Mescid-i Nebevî'deki cuma hutbesi Müslümanların ye'se düşmemesine, Allah'a tevekkül ve teslimiyetle bağlanmasına dairdi. Büsbütün hepsini anlamasam da çok umut vericiydi, özetle geçen bazı ayetler ve cümleler:
"..Onlar öylesine yoksulluk ve sıkıntı çekmişler, öyle sarsılmışlardı ki peygamber ve yanındakiler, “Allah’ın yardımı ne zaman gelecek?” demeye başladılar. Bilesiniz ki Allah’ın yardımı yakındır." (Bakara, 214)
"Hani kâfirler seni tutuklamak veya öldürmek, ya da (Mekke’den) çıkarmak için tuzak kuruyorlardı. Onlar tuzak kuruyorlar. Allah da tuzak kuruyordu. Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır." (Enfal, 30)
انَّ اللّٰهَ يُمْهِلُ وَلا يُهْمِلُ.
"Allah imhâl eder (mühlet verir) ihmâl etmez."
Bir kaç ayet ve hadisler de söylendi, daha çok Allah'ın yardımı ile ilgiliydi. En çok zihnimde bunlar yer etti. Son kısımda ise İslam âlemi için güzel ve ca'mi bir dua yapıldı.