Kitabın adından da anlaşılacağı üzere kitabın ilk bölümü İman ile Küfrün savaşını niçin İslam? sorusunun cevabını Üstad Necip Fazıl bizlere ikili diyaloglar halinde sunuyor.Kafirin bana Allah'ı ispatla demesiyle başlayan serüven de Mümin,Kafirin sorularını özellikle islam inanç esasları başlıkları altında cevaplıyor.Ama kafir Müminin sunduğu delillere inanmıyor hatta bunların şiir, laf oyunları olduğunu savunuyor.Cüneyd-i Bağdadi'nin de dediği gibi gözleri kapalı olan bir insan, güneşi nasıl görebilir?...
Ardından ruh ve nefsin arasında kı savaşın diyaloglar halinde anlatıldığı kısa bir bölümün devamında gelen Vecdimin Penceresinden bölümünde ise ihlas, şeriat, varlık,kader nefs, zaman,istiğfar vb. Konulara değinilen bir bölümün sonrasında bizleri sahabeler,alimler karşılıyor.Onların hayatını islamın nasıl terbiye ettiğini, ilmin nasıl tevazu sahibi yaptığını alıntıları okuyup öğreniyoruz ve şu anda biz neden böyleyiz sorularına cevaplar arıyoruz...Necip Fazılın çektiği fikir sancılarının kalemine vuruşuna bu kitapta bir kez daha şahit oluyoruz.Sözün özü
"Şeytan daima mübalağanın yanındadır. Her ne işte olursa olsun, mübalağanın yanında.. Yani hakikati karartmanın yanında.. Çok defa tefritte, olamayınca ifrattadır..
Ah itidal!.. Sen ne büyük sırsın!"
Mümin - KâfirNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20181,338 okunma
*
Bir gün büyük şair Necip Fazıl Kısakürek'e sahilde rastlayan bir hayranı;
''Üstad, senin bütün mücadelelerin güzel, hizmetlerin eşsiz ama şu tarafın olmasa diye tenkit eder.
Bunun üzerine Necip Fazıl tebessüm ederek:
''Şu Boğaz'dan geçen lüks ve güzel gemiyi görüyor musun? Bak ne kadar lüks ve konforlu değil mi?
İşte böylesine lüks geminin tuvaleti de vardır'' der.
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar
Üstad Necip Fazıl Mümin-Kafir diyaloğu ışığında başlattığı değerlendirmesinde özellikle Hz. Ömer dönemine atıflarda bulunarak adalet kavramının İslam'a ışık tutan öncüllüğünü ön plana çıkarıyor.
Meraklısına...
Mümin - KâfirNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20181,338 okunma
"Aşkın en güzel tablosunu velilerden İbn-i Semnûn Hazretletinden bir örnek ile ifade edelim.İbn-i Semnûn minbere çıkıyor. Halka dönük,aşkı anlatmaya çalışıyor.Gözleri boşluğa doğru ,ne yana baktığı belli değil,büyük bir vecd içinde...O sırada nerden geldiği bilinmeyen bir kuş caminin içine süzülüp geliyor.Semnûn Hazretlerinin eline konuyor,gagasıni tırnağına vuruyor,incecik bir kan şeridi akıyor kuşun gagasından ve kuş oracıkta çırpınıp ölüyor.
İbn-i Semnûn hadise karşısında şöyle diyor:
"-- Aşka kelimelerin nebatave hayvana tesiri vardır;ancak gafil insana tesir etmez." "
Kalplerinizi değiştirin.Size hakikat gibi görünen şeylerin hemen değiştiğini görürsünüz.Kalp değişir miymiş istenince? Dünyanın en sert ve en yumuşak madeni,kalp.Ateşini bulsun,hemen değişir.
Necip Fazıl Kısakürek/ Abdülhamid Han.
Tiyatro Eserleri: 11.
Üstad Necip Fazıl Kısakürek 1904- 1983 yılları arasında yaşamıştır. Şairüşşüara ünvanıyla şiirleri gençliğin dilinde, Büyük Doğu ideolojisiyle milletimizin gönlündedir. Fikirlerini yalnızca yazmamış, onları yaşamıştır.
Sultan II. Abdülhamid, 34. Osmanlı padişahı olarak, 33 yıl görev yapmıştır. Birileri ona Kızıl Sultan derken, sevenleri ona Ulu Hakan ünvanını vermiştir. Osmanlı Devleti'nin yıkılışını 33 yıl geciktirdiği, konusunda tarihçiler hemfikirdir.
Piyes, Yahudilerin Abdülhamid Han'dan Filistin'de toprak isteyen, pazarlıkları ile başlamaktadır. II. Meşrutiyet'in ilanı, 31 Mart Olayları ve tahttan indirilişini konu etmektedir. Üç perde ve dokuz tablodan meydana gelen piyeste, Üstad, Abdülhamid Han'a karşı beslediği güzel duyguları ince bir anlatımla ortaya koymaktadır.
#Kitapşuuruinsanlıkşuurudur.
Abdülhamid HanNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20001,122 okunma
(Üstad Necip Fazıl ve arkadaşının, Seyyid Abdulhakim Arvasi Hazretleri ile tanıştıktan ve oradan ayrıldıktan sonra uzun süren sessizliği bozan diyalogları: )
—Ne dersin Abidin ?
—Müthiş!..
—Konuşurken, söylediğinden ilerisini belirten, bakarken baktığının ötesini işaret eden müthiş bir ermiş...
— Sus, müthiş! Sus, izah etme!
— Ya o muazzam edeb ? Kıpırdamadan, en küçük bir insiyakîlik göstermeden, en basit başıboş hareketlerin en tabiisine bile düşmeden, her ân en büyük bir huzur belirtici o heybet ?..
Şiir sevenler bu kitabı kesinlikle okumalı. üzerinde düşünüp, saatlerce sohbet edilecek şiirler mevcut. Üstad, usta kelime oyunlarıyla derin anlamlı şiirler yazmış.
ÇileNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 201821bin okunma