"Ve sen farkında mısın ki, gülümsemenin bile ayrı bir üslubu var!"
3.Bölüm: Belirsizliğe doğru
Gerçek nedir? Onu bulmalı mıyız yoksa sahteleşmişe boyun eğip onu desteklemeli miyiz? “Bir gerçek var! Buna mutlak gerçek diyelim. Bu mutlak gerçeğe karşı felsefe yapsan da yapmasan da asla değişmez. Sadece felsefe olarak düşünme, her şey olabilir. Bazı gerçeklerin doğrusu ya da yanlışı, eğrisi ya da düzlüğü yoktur. O odur! Yani her şeyin felsefesi olmaz. Öyle şaşaalı, uzun ve eksantrik cümleler kurmakla veya süslü anlatım yapmayla olmaz! Adı üstünde ÖLÜM!
Reklam
147 syf.
9/10 puan verdi
·
30 günde okudu
Buram buram Anadolu ve kitap kokan kitap :)
- Fakir Baykurt'u Kaplumbağalar kitabıyla lise öğretmenim olan Nihat hocamın tavsiyesi üzerine ilk okuma fırsatı buldum. Çok sevmiştim, anadoluyu çok güzel yansıttığını dilini çok güzel kullandığını düşünmüştüm. Eşekli kütüphaneci kitabını da büyük bir merakla aldım ve okudum. Kitap sever biri olarak konu beni zaten çok etkiledi. Kitaptaki türküleri, şiirleri hayranlıkla dinleyip okudum. Kendinizi aileden biri gibi hissediyorsunuz. Her yere Mustafa Güzelgöz ve ailesi gibi insanlar lazım. Mutlaka okuyun okutturun. :)
Eşekli Kütüphaneci
Eşekli KütüphaneciFakir Baykurt · Literatür Yayınları · 201039 okunma
birim içinde bu astsubayın kurduğu düzenlere, çevirdiği dolaplara, türlü çeşit­li oyunlara bakıp hayran olanlar, "Görün bakın bu adam günün birinde MiT'in başına getirilir vallaha!" diye konuşuyorlardı. Buna karşılık, "Bugüne kadar MiT'in başına bir astsubayın getirildiği görülmüş şey mi?" diye itiraz edenler çıkıyordu. Bu gibi durumlarda "devir değişti" diyenlerle, "bu memlekette hiçbir şey kolay değişmez" diyenler arasındaki tartışmaların bir benzeri yinelenir­di. Bunun üzerine, "kural dediğin ortada dönen dolaplara göre de­ğişir," diye karşılık verenler olurdu. Tüm bu konuşulanları birer delil gibi hafızasında saklıyordu. Hangi bilginin ne zaman kıymet kazanacağı, hangi durumda kullanılacağı belli olmazdı. Eğit­men'in olsun, Nihat Astsubay'ın olsun sıkça tekrarladıkları gibi, "Bilgi iktidardı."
Sayfa 55 - Metis Kitap
Ömer, yalvarır gibi cevap verdi: “Bana istenecek bir şey söyle, uğruna can verilecek bir şey söyle, hemen dört elle sarılayım...” Nihat güldü: “Gördün mü? Derhal sapıtıyorsun. Hayatta hiçbir şey, uğrunda ölmek için istenmez. Her şey yaşamamız için olmalıdır. Hatta biraz ileri gideyim, kendi yaşamamız için... Sen kafanın içindeki yokluğa o kadar saplanmışsın ki, derhal uğrunda can feda edecek bir şey arayarak ikinci bir yokluğa dalmak istiyorsun! Yaşamak, herkesten daha iyi, herkesten daha üstün yaşamak, insanlara hâkim olarak, kuvvetli, belki de biraz zalim olarak yaşamak... Dünyada bundan başka istenecek ne vardır?"
TEMSİL
Protokolde kimse kendisi değildir ve şahsını temsil etmez; daima ülkesini, kurumunu, makamını, devleti veya ünvanını temsil eder. Bu yüzden protokolde temsil görevi ve işlevi temel ilkedir.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.