15 sene önce Maridrina ve Ithıcana krallıkları arasında bir savaş çıkıyor ve bu savaşı Ithıcana kazanıyor. Savaş sonucunda ise Maridrina 15 yıl sonra Ithıcana Prensi'ne bir gelin vericek. Kitabımızın geçmişi özetle böyle.
Kadın karakterimiz Lara Maridrina Kralı'nın 12 kızından biridir ve bu kızlar gelin olmak için - tabii aynı zamanda suikastçı, casus olmak için - çok küçük yaşlardan itibaren eğitim alıyorlar. Ve ne oluyorsa gelin olarak seçilmeyen Lara bir şekilde Ithıcana Kraliçesi haline geliyor.
Kitabın aman aman bir konusu yok. Zorunlu evlilik temasında bir kitap zaten. Ve bu tür kitapların hepsinde düşmandan aşka bir kurgu ve kaçınılmaz olarak da ihanet gerçekleşiyor.
Lara bazen saçma kararlar verdi bence. Ama yine de Aren'a karşı hemen gardını indirmemesi, savaşçı olması hoşuma gitti. Ve en sonunda ŞÜKÜR GERÇEKLERİN FARKINA VARDI!
Aren ise ülkesine çok düşkün çiçeği burnunda bir kral. Aren seni üzerler...
Benim bu kitapta sevdiğim kısım kesinlikle evreni oldu. Bir krallığın adalar üzerine kurulu olması çok güzel. Hayal ederken çok güzel hissettiriyor. Ve etrafları bir bucak denizle çevrili ve her seferinde SAVAŞ VAR! Aksiyon sahneleri hoşuma giden bir kitap oldu, yazar güzel aktarmıştı, dili de çok akıcıydı.
Lakin son yüz sayfada yaşanılanlar olmasaydı düşük vereceğim bir kitap olacaktı çünkü bir olayı olmazdı. Sondaki bir kaç şey şaşırtıcıydı, hele ki sonu hemen ikinci kitabı istiyorum havasında bitti!
Yani kısacası bu evreni daha çok okumak istiyorum!!!