Yarım kalmışlara,
Paramparça kalplere,
Artık tuz işlemeyen açık yaralara,
Gözyaşlarına,sıkılan dişlere,boğaza yumruk gibi oturan o vedalara,
İnançlara, inançsızlığa
Yenilgilere,zaferlere
Kavgalara , beyaz bayraklara..
Bize kattıklarına,
Bizden çaldıklarına inat ;
Uçsuz bucaksız bir deniz olacak önümüzde
Tabaklar kırılacak,sonra tutkuyla sevişilecek..
Yine yağmur yağacak,deli gibi şarkılar söyleyip dans ederiz altında bu sefer,
Belki elimizde kahvelerle,kitaplarla izleriz camımıza vuran damlaları..
Şiirler yazarsın belki sevdiğin bir göğüse kafanı koymanın verdiği huzurdan bahsedersin..
Sevilmenin kokusunu anlatırsın onlara
Nasır tutmuş kalplerin bu dünyaya ait olmadığını söylersin..
Sonra sabah olucak; yine güneş doğacak..
Mis gibi kokacak heryer ;
Gözlerimiz kapalı,çıplak ayakla basarız çimene
Sevişmenin sevmekten geçtiğini anlatırız;
Ten denilen şeyin et parçasından öteye geçtiğini söyleriz
Bir gün;insanca ,korkmadan,özgürce,savrulmadan,savaşmadan seveceğiz..
İşte o zaman ölmenin bir anlamı olacak..
Bir tesadüf durağında sevmek üzere..
Mutlu,huzurlu,sağlıklı,yalansız,aşk dolu ömrümüzün şerefine ..