Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

careWORN

careWORN
@ruhsuzbirdeli
Software Engineering 2/4
25 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
“Herhalde bu kadar sıkıntının bir hayırlı sonu olacak..”
Reklam
“Ne kadar üzülürsen üzül, ama sen sen ol; üzüntünü kimseye belli etme, kendine sakla..”
“Affedersem ölecek, affetmezsem aşkı benden uçup gidecekti bir süre sonra. Hangisi daha çok acıtırdı ki? Bilemezdim..”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Bir ümidim yok. Bu sondu. Artık hiçbir şeyin değişmesine imkan yok, lüzum da yok..”
...görünüşe aldanma, insanlar iki yüzlüdür.
Reklam
“Ben iç dünyama dönüyorum, orada hayal kırıklığına yer yok..”
“İçimde yarım kalmış bir konuşmanın üzüntüsü vardı..”
“Kafam cam kırıklarıyla dolu doktor. Bu nedenle beynimin her hareketinde düşüncelerim acıyor, anlıyor musun? Bütün hayatımca bu cam kırıklarını beyin zarımın üzerinde taşımak ve onları oynatmadan son derece hesaplı düşünmek zorundayım..”
“Acaba iyi bir şey olacak mı? Hayır! dedim kendi kendime. İyi şeyler birdenbire olur; Bu kadar bekletmez insanı..”
“O gelmez artık” dedi. “Nereden biliyorsun?” dedim. “Gidişinden belliydi!” dedi..
Reklam
“Bir kalbiniz vardı, onu hatırlayınız..”
“Oturup konuşsaydık geçerdi belki her şey... Başını alıp gitmek sevdaya dahil değil..!”
“Yalnız kalmaktan korktukça yalnızlığım artıyor. Bu sefer gerçekten gülümsedim. İster görün, ister görmeyin; gülümsedim işte. Her şeyimi kaybetmedim daha..”
“Ah şu benim bitmek bilmez sakarlığım. Yine, yırtık cebime koymuşum umudu..”
“Kime nasıl anlatayım, yanımdayken bir o kadar da uzak olduğunu..”
“Günlerce konuşmaz, yazmaz, aramaz, sormaz; sonra gelir bir ‘MERHABA’ der, yine o kazanır..”
Reklam
“Ben bütün bu manasız iç sıkıntılarından senin var olduğunu hatırlayarak sıyrılıyorum..”
“Ulan çok zalim oldun bu sıralar be!.. Sormazlığın, umursamazlığın bu kadarı kimde var..?”
“Merhaba canım. Mektubun gecikti gene. Belki de ne yazacağını kestiremiyorsun! Oysa adını yazman yeter. Görünce içim aydınlanıyor..”
“Gene uykusuz, mutsuz, tedirginim. Sana yazmak, yazmak, yazmak istiyorum..”
“Şu anda kim bilir napıyorsun sen. Belki çaydanlıktan bardağa o güzelim tavşankanını akıtıyorsun. Belki uykudasın, belki gezmede. Yahut da temiz, duru bir banyodasın. Başın, dişin ağrımasın, için bir garip burkulmasın da nerede olursan ol.. Yeter ki yaşa...”
Reklam
“Bana böyle şeyler yazma, sonra sana deli gibi âşık olurum,” demiştim, oldum işte..
“Seni aradımsa, herhâl buna ihtiyaç duydum..”
“Benim için çok mühim olan, sana âşık olmak veya âşık olmadığımı bağırıp yırtınmak değildir. Aslolan, seni kırmamak, üzmemek, kaybetmemektir. Anladın mı canım..?”
“Bakarsın dün en güvendiğin kişi Karşı tarafın şahidi olmuş..”
“Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna..”
Leylâ, Zalım Leylâ! Bari bu suskunluğun sebepli ve hayırlı olsa ve bana bu kadar kahırdan sonra, parıltılı şiirler göndersen. Öyle olacak elbette. Sen, osun çünkü. O, şâir, dost, en sevgili ve en kardeş.. Başka türlü olamaz..
Reklam
Hayatımda ilk kez birisi bana “Kendine çok dikkat et” dedi sadece. Anlamış onun kalbini taşıdığımı herhalde..
“Canım Benim, Bilir misin, ‘canım’ dediğimde içimden canımın çıkıp, sana koştuğunu duyarım hep..”