Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kerim Parlak

Bütün kâinat birbirine sevgi ile bağlanmış, sevgini vermesini öğren. Çünkü gönlün anlasın ki, hepsine yer varmış. Sevgisiz insandan dünya korkarmış.
Sayfa 5 - TutkuKitabı okudu
Reklam
(Hz Peygamberin genç iken başından geçen ve bizim için olmazsa olmazlarımdan düğünler ile ilgili anısı) Hz Ali'ye anlatan, O:(s.a.s) Cahiliyet ehlinin alıştığı kötülüklere yalnız iki defa ayaklarım uğradı. İkisinde de Rabbim beni korudu... Mekke tepelerinde benimle birlikte sürülerini otlatan bir Kureyş çocuğuna, o gece benim koyunlarıma da bakmasını ve Mekke'ye gidip geceyi orada geçirmek istediğimi söyledim. Çocuk teklifimi kabul etti. Ben de Mekke yolunu tuttum. Şehrin kenarına geldiğim zaman bir evden çalgı sesleri duyulmaya başladı. Şarkı söyleyenlerin sesi de buna karışıyordu. Gelip geçene bu evde ne olduğunu sordum. Birinin düğünü olduğunu söylediler. İçime bir heves düştü; çalgı dinlemek üzere eve girdim. Bir kenarda otururken dalmışım... Allah bir uyku verdi bana... Kendimden geçtim... Birde uyanayım ki, sabah olmuş ve herkes dağılmış... Güneşin hararetiyle uyanıvermişim... İkincisi de yine böyle bir şey...Yine aynı mâni karşısında kaldım ve kötülüğe şahit olmaktan muhafaza edildim.
Sayfa 95 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Câriyesi, Ebu Leheb'e koşuyor ve haykırıyor: -Müjde yâ Eba Leheb! Kardeşin Abdullah'ın Âmine'den bir erkek çocuğu dünyaya geldi. Bir yeğenin oldu! Sadece aristokrat damarının gururla kabarması yüzünden sevinen ve coşan Ebu Leheb, müjdeci câriyeyi azâd ediyor. Aradan yıllar ve çığırlar geçecek, Peygamber amcası Ebu Leheb, yeğeninin dünyaya gelişinde gösterdiği sevince rağmen, O'nun dâvasına en büyük düşman kesilecek, dipsiz küfür ummanı içinde kaynayıp gidecek ve ölümünden sonra bir gün mü'minlerin gözüne rüyada görünüp: -Ah, diyecektir; Cehennemdeyim. Cehennemdeyim ve âzab içindeyim. Ancak Pazartesi günleri âzabım hafifliyor. O zaman parmaklarımı emiyorum ve uçlarından çıkan suyu içiyorum. Zira Pazartesi günü, Allah Resûlünün doğduğunu haber veren câriyeyi azâd etmiştim. Bu hareketimin yüzü suyu hürmetine Pazartesileri hafifliyorum.
Sayfa 71 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İslâm onların taştan mâdenini, bir üfleyişte elmasa çevirecektir.
Sayfa 50 - Büyük Doğu Yayınları
Başlangıç
Keşke sahiden, ipek topuğunu bir kere öpebilmiş bir kum tanesi olsaydım!..
Sayfa 10 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Sanki bir erik dalına çıkmıştım da orada üzüm yiyordum, ama bahçe sahibi gelince cevizlerini neden yediğimi sormuştu.
"Sakın tepenize sırça köşk kurmayınız. Ama günün birinde nasılsa böyle bir sırça köşk kurulursa, onun yıkılmaz, devrilmez bir şey olduğunu sanmayın. En heybetlisini tuzla buz etmek için üç beş kelle fırlatmak yeter."
Sayfa 141 - YkyKitabı okudu
İnsanoğlu sadece harekete geçmekten kaçınmakla harekete geçmeme hürriyetine erişemez.
Sayfa 35 - TimaşKitabı okudu
"İffet-i kalp nasıl olur?" "Nasıl helalin olmayan biriyle herhangi bir münasebet iffeti gideriyorsa kalbe de Allah'tan başkası helal değildir. O'ndan gayrı oraya her ne girerse kalbin iffeti gider
Sayfa 76 - TimaşKitabı okudu
... Yusuf bu evde olanları bütün teferruatıyla öğrenmek için yanıyordu. Fakat kime sorabilirdi? Şahinde'ye mi? Dinleyeceği şeyler belli idi. Herkesin yaptığı yetmiyormuş gibi bu kızı şimdi de kendisi mi üzmeliydi? Muazzez'in hâlâ temiz olduğu ve kendisini sevdiği hakkındaki kanaati kâfi değil miydi?
Sayfa 198 - YkyKitabı okudu
Geri144
671 öğeden 661 ile 671 arasındakiler gösteriliyor.