43 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Çok güzeldi biraz geç bitirdim ama okul ve yoğunluktan kaynaklı oldu. Megalomani (kendini üstün görme, ilahi güce sahip olduğuna/dahi olduğuna inanma.) hastalığına sahip bir adamın hayatındaki deli miyim? yoksa dahi miyim? arasındaki kavgasından bahsediliyor. Sürekli olarak gördüğü "Kara Keşiş" yani onu dahi olduğuna ikna etmeye çalışan sanrı da Anton Çehov'un rüyasında görüp ilhamla yazdığı bir kurgu karakteri olmuş.
Kara Keşiş
Kara KeşişAnton Çehov · İş Bankası Kültür Yayınları · 20226,7bin okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
"Paris'te günlerce havagazlı bir apartman aradı . Championnet Caddesinde buldu aradığını; 9 Nisan 1951 günü dairesine kapandı ve bütün delikleri tıkadıktan sonra gaz musluğunu açtı . Ertesi gün ziyaretine gelen bir dostu, onu mutfakta yerde yatar buldu. " diye anlatıyor Sadık Hidayet'in yakın arkadaşı Bozorg Alevi. Hidayet,
Kör Baykuş
Kör BaykuşSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 202327,8bin okunma
Reklam
240 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Baştan sona akıcı bir roman. İçerisinde psikoloji, polisiye ve aşk ögelerini barındıran bir kitap. Okuyuculara tavsiye edilir. Kitap dolu günler .
Sanrı
SanrıTuğba Sarıünal · Destek Yayınları · 2015762 okunma
136 syf.
·
Puan vermedi
·
19 saatte okudu
"Aynalarin arkasindaki sirrin sirri nedir? Sirrin gözülmesi için insanin gölgesiyle yüzlesmesi mi gerekir? Ya kendimiz olarak tanimladigimiz kisiyi yine kendimiz inça ediyorsak? Ya esas biz, aynadaki görünen degilse ?" Günaydinlar.. Bugün okurken herkesin kendinden bir parça bulabilecegi ,öykü kitabi sevenlerinse begenecegini dusundügum bir eserle geldim. içerisinde birbirinden güzel hikayelerin yer aldigi kitapta gözlemledigim ana konu "kader". Yasantimizda ki segimlerimizin aslinda kendi isteklerimiz oldugunu düsünürken kaçındiklarimiz, kabullenmek zorunda olduklarimiz,yok sayiglarimiz ve umut ettiklerimizle aslinda kendimizle beraber bagka yaşamlara da dokunuruz farkinda olmadan. Oykülerin merkezindeki konular bu dusunce üzerinden yola gikilarak kaleme alinmis. En etkilendigim öykü ise kitabi ismini veren "aynadaki sanni" Her öykünün arkasindan yazilmis olan bir girde kitaba zenginlik katarak yazarin buyulu dünyasina giris yapmaniza olanak sagliyor. Türü sevenlere öneriyorum.Sevgiler
Aynadaki Sanrı
Aynadaki SanrıSudenaz Kahraman · Banliyö Kitap · 20227 okunma
·
Puan vermedi
#SebastianFitzek #Paket 320 sy #PegasusYayınları Bir alkolik , kadehinden ilk yudumunu aldığında yaptığı şeyin nasıl bilincindeyse , Emma da paket ipini çözerken ne yaptığının farkındaydı. Ruhsal hastalıklardaki sorun, kendi kendinize teşhis koya­mamanızdı. Beyninizi kendi beyninizle anlamaya çalışmak, tek kollu bir cerrahın kendi elini
Paket
PaketSebastian Fitzek · Pegasus Yayınları · 20191,309 okunma
215 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Deli mi dahi mi diye sorguladığınız bir karakterin gözunden dünyaya bakıyorsunuz. Sanrı ve gerçeğin göreceliliği ile düşünüyor, 'anlamlı hayat' ın anlamı ne peki diye soruyorsunuz kendinize.. Hem bir solukta okunacak kadar akıcı hem de altını çize çize gececeginiz aforizmalarla dolu bir kitapti. Günday'ın her kitabinin ayrı bir kumaşı olmasını seviyorum..
Azil
AzilHakan Günday · Doğan Kitap · 20248,9bin okunma
Reklam
108 syf.
