Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
" ÇOLUK ÇOCUĞU AÇ KALAN FAKİR İŞÇİ Fakir bir işçi, bir gün işinden çıkartılır. Bunun üzerine başka da hiçbir gelir kaynağı olmadığı için çoluk-çocuğu arka arkaya üç gün aç ve susuz kalır. Adam iş bulmak üzere nereye baş vurduysa "işimiz yok" cevabı ile kapılar yüzüne kapanmaktadır. Üst üste üç gün midelerine hiçbir gıda girmeyen
Ağlayıp inleyerek günü akşam eden Mâhşeker yine tûtînin yanına gelip, " Ey Bilge tûtî! Madem nasihatlerin bitti ve hikâyelerin tükendi, gün ışımadan ben de o sevdiğim adamın yanına gitmek istiyorum. Bu isteğime müsaade var mıdır? " diye sordu. Bunu işiten tûtî, " Ey Mâhşeker! Niçin benden izin istiyorsun? Ben ne vakit sana izin vermemezlik yaptım? Aksine, bu gençliğini ve güzelliğini boşa geçirmemen için sana yardım ediyorum. Meşhur meseldir, atılan ok, söylenen söz, geçen ömür geri dönmez. Bu güzel ömrü boş yere geçirmek senin gibi güzele layık değildir. Hemen şimdi sevgiline gitmelisin. "
Reklam
Gördüğünüz üzere, gece yarısı durup dururken canınız fıstıklı baklava çektiğinde, aslında baklavayı kimin istediğini biliyorsunuz artık. Tıpkı bakkala gönderilen bir çocuk gibi, sizi mutfaktaki kutu içerisinde duran baklavaları almaya göndermek için her şeyi yapan bakterilerden bahsediyoruz. Unutmayın ki onlara karşı koyma şansınız çok düşüktür. Bu durumda size küçük bir tavsiyede bulunabilirim. Eğer canınız ısrarla baklava çektiyse ve bu durum karşı konulmaz bir hal aldıysa doğrudan dolaba gidiniz. Dolabın köşesinde bir yerde unutulmuş olan brokoliyi alınız, blender'dan geçiriniz ve sarımsak dolu yoğurdun içine boşaltınız. Bağırsaklarınızda fıstıklı baklava diye çığlık atan o mikroplara en güzel cevabı brokolili yoğurttan bir kaç kaşık yiyerek verebilirsiniz. ''Demek fıstıklı baklava istiyorsun ha, alın size brokoli o zaman.'' Şimdi diyeceksiniz ki ''iyi de ben brokoliden nefret ederim.'' Farkındayım. Aslında brokoliden nefret eden içinizdeki bakteriler. O nedenle kendilerine nefret ettikleri bir şey yollayarak akşam akşam bakterilerinizi güzelce bir trolleyin. Her ne kadar yemesi zor gibi dursa da sarımsaklı yoğurdun içinde kaynayacaktır. Zira sarımsaklı yoğurt o kadar mucizevi bir şeydir ki içine konan her şeyin yenilebilmesine olanak tanır.
Sayfa 221 - Elma YayıneviKitabı okudu
MAHKUMLAR ARASINDA 600 kişinin barındığı koca hapishaneyi şu iki kelime ile hulasa etmek mümkün: Ah ve af! Aziz arkadaşım: Bir akşam garipliğinde mektubun elime gökten düşer gibi düştü. Bütün varlığımı hüzünlü bir sevinç kapladı. Var ol, sağ ol! Biz insanlar noksan yaratıklarız!.. Aranmak, sevilmek isteriz! Gerçekten bizi alâkalar
• *TEVEKKÜL TESELLİSİ* İnsan fezada, sonu bilinmeyen boşlukta dolaşan bir kürenin üzerinde hayat sürmektedir. Bundan daha riskli, daha korkunç ne olabilir? Gezegenlerin, yıldızların birbirine her an kaçabileceği bir semada, kontrolü insanda olmayan bir dünyada, organları içerisinde, risk altında olmadığı bir ânı var mı insanın? Dünya dönmekten
“Karanlık bu akşam ne de hoş,” dedi Zackarina. “Sen ne istersen o olur karanlık,” dedi Kumkurdu. Yeni doğan ay gibi hafifçe ışıdı. “Ne demek istiyorsun?” dedi Zackarina. “Demek istediğim eğer karanlıktan korkarsan,” dedi Kumkurdu. “İşte o zaman tehlikeli olur. Ama sevmeye cesaret edersen, o da seni sever.”
Sayfa 102Kitabı okudu
Reklam
“Hastalıkta sağlıkta yanında olacağına söz veriyorsun ama bir gün o hastalanıyor ve sen toplantıda olduğun için yanına gidemiyorsun. Akşam televizyonda bir filme denk gelip kanepede yanına kıvrılmak geliyor içinden ama sabah yedide kalkman lazım. Sabah mırıl mırıl sarılıp biraz daha uyumak istiyorsun ama dokuzda işte olmalısın. Öyle birkaç kez
396 öğeden 261 ile 270 arasındakiler gösteriliyor.