Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hemen hemen her zaman mutsuzduk, dertliydik. Tanıdıklarımızın çoğu da bu durumdaydı. Aramızda dolaşan, bize herzaman çılgınca eğlendiğimizi söyleyen şen bir sanrı vardı; bir de hiçbir zaman eğlenmediğimizi ileri süren gerçeğin iskeleti. Bildiğim kadarıyla bu durum çevremizde, yaşıtımız olanların arasında yaygın, olağandı.
Sayfa 372Kitabı okudu
Reklam
"Birinin kendine yapabileceği en büyük kötülük, onu seven birini yokluğuna alıştırmaktır."
88 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Kabartmadan modern klasiğe. Gradiva "ilerleyen kadın" , rölyefine bakıp hareketlerini süzerek isimlendirdiği ve hayal ettiği kadına verdiği adla 19. yüzyılın sonlarına doğru unutulmaz bir eser ortaya çıkardı Wilhelm Hermann Jensen. Konusuna da tamamen geçmeden önce Freud'un kitabı psikanalizle incelemesi ve birçok sanatçıya da ilham vermesi açısından da önemli bir eser olduğunu söylemiş olayım. Hatta kitaptaki düş ve sanrı halinden oldukça etkilenmiş, Jensen gibi rölyefe özellikle bakmaya gitmiş ve kopyasını da kendi odasına yaptırmıştır. Sırf bu kitap üzerine yazdığı bir inceleme dahi vardır. Genç bir arkeolog olan Norbert Hanold bir gün rast geldiği bir rölyefteki kız hakkında hayaller kurmaya başlar. Rölyefteki kız eteğinin önünü hafifçe kaldırıp yürümeye çalışan klasik dönem giysili haliyle ona "Gradiva" yürüyen kadın ismini vermesine sebep olmuştur. Gradiva'nın nerede yaşıyor olabileceğini düşünürken onu Pompeii ile özdeşleştirir. Bu noktadan sonra gerçek ve sanrı olarak zaman zaman kopukluklarla beraber hayalinde antik dönemi yaşamaya da başlar. Pompeii'ye de giden Hanold orada Gradiva ile konuştuğunu sanarken aslında gerçeği sonradan öğrenecektir.  Kİtap akıcı değil tahmin edeceğiniz gibi, psikanalitik incelemelere maruz kalmış bir eserden bahsediyoruz. Fakat olay örgüsü, sonunda ne olabileceği gibi olasılıklar bana ilgi çekici geldi ve kitap kendini bana böyle okutturdu. Tarihsel önemi yüzünden de okumanızı tavsiye edebileceğim bir kitap..
Gradiva - Bir Pompei Düşü
Gradiva - Bir Pompei DüşüWilhelm Hermann Jensen · İş Bankası Kültür Yayınları · 2022568 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
Baba olmak sonsuz tehlikelerle dolu evrene kendinden bir parça sunmak. Seçimlerimizi belirleyen karakterlerimiz yaşam boyu şekillensede biz daha doğmadan ruh denilen kalıplarımıza işlenmişti...
Sanrı
SanrıTuğba Sarıünal · Destek Yayınları · 2015769 okunma
Onlar için
Daralan bir yoldu Geçen Söz izinin içinden Başlangıcı belli Bitimi görülmeyen. Eski bir yazdı Can sıyrıldı gömleğinden Sanrı gerçeğe baktı.
Sayfa 27
Reklam
ölülerim birikiyor sanrı ve sancılar arasında gelgitler yaşayan bir palyaço gibisinden maskeler dağıtıyorum. hep coşkun hep coşkulu olma ayıbını taşıyor az surat assa ekmeğinden olur ve sızlanır gevşek gülüşler arasında. hakkı yokmuş gibi empoze edilmiş bir sirkin palyaçosu hemencecik kahkahalar patlatır ve yazıklanmışlığa uğrar. eh en doğal unsuru hüzün taşıyıcısı palyaço ölülerin birikiyor, ölülerin birikintisi ve ölülerden biri en doğal hakkındır surat asmak! 12/23 ... hilal
Bana beni hatırlatan bir replik,
“Sabahleyin, saat ona doğru Kristin’le mutfakta kahvaltı ederken, kızın gözleri yaşardı. ‘Niçin ağlıyorsun Kristin?’ diye sordun. ‘İyi uyumadın mı?’ ‘Hayır uyuyabildim. Çok iyi uyudum.’ ‘Öyleyse?’ ‘Bir adamı seviyordum, şimdi de bir başka adamı seviyorum. N’apacağımı düşünmem, bir karar vermem gerekiyor.’”
kutsal kırılımı / yansımalar
Benim üstüme ne vaazlar verdi, bir dogma imişim gibi! Bu gece bir sanrı olduğumu âleme ilan edecek! İliklerimde hissediyorum bunu.
Sevgi, insanın şeyleri en olmadıkları gibi gördüğü durumdur. Sanrı gücü en yüksek noktasındadır, aynı zamanda tatlılaştırıcı, ferahlatıcı güç de.
Sayfa 23 - EZR Yayıncılık
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.