Paris ve Londra’da Beş Parasız roman türünde sayılsa da otobiyografik özellikler taşıyor. George Orwell’ın Paris ve Londra’da beş parasız kaldığı, kötü koşullarda, zaman zaman evsizlerle yaşadığı, günde on yedi saat çalışmak zorunda kaldığı günlerini anlatıyor.
Çocukluğumda maddi durumumuz pek iyi değildi. O günleri şimdi “Ne kadar zor günler
Yaklaşık 15-20 yıl önceydi, bir ağabeyimin kitaplığında yan yana duran kitapları arasında ismi dikkat çekici olduğu için gözüme çarpmış, zihnime kazınmıştı. “Savaşçı“, Cüceloğlu yazıyordu. Meraklı bir insanımdır ama o kitabı okumak bugünlerde nasip oldu. Yine kitabın sırtından adını okudum sadece “Savaşçı”. Oysa kitabın tam adı “Anlamlı ve Coşkulu
Bu kitabı felsefe kitabından çok Arthur Schopenhauer’in kişisel deneyim ve tavsiyelerinin yer aldığı bir deneme olarak görmek bana daha doğru geliyor. Büyük bir filozofun böyle bir konudaki hayat deneyimlerini genç yaşımda okuyabilmiş olmayı kendi adıma mutluluk verici buluyorum. Her bölüm için farklı duygu ve düşüncelerim mevcut.
Birinci bölüm
‘’Tutunamayanlar’’ romanı genç yaşta (43) kaybettiğimiz Oğuz Atay’ın (1934-1977) 1971 tarihli ilk romanıdır. (İletişim Yayınları, 2016) 1970 TRT Roman Ödülünü kazanmıştır.
Türkçe yazılmış en iyi romanlardan birisidir. Ne yazık ki Oğuz Atay yaşarken romanının derinliği ve kıymeti anlaşılamamıştır.
Bu kitap; ne romantik aşk hikâyelerinin, ne
Üçlemeye ikinci kitabından dalıp da tamamlamayı çok sonraya bırakınca son kitapla bir önceki arasında bağlantı kurmak hayli zor oldu. Ya da ikinci kitap, birinci ve üçüncü ile çok alakalı değil. Sanırım son söylediğim daha doğru. Bir Düğün Gecesi her ne kadar üçlemenin ikinci kitabı olsa da hem yazım bakımından hem anlattıkları bakımından bambaşka
Merhaba Değerli Okurlar
Bugün sizlerle başınızı döndürecek bir eserle beraberim.
Hasan Ali Toptaş'ı ne kadar çok sevdiğimi her seferinde vurgulamaktan bıkmayacağım. Sizlere en azından bir kitabını okutmak için elimden geleni yapacağım. Her kitabından ayrı bir tat aldığım yazarın, bu kitabından da lezzetle ayrıldım.
Kitabımıza dönecek
.
Yıllar önce, henüz bir lise öğrencisiyken, Sevgi Soysal’ı yalnızca bir yazar ismi Yenişehir'de Bir Öğle Vakti'ni de onun ismi ezberlenecek eserlerinden bir tanesi olarak bilirdim. Neden mi? Çünkü üniversitenin kapısına çıkacak yol sınavda çözülecek edebiyat testinden bu testten iyi sonuç almak ise edebiyatçıların ve eserlerinin -özellikle de
ASLAN NAZ
Köy meydanını azıcık geçince, mıhtar emminin kahvesinin ilerisinde kara Fatma teyzelerin tarlasının ucunda bir ülke var.Yitik Beyinler Ülkesi.
Bu ülkeyi yıllardır gocuklu celepler, şeyini şey ettiğim fakültesinden mezun ilim insanları ile birlikte paralel ve üçgenle şekli benzerliği olmayan birlikte hamam çalıştıran imamlar
Goethe’den okuduğum ilk kitap ve şu ana kadar okuduğum en güzel kitaplarda birinci sırada. Werther ise en sevdiğim karakter ondandır ki kullanıcı adım ‘’ Werther’in kalbi’’ benim için o kadar anlamlı ki o iki kelime…
Kitaptan alıntılarla bu siteyi doldurmak isterdim ama ne yazık ki sevdiğim şeyleri kıskanıyorum ve o güzel alıntıları burada