·
Puan vermedi
Sanrı Kitap, Cemal Ada Matem tarafından kaleme alınmıştır ve içerisindeki karakterler genellikle yazarın kendi yaşamından ve deneyimlerinden ilham alır. Kitap, kısa öykülerden oluşmasına rağmen, her bir öyküde farklı karakterlerle karşılaşırız. Bu karakterler genellikle derin içsel çatışmalarla ve hayatın acı gerçekleriyle mücadele eden bireylerdir. Öykülerdeki karakterlerin çoğu, geçmişin hantallığı ile şimdiki zamanın huzursuzluğu arasında sıkışıp kalmış gibidir. Bazıları kendi iç dünyalarında kaybolmuş, bazıları ise dış dünyayla sürekli bir çatışma içindedir. Bu karakterlerin yaşadığı deneyimler, genellikle melankolik bir atmosferde anlatılır ve kitabın ana temasını oluşturan depresif düşüncelerin içinde sürüklenirler. Yazar, her bir karakteri derinlemesine analiz eder ve okuyucuya karakterlerin iç dünyalarına giriş yapma fırsatı sunar. Karakterlerin duyguları, düşünceleri ve çatışmaları detaylı bir şekilde ele alınır, bu da okuyucuların karakterleri daha yakından anlamalarını sağlar. Kitap, bu karakterler aracılığıyla insan doğasının karmaşıklığını ve hayatın derinliklerindeki gerçekleri keşfetme fırsatı sunar. @40kitap_ @cemaladamatem #40kitap #cemaladamatem #sanrı
Sanrı
SanrıCemal Ada Matem · 40 Kitap Yayınevi · 20239 okunma
1839 syf.
8/10 puan verdi
Borges'in Ficciones'ında denk geldiğim bir yazar zinciri vardı. "Şu bunu yaratmıştır, bu onu" diyerek ilerliyordu. Yazının kalanını hatırlamıyorum bile ama bu zincirin ucundan tutasım geldi. İlk halka Poe idi. Hatta, zincirin ikinci halkası olan Charles Baudelaire'i kitabın önsöz yazarı olarak görünce şaşırıp sevindim. Bu
Bütün Hikayeleri
Bütün HikayeleriEdgar Allan Poe · İthaki Yayınları · 20002,179 okunma
120 syf.
7/10 puan verdi
“Hikaye elbet son bulur, mühim olan ne anlattığınızdır.” . . Osmanlı da matbaanın yasak olduğu zamanlarda geçen hikayemiz büyük bir depremde yerle bir olan İstanbul da deprem anında dünyaya gelen gizemli bebek Leyla nın etrafında şekilleniyor hikayemiz. Leyla yı doğurtan ve bir dede gibi sahiplenen saray hekimbaşısı Abidin Efendi nin naklettiği salgın pençesindeki saray erkamı ve halkın yaşadıkları yaşattıkları konu alınıyor. Salgının en kuvvetli belirtilerinin sanrı, vesvese ve suizan olması da dönemin iç işleri hakkında manidar bilgiler veriyor. Hikaye olay örgüsü, kurgusu açısından sizi içine çeken ve sürükleyici bir eser, yazarın diliyse konu aldığı döneme uygun hatta Leyla nın doğumu gibi efsunlu diyebiliriz. Sadece bir kaç yerde cümle yapıları biraz rahatsız ediciydi Ancak öyle bir yerde sonlandı ki burada bitmemeliydi daha neler olacak merakıyla hayretler içinde bıraktı diyebilirim. Karz ve Leyla nın yaşadıkları hep bir merak konusu olarak kalacak..
Leyla
LeylaNur Yazgan · Sia Yayınları · 202184 okunma
372 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Uzun zamandır okuduğum en etkileyici metin. Kanımı donduran, afallatan, merak ettiren, heyecanlandıran, ruhumu daraltan bir hikaye. 2. Dünya Savaşı ve SSCB dönemini bir Macar köyünden, iki çocuğun gözünden anlatıyor ve aynı zamanda bir aile trajedisine ışık tutuyor. Sayfalar ilerledikçe hayal, gerçek, rüya, kurgu, sanrı birbirine giriyor ve romanı bitirdiğinizde taşlar bir şekilde yerine oturmuş oluyor. Ve yazar bunu oldukça sade ve akıcı bir anlatımla yapıyor. Hatta öyle ki karşınıza hiç beklenmedik anda hiç beklenmedik bir cümle çıkıyor, kayaya çarpmış gibi oluyorsunuz. O basit cümle içeriğiyle eziyor sizi.
Dün
Dün
'den sonra
Agota Kristof
Agota Kristof
'tan okuduğum 2. roman. Farklı zamanlarda yazılmış bu 3 öyküyü tek bir kitapta okumuş olmak kesinlikle harika.
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü YalanAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20192,859 okunma
Reklam
152 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Hakkında bir şeyler yazması okuması gibi zor bir kitap Kalabalıkta Yüzler. Not almış olduğum ilk izlenimlerle başlamak istiyorum. Ruhlar Evi’nden hemen sonra başlamıştım. Kitap anonim bir alıntıyla başlıyor. “Dikkat! Hayaletlerle haşır neşir olursan, sen de onların arasına karışırsın.” şeklinde. Bana hiçbir şey ifade etmeden önce tesadüf
Kalabalıkta Yüzler
Kalabalