Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gülmiray Aydın

Gülmiray Aydın
@quintusartem
moleküler biyolog
molecular biology and genetics
İstanbul
İstanbul, 9 Mayıs
454 okur puanı
Ağustos 2020 tarihinde katıldı
“Zamandan tüm ayrı, tüm kopuk bir şey olmalıydı sevmek... Ne var ki öyle değildi, olamıyordu, olamazdı.. Öyleyse belki de sevmek zamana aykırıydı. Kim bilir?”
Sayfa 138 - Can Yayınları
Reklam
“Anlamsızlık çukurunun en dibinde olmanın bir anlamı var mı acaba?”
Sayfa 76 - Can Yayınları
“Yarım kalan düşlerini suçlu kimdi? Ya da, düş kurmak mıydı suç olan?”
Sayfa 10 - Can Yayınları

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Ayrılışımızın garip bir tadı kaldı damağımda,acı bir tat...Yarı kalmış bir öpüşmeye benzer bir şey...Seninle gırtlağıma kadar doluyum...Ben bir toprak çanak gibiyim ve sen beni dolduran baygın,acı kokulu kırmızı bir içkisin...Yaşım otuz sularında fakat seni on dört yaşında bir mekteplinin ve altmış yaşında bir felsefe adamının ikiz aşkıyla seviyorum.”
Sayfa 28 - Yapı Kredi Yayınları
“Karım, nişanlım, kardeşim, dostum, arkadaşım… Güvendiğim, daima güveneceğim gözleri gözlerimin önüne getirdiğim zaman seninkiler ışıl ışıl hepsinin orta yerinde pırıldıyorlar. İki yıldı gibi gözlerin, iki kocaman berrak yıldız gibi dost gözlerin gökyüzünde yolumu gösteriyorlar bana!”
Sayfa 26 - Yapı Kredi Yayınları
Reklam
"Hiç kuş öterken düşünür mü? Hiç şair şiirini gönlüyle okurken kafasını yorar mı? Neyi ve niye düşünüp taşınıp yazacakmışsın? Kalp düşünmez. Sen bana kalbinle yaz. Olur mu? Zaten senin her mektubunun bütün güzelliği, bütün içliliği, bü­tün neşesi ve şiiri burada değil mi?"
Sayfa 25 - Yapı Kredi Yayınları
"Sana mektup yazarken öyle içli bir çocuk gibi oluyorum ki, mütemadiyen nazlanmak, sızlanmak istiyorum!.."
Sayfa 21 - Yapı Kredi Yayınları
“Bak benim mektuplar ne kadar uzun. Bak senin mektuplar ne kadar kısa. Ne olur bana yazacak hiçbir şeyin yoksa bile satırlara başıboş kelimeler yaz... Zarfın içinden bir hapisane duvarı gibi bembeyaz kâğıtlar çıkmasa.”
Sayfa 19 - Yapı Kredi Yayınları
“Yavrum, Sana her gün mektup yazmak istiyorum. Sana mektup yazarken seninle konuşur gibi oluyorum. Yalnız tek taraflı bir konuşma. Kendim söylüyorum. Senin sesini duyamıyorum. Bana mektup yaz kuzum. Bilmezsin burada sevdiğinden gelen bir satır ne demektir!..”
Sayfa 15 - Yapı Kredi Yayınları
“Artık öyle oldu ki kafamın içindeki ‘Sen’le kelimeler ve cümleler halimde mütemadiyen konuşmak istiyorum. Bu hal belki bir nevi cinnettir fakat mükemmel ve harikulade bir delilik…”
Sayfa 11 - Yapı Kredi Yayınları
Reklam
“Bıktım kendimden, sormaktan usandım Neyim ben, ne olmalıyım Geminin pruvasında, ayaktayım Yıldızlı denizde çok uzaklara taşınmaktayım.” Matthew Arnold, Kendine Güven
Sayfa 446 - Ayrıntı Yayınları
“Daha önce de belirttiğim gibi, feodalizme özgü güçlü bağımlılık ve itaat etme alışkanlıkları uzun bir süre işçi sınıfı üzerinde etkili olmayı sürdürdü. Ama modern ruh artık bu alışkanlıkları neredeyse tamamen ortadan kaldırmıştır... Ülkenin dört bir yanında, şu ya da bu insanlar, şu ya da bu insan grupları, bir İngiliz olarak canlarının istediği şeyi yapma hakkına sahip olduklarını iddia etmeye ve bunu uygulamaya geçirmeye başlamaktalar: Canının istediği yerde yürüme, istediği yerde buluşma, istediği yere girme, istediği gibi borazanını öttürme, istediği gibi tehdit etme, istediği gibi vurma. Bence bütün bunlar anarşiye yol açıyor.” M.ARNOLD, Kültür ve Anarşi
Sayfa 399 - Ayrıntı Yayınları
“Çağını bütün netliğiyle görür gibi oldu; bu çağın cafcaflı hayatı, demir gibi gerçeklikleri ve katı kuralları, bastırılmış hisleri ve olur olmaz alaycılığı, temkinli bilimi ve temkinsiz dini, kokuşmuş politikası ve değişmez sınıfları, kendisinin derin özlemlerinin en büyük gizli düşmanıydı. Onu kandırmış olan da buydu; aşk veya özgürlükten tamamen yoksundu bu çağ... Aynı zamanda düşünceden, niyetten, kötülükten de yoksundu; çünkü, kandırmaca onun doğasındaydı; insan değil makineydi. Peşini bırakmayan kısırdöngü buydu, başarısızlığı, zayıflığı, kanser, onu bu duruma sokan hayati hata buydu: Bir gerçeklikten çok bir kararsızlık, bir erkekten çok bir düş, bir sessizlikten çok bir kelime, bir eylemden çok bir iskelet. Bir de fosiller!”
Sayfa 377 - Ayrıntı Yayınları
“Ancak ölü benliğinin üzerine basarak Yükselir insan en yücelere.” TENNYSON, In Memoriam(1850)
Sayfa 371 - Ayrıntı Yayınları
başka bir evrende en güzel halinle,
“Başka bir dünyada; başka bir zamanda, başka bir hayatta karşılaşmış olsaydık karın olabileceğime inanma avuntusunu verdin bana. Bana yaşamayı sürdürmem için güç verdin…burada ve şu anda.”
Sayfa 369 - Ayrıntı Yayınları
2.323 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.