“Savaş barıştır, özgürlük köleliktir, cahillik güçtür.”
Otranto Şatosu, gotik edebiyatın karanlık ve gizemli dünyasına daldığı bir başyapıttır. Şato, savaşın yıkımını, aşkın acısını, ihtirasın dehşetini ve ataerkilliğin zulmünü gölgeleriyle sarmalar. Şatonun kalın duvarları arasında, geçmişin hayaletleriyle dolu koridorlarda, aşkın yasaklanmış dokunuşları ve ihtiras dolu bakışlar gizemli bir şekilde karşılaşırlar. Ancak bu duvarlar, sadece dünyevi tehditlere değil, aynı zamanda ataerkilliğin baskıcı eline de birer şahitlik ederler. Kadınlar, kaderlerini belirleyen erkek egemen bir dünyada var olmaya çalışırken, erkekler de şatonun duvarları arasında kendi iç savaşlarını yaşarlar. Otranto Şatosu, gotik edebiyatın derinliklerinde, savaşın, aşkın, ihtirasın ve ataerkilliğin karanlık labirentlerinde bir yolculuğa davet eder okuyucuyu.