Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Güzel soru
Sana bir şey sorabilir miyim? Evlenmek için en çok sabırsızlanan insanların hep birbirine uygun olmayan çiftlerin çocukları arasından çıktığı, senin de dikkatini çekti mi?
Kadıköy - Haziran Ayı Hikaye Yazma Etkinliği
Kendinizden bir şeyler bulacağınızı düşündüğüm ilk hikayem ile sizlerleyim.. "Kadıköy" ...Modaya doğru yürümeye başladım… Kafamı gökyüzüne doğru kaldırdığımda, kapkara bulutlarla göz göze geldim, yağmur damlaları yavaş yavaş suratıma doğru damlıyorken bir anda nefesimi tuttum ve gözlerimi kapattım, o anda ne düşündüm tam olarak
Reklam
Sana bir soru sorabilir miyim?
Bir kitabın filmi varsa önce kitabı mı okursun yoksa filmi mi izlersin? Açiklamalı bekliyorum. Önce hangisi yapılmalı neden?
"Evren," diye seslendim,"sana bir soru sorabilir miyim?" "Bana her şeyi sorabilirsin." "Bana neden kızgın değilsin?" Bir adım attı, yaklaştı, ışık yüzüne vurdu o zaman, dudaklarında bildiğim ama unuttuğum bir gülümseme belirdi. "Elif," dedi, adımı sesinden duymayalı ne çok olmuştu, "ben güzel şeyleri hatırlamayı seçtim."
"Sana bir şey sorabilir miyim?" "Elbette." "Ne zamandır acı çekmiyormuş gibi davranıyorsun?" Bu soru beni derinden yaralamıştı. "Neden sordun?" "Çünkü bazen içimizdeki kaynak gözyaşlarıyla dolar ve sonunda taşar."
“Sana bir soru sorabilir miyim, dostum?” “Ne olursa.” “Neden gidiyorsun?” “Çünkü yaşamak istiyorum.''
Sayfa 92 - Novella Dinamik YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Sana bir soru sorabilir miyim. Tabii ki. Seni anlamsızca eleştirenler oldu mu hiç? Evet. Peki ya başaramazsın diyen? Evet. Eee sen boşuna kendinde hata arıyorsun o halde,boşuna arama!çünkü bunlar seni sevenlerin belirtisi değil de çekemeyenlerin belirtisidir.haydi kaldığın yerden devam tuzağa düşme...! 🍓
Esra Taze
Esra Taze
(Kitabımda olsaydı hangi kitabımdan olduğunu belirtirdim.belirtmediklerim anlık yazdığım yazılardır.)
Öğrencilerin, kendilerini not kaygısı olmadan rahatça ifade edebilecekleri dört soru sorarak yazılı imtihan etmeye karar verdim. Yazılı sınavlarının olduğu bir hafta şu dört soruyu sordum: Soru 1: Sen anne-baba olsan, bugünkü anne-baban da senin çocuğun olsa onlara nasıl davranırdın? Soru 2: Sen bir öğretmen olsan, bugünkü öğretmen- lerin de
Babam, tez zamanda iyileşeceksin inşallah.. Yoksa ben de yaşayamam
+Sana bir soru sorabilir miyim hocam? -Sor bakalım +peki hocam -Sence hocam bir çocuğa hayat veren kimdir? +Önce annesidir. -Bu sefer bilemedin hocamm. Hocam annesi bir çocuğa nefes verir. Hayatı veren babasıdır. Eğer hayat verecek bir babası yoksa hocam, hele orda nefes alır benim gibi serseri mayın gibi dolaşır durur hocam. NEFES ALIR SADECE YAŞAMAZ... YAŞAYAMAZ...
Vejeteryan olmama ramak kala…
Manda “ İşte her şeyin püf noktası burada” diyor. “ Biz istesek bile seni yiyemeyiz, çünkü hepimiz ot yiyen hayvanlarız. Siz insanlar, et yiyen vahşi yaratıkları, kurtları, çakalları yemiyorsunuz. Onlar sizin kardeşleriniz” diyor. “ Sana bir soru sorabilir miyim?” Yemiş olduğum hayvana bir borçluluk duygusu içinde “Sor lütfen!” diyorum. “Niye bizim gibi kimseye zararı olmayan, sadece oku beslenen hayvanlar yiyorsunuz da et kendine dokunuyorsunuz?Aranızda bir anlaşma mı var? Avcı avcıya ilişmiyor mu?Kurt, çakal, kaplan, köpek, kedi niçin sofranıza gelmiyor?”
Sayfa 228Kitabı okudu
123 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.