Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Canistan, Yusuf Atılgan
(Hafif spoiler içerir)
Kitap kurtuluş savaşı zamanlarında bir gencin hikayesini ve o zamanın dokusunu anlatıyor.
Bir kahramanlık öyküsü mü desem, yoksa karakterindeki kötü/karanlık özelliklerinden bir türlü kurtulamamış ve bununla beraber başına gelen talihsiz olaylar yüzünden intihar sayılabilecek bir eyleme girişip hayatını kaybeden muzdarip
Gerçekten dürüst olunca ne olur?
Dürüstlük pahalıdır. Kolayca kimse alıp üzerinde taşıyamaz. Gittikçe de değeri artıyor. Peki, ilişkileriniz hangi seviyedeki dürüstlüğü kaldırabilir? 5 yıldır evli olan bir çift, Stanley Kubrick'in Gözü Tamamen Kapalı filmini izledikten sonra adam karısına, "Dürüst bir geceye var mısın?" diyerek uzun bir geceye başlıyorlar. İkisinin de
Kesinlikle sıradan bir kitap değil!
Bir aileyi,ailenin parçalanmasını anlatan bu kitap dört bölümden oluşuyor. Kitabı sıradanlıktan çıkaran belki de ilk bölümü.
İlk bölümde 33 yaşındaki zihinsel engelli karakterin ağzıyla bilinç akışı tekniği kullanılıyor. Kesinlikle zorlayıcı bir bölüm. Cümleler anlaşılır fakat bir bütünlük oluşturmaya çalışıyorsunuz ve bu da paragrafları,sayfaları iki ileri bir geri şeklinde okumanızı gerektiriyor. Zaman zaman da durup düşünmenizi.
İkinci bölümde ailenin başka bir ferdi -ki onun da diğer kardeş gibi olmasa da zihinsel geriliği var. Net söylenmese de bunu anladım- konuşmaya başlıyor. Yine bilinç akışı kullanılıyor. İlk bölüme oranla daha hızlı ve rahat ilerliyor.
Üçüncü bölümde bir başka kardeş sözü ele alıyor ve kitap bu noktadan sonra hızla akıyor. ( yine de bende ilk iki bölümün etkisi,keyfi daha fazla oldu)
Son bölümde artık yazarın bakışıyla ailenin parçalanışını okuyoruz.
Okurken ensest ilişkiye,intihara,hırsızlığa,dolandırıcılığa,güçsüzlüğe tanık olacaksınız .
Kitabı bitirince sondan başlasam daha iyi olur muydu dediğim, hiç sevmediğim halde kitapla ilgili okumadan önce yorumları okumak zorunda kaldığım, Benj karakterini okuma boyu aklımdan çıkaramadığım, öfkeyi bilmem ama iç sesle dolu farklı bir okuma oldu.
Çoğu insanın, özellikle de kadınların, içlerindeki o istemsiz huzursuzluk. Amatör çözüm yöntemleri ile ilerleyerek çoğu kez tökezleyip yere yapıştıkları bazen de günü kurtarıp zafer çığlıkları atmalarına sebep olan tetikleyici unsur. Hep olumsuz gibi görülen ve dışlanan, kabul edilmeyen o kelime: Öfke.
Öfke sadece karşındakini rahatsız etmez, asıl onu içinde barındıranın, yaşamını zindana çevirir. Buradaki mesele; etkileyen bir başkası değil, tepkini nasıl verdiğine karar veren sensin.
Mesele insanın kendini suçlaması değil, aynen bir hastalık gibi düşünebiliriz. Hastalanacağımız zaman vücudumuzda bazı belirtiler olur. İşte, belirti öfkedir. Öfkenin arkasında yatan nedenin farkına varmak, üstelik bunu bir başkasını karıştırmadan yapmak hastalığı ortaya çıkarıp, tedavisi için cesaret göstermek.
Emin olun kitabın etkisi ile bunları yazmaya çalışıyorum ve zorlandım çünkü; konu çok derin ve büyük bir farkındalık gerektiriyor.
Hepimiz ister istemez öfkeye kapılmışızdır ve hep içimizden nasıl geldiyse öyle davranmışızdır ve sorun her neyse tekrarladığı için kökten çözülmemiştir. Kitap, farkındalık yaratıyor, yöntemler sunuyor ve istiyorsanız cesaretle yılmadan sonuçları değiştirebilmeniz için yardımda bulunuyor. Belki de okuduklarınızı hayata geçirmek için defalarca kitabın ilgili bölümlerini okuyacaksınız. Detayları kitapta bulacak ve kararı siz vereceksiniz.
EN UZUN YOLLAR TEK ADIMLA BAŞLAR
"Burada edindiğiniz bilgileri günlük hayatınıza aktardığınızda içsel temasınızın, yani aslında kendinizle ilişkinizin daha da iyileştiğini fark edeceksiniz. Ve tabii beyin temelli kontrolünüzü..."
"Zihnimiz gün içinde sürekli an'dan uzaklaşır."
"Nefes varoluşu simgeleyen ilahi bir
Kitap Kafka'nın evden ayrılmasıyla başladı ve bu başlangıç beni çok içine aldı. Kitabın sonraki sayfalarında geçen toplu uyku vakası da çok ilgimi çekti. Bu uykudan sonra tüm öğrenciler eski haline sorunsuz dönerken bir çocuk toparlanamadı. Biz de tam bu çocuğun yaşamına ışık tutuyoruz kitapta. Çocuğun diyorum çünkü her ne kadar 60 yaşından
