“Adın bir kez deliye çıktı mı yaptığın her şey bu deliliğin parçası olarak görülür. Mantıklı iddiaların veya itirazların gerçek korkuların, paranoya.”
Meğer paranoya derecesine vardırmadan herkese şüpheyle yaklaşmak, hiç kimseye güvenmemek lazımmış.
Sayfa 78 - Doğan Kitap, 13. Baskı, Ekim 2018.Kitabı okudu
Acıları paylaşmanın yardımcı olduğunu söylerler, ama şu an hiçbir şeyin yardımcı olabileceğini zannetmiyorum.
Bir toplum, savaş, hiperenflasyon, salgın hastalık ve benzeri ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğunda intihar sayısında hafif bir artış görülse de, depresyon, paranoya, psikoz vakalarında belirgin bir düşüş kaydediliyordu. Söz konusu sorun çözümlendiğinde vakalar gene normal düzeye dönüyordu. Dr. Igor’a göre bu şu anlama geliyordu: İnsanlar ancak koşullar buna elverdiğinde delirme lüksüne sahiptiler.
Bolşevik partinin en üst organlarında görev yapanların davranışlarında ortaya çıkan sorumsuzluğun düzeyi, yalnızca Stalin’i değil, Sovyet toplumunun bütününü gerginleştirmişti. Kendine kötü bakan kapı komşusunu “troçkist” diye ihbar eden sokaktaki vatandaşın ruhunu kirleten atmosferin nasıl yaratıldığını biliyoruz. Bu paranoya ortamında “vatan haini” suçlamasından kurtulmanın yolu, erken davranarak “suçlayan” durumuna gelmek olmuştu. Orduda, sanayide, bürokraside, sanat dünyasında, kısacası yaşamın her alanında insanların potansiyel sanık ve savcı rolüne soyunduklarını görüyoruz. Ortalık bu kadar sanık ve savcıyla dolunca, devletin adalet sistemindeki rolü “infaz memurluğu”na indirgenmiş oluyordu.
Sayfa 193Kitabı okudu
durmak bilmeyen bir makine...
Ama gerçekten de içimdeki paranoya makinesi çalışmaya başlamıştı.
Sayfa 328Kitabı okudu
Kendime not , sizede
İşler istediğin gibi gitmediğinde şunu hatırlat kendine: "Allah bazı planları yıkar planların seni yıkmasın diye..."
Ama hayatın her zaman oynayacağı süprizler vardır. tatmadığınız bir mutluluk verir size. işte o an belki de kaybeden olmaktan daha kötü bir paranoya, korku sarar içinizi. İşte o güzelliği kaybetmemek için duyulan o korku
Paranoya bulgularının, kişilerin aşinası olmadıkları kültürel ortamlarda yaşamaya zorlanmaları durumunda arttığı bildirilmektedir. Bu özellikler mülteciler için söz konusudur.
Sayfa 64Kitabı okudu
