾155﴿ Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri müjdele! ﴾156﴿ Onlar, başlarına bir musibet geldiğinde, “Doğrusu biz Allah’a aidiz ve kuşkusuz O’na döneceğiz” derler. ﴾157﴿ İşte rablerinin lütufları ve rahmeti bunlar içindir ve işte doğru yola ulaşmış olanlar da bunlardır.
Eskiden yaşlılara bakar; işin çoğunu halletmişler, sıkıntıysa çekmişler, bedelse öde­mişler, kayıpsa yaşamışlar, hayal kırıklıkları ise bitmiş geç­miş, günahsa düşüne, sıkıla, ezile, ufalana içten içe yıkanıp az çok temizlenmişler ne güzel, benimse tüm bunları yap­mam, yaşamam, tüm bunlardan sağ çıkmam gerekir diye düşünür dertlenir, onlara imrenirdim. Meğer bu dediklerimi yapabilen kaç ihtiyar varmış? Birkaç mı, herhalde. Yer gök, gök kapılan açılmış zaten onları bekliyor, onlar da gitmeyi bekliyor. Asıl büyük kalabalık ihtiyar görünümlü gençler. Her daim genç kalanlar. "Gencin hayırlısı ihtiyarlığa öze­nen, ihtiyarın şerlisi gençlere imrenendir," diyorlar. Bu ihti­yar görünümlü, ihtiyar yaşındaki gençler, ölmek istemeyen kalabalığı da bunlar oluşturuyor. Hayatı, ölmeyi isteyecek şekilde yaşamak gerek ihtiyarlamak ve ölmek için. Genç kal­mamak, hala avil avil bakmamak gerek gitmek istemek için.
Reklam
Sofie nin Dünyasına Girdim Kendi Aklım ile
Sofie nin Dünyası Ben kimim, nereden geldim, neden geldim, nereye gidiyorum . Sadece ben miyim , peki sadece ben değilsem farkım ne ,özelliğim ne vb . Sorulara ve bu sorulara , tarihi ve özellikle edebiyatı bir vasıta kılarak açıklıyor. Bütün bu sorulara bence "akıl" denilen baş öğeyi ve tecrübe denilen araç ve gereci katarak cevaplar bulmaya çalışıyor ve aslında buluyor da ... (Herkesin inancına saygı duyarak ve herkesin inancı kendini bağlar babından yola çıkarak derim ki) Lakin bana göre insanların yanıldıkları ya da öyle bilmek istedikleri asıl ve asil öge bizim Allah dediğimiz ve bize her gücün ve yaratılanın üstünde olan ve yaratılanların mutlak ve tek hakimiyeti olan O İlahi güç hakkında O nun istediği tarzda düşünmemesi ya da düşünememesi, - ki herkese akıl ve vicdan da verilmiş olmasına rağmen - akıl sahibi açısından eksik ve hatalı olarak telakki ediyorum . Verilen örnekler beş duyu ve his açısından doğrudur, lakin akıl açısından, akla terstir . Buna en güzel örnek Hz İbrahim AS dır. Çünkü akıl ve sağ duyu ile O İlahi varlığı bulması bir akıl örneğidir . Acaba yukarıdaki kahramanlar dediğim noktalara dikkat etmiş veya dikkat çekmişler midir? Demek ki insan akıl ve vicdanla doğruyu bulabilir lakin her dönem bir rehbere bir muallime ihtiyaç duyar . Bunlar benim düşüncem ve beni bağlar , herkesin de sorumluluğu kendine aittir . Saygılarımla. KK
Evet, kendi pedagojik kovanımızın vızıltısını dinlemekten cesaretimizin kırıldığı zamanlarda içimizdeki dalgalanma bizi önce suçlu aramaya iter. Milli Eğitim, zaten herkesin kendi suçlusunu kolaylıkla işaret edebileceği bir yapıya sahiptir. "Anaokulunda bunlara doğru durmayı öğretmemişler mi yani?" diye sorar ilkokul öğretmeni, tilt
Sayfa 174Kitabı okudu
SAHAFLAR ÇARŞISI Bugün, günlerden salı... Usuldan usuldan bir kar serpeliyor. Sulu sepken. Bir soğuk var ki, deme gitsin... iki genç kız, on yedişer yaşlarında gösteriyorlar, büzülerek, birbirlerine sokularak çarşıya girdiler. Başkaca çarşı ıpıssız, in cin top oynuyor. Başka günler yırtık pırtık kitaplar kaldırımdan taşardı. Kar altında kalacak
Yaşar Kemal'in Muzaffer Efendi İle Sahaflar Çarşısında Mülakatı -1954
SAHAFLAR ÇARŞISI Bugün, günlerden salı... Usuldan usuldan bir kar serpeliyor. Sulu sepken. Bir soğuk var ki, deme gitsin... iki genç kız, on yedişer yaşlarında gösteriyorlar, büzülerek, birbirlerine sokularak çarşıya girdiler. Başkaca çarşı ıpıssız, in cin top oynuyor. Başka günler yırtık pırtık kitaplar kaldırımdan taşardı. Kar altında kalacak
Reklam
Sherlock Holmes'u severim ama Sherlock Holmes hika­yelerinin yazarı Sör Arthur Doyle'u sevmiyorum. Çünkü o, Sherlock Holmes gibi degilmiş ve doğaüstü olaylara ina­nırmış. Ve yaşlandığı da, ölülerle konuşulabilecegine inanan insanlardan oluşan Spiritualistler Derneği'ne ka­tılmış. Çünkü Birinci Dünya Savaşı'nda zatürreden ölen
Diğer Mezhep ve Din Mensuplarma Yaklaşımları Amerikan Protestan fundamentalistleri başta Katolikler ol­mak üzere deistlerden, mormonlardan ve komünistlerden nefret ediyor, tüm bu inanç gruplarının toplumun hristiyan do­kusunu bozduklarına inanıyorlardı. 1887 yılında ülkenin en bü­yük anti-katolik yapısı olup 2 milyon 250 bin üyeye ulaşan
42 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.