Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Peygamber'in(s.a.v.) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Gıybetin kefareti gıybetini yaptığın kişi için istiğfarda bulunman ve 'Allah'ım, bizi de, onu da bağışla!' demendir." Gıybeti yapılan kişinin kalbinde, kendi hakkında söylenenleri duyduğu zaman gıybetini yapan kişiye karşı öfke oluşur ve belki de ona karşı düşmanlığı hiç durulmayacak bir hal alır. Onun yolu böyle bir yol değildir. Peygamber(s.a.v.) bunu vacip görmek veya emretmek bir yana mubah bile saymamış, caiz de görmemiştir. Şeriatın maksadı fesadı bertaraf etmek ve azaltmaktır; fesadı tekmil etmek veya teşkil etmek değildir.
Reklam
Abdullah B. Amr (r.a)'dan, peygamber (s.a.v)' in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Duaların en hızlı kabul edileni, bir kimsenin yanında olmayan kardeşi için yaptığı duadır."
Sayfa 353
.. Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Fakirleri arayıp bulun ve ellerinizi onlara uzatın. Çünkü onların ayrıcalığı vardır." Yanındakiler: "Onların ayrıcalığı nedir, ey Allah'ın Resulü?" diye sorarlar. Peygamber Efendimiz de (s.a.v.) şöyle cevap verir: "Kıyamet günü onlara: 'Bakınız, size kim yemek yedirdi, kim su verdi, kim elbise giydirdi. Onların elinden tutun ve cennete götürün!' denir."
Abdullah B. Amr (r.a)'dan, peygamber (s.a.v)' in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Duaların en hızlı kabul edileni, bir kimsenin yanında olmayan kardeşi için yaptığı duadır."
Sayfa 241Kitabı okudu
Hadisin lafzı şöyledir: "Kiyamet gününde Allah'in katında zulmün üç divani vardir. Bir divan vardır ki, Allah ondan hiçbir şeyi affetmez. Bu Allah'a şirk koşma divanidir. Sonra şu âyeti okudu: "Doğrusu Allah kendisine şirk koşulmasını mağfiret etmez..." Bir divan da vardir ki, Allah onu eksiksiz yerine getirir. Bu da
Sayfa 46
Reklam
HEVÂ-HEVES
Peygamber(s.a.v)'in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Şehevi arzulara itaat etmek hastalık, onlara isyan etmek devâdır."
ŞUURSUZCA KILINAN BİR NAMAZ BATIL MIDIR?
* Soru: Sen namazın sahih olması için kalp huzurunu şart koşar ve bu olmadığı takdirde namazın geçersizliğine hükmedersen, fıkıh âlimlerinin icmâına karşı çıkmış olursun. Çünkü onlar kalp huzurunu sadece namaza giriş tekbirini almasını hasretmişlerdir. Bunu nasıl açıklarsın? * Cevap: Bu eserimizin ilim bahsinde fıkıh âlimlerinin iç âlemle uğraşmadıkları, kalpleri yarıp içlerine bakmak gibi bir görevleri bulunmadığı, âhiret yoluna karışmadıkları, dini hükümlerin dış görüntülerini organlarının işlevlerinin dıştaki yansımalarına dayandırdıkları, amellerinin zâhiren yerine getirilmesinin insanları ölüm cezasından korumaya yettiği, âhirette fayda sağlayıp-sağlamayacağı fıkıh ilminin sınırları dışında kaldığı geçmişti. Burada bir icmâ olduğundan söz etmek de mümkün değildir. Nitekim Ebû Tâlib-i Mekkî, Bişr b. Hâris kanalıyla Süfyân-i Sevri'nin şöyle söylediğini aktarmaktadır: "Huşû duymamış kişinin namazı fâsittir." Hasan-ı Basri de şöyle der: "Kalp huzurunun bulunmadığı her namaz azaba çok daha yakındır." Muâz b. Cebel de şöyle diyordu: "Namazda iken sağında ve solundaki kişileri tanımaya çalışanın namazı bâtıldır." Rasûlullah -s.a.v.-'in de şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Kul namaz kılar, ama namazın altıda biri, onda biri kendisine yazılmaz. Kula, namazından ancak şuûruna erebildiği kadarı yazılır." Eğer bu sözler, Peygamber -s.a.v.-'den başkasından duyulsaydı muhakkak yine benimsenirdi. Peygamber'den duyulduğuna göre bu sözlere nasıl sarılınmaz?
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.