Kendimiz de dışarıda kar yağarken gece treninde yolculuk yapmışızdır belki. Kendimiz de kafamızda başka şeyler varken bir romanı okumak ne zordur, belki yaşamışızdır.
“Roman yazmak kelimelerle resim yapmak, roman okumak da başkalarının kelimeleriyle kafamızda resimler canlandırmaktır.”
Böyle söylüyor Orhan Pamuk, roman yazmayı tarif ederken. Bir portreyi tarif etmek gibi olduğunu söylüyor, ve iyi bir yazar olmanın yolunun iyi bir okur olmaktan geçtiğinden bahsediyor.
Bu kitap bir nevi otobiyografi tadında,
1.Emin Özdemir-Eleştirel Okuma
2.Dorethe Brande-Yazar Olmak
3.Edgar Allen Poe-Yazının Felsefesi
4.Hakan Bıçakçı-Uydurmanın İncelikleri
5.Ursula K. Le Guin-Dümeni Yaratıcılığa Kırmak
6.Okunması Gereken 501 Kitap
7.Virginia Woolf-Bir Okur Olarak I-II
8.Danell Jones-Virginia Woolf'tan Yazarlık Dersleri
9.Guiseppe Culicchia-Demek Yazar Olmak
Saf ve Düşünceli Romancı, Orhan Pamuk‘un 2009 sonbaharında Harvard Üniversitesi’nde verdiği Charles Notron konferanslarındaki konuşmalarından derlenerek kitaplaştırılmış, Pamuk’un romana ve roman sanatına bakışını samimi bir dille, eleştiri ve özeleştiriyle kaleme aldığı kitap.
Kitapta, onlarca kitaptan, romandan, denemeden bahsediyor Orhan Pamuk. Onun kendi özgün sesinin ortaya çıkma serüveninin geçtiği yolları daha iyi anlamamızı sağlayan Saf ve Düşünceli Romancı, içerisinde yazma uğraşı içinde olanları yönlendirebilecek pek çok okuma listesini de barındırıyor.
Bizler de, kitap içerisinde yer alan kitaplardan oluşan bir okuma listesi oluşturduk. 43 kitaptan oluşan bu devasa okuma listesi, okuma ve yazma eyleminizi şekillendirebilecek sağlam bir öneri listesi olma özelliğini taşıyor.
İşte, Orhan Pamuk’u etkilemiş, ilham vermiş 43 kitap:
neokuyorum.org/saf-ve-dusuncel...
Aslında romancı olmak istiyordum. Ama anlatacağım olaylardan da anlayacaksınız ki romancı olamadım. Şimdi ise burada, çocukluğumdan beri babamla ufak tefek de olsa sorunlar yaşayıp, bir nevi sığındığım bu sessiz evde, saf ve düşünceli bir romancı gibi camdan, az ilerideki bahçede çalışan kuyucu ustası ile çırağını izliyordum. Bu sessiz evimiz
“Orhan Bey, bütün kitaplarınızı okudum,” demişti bir keresinde, İstanbul’da teyzem yaşlarında, teyze gibi bir kadın. “Sizi öyle yakından biliyor, tanıyorum ki, şaşarsınız.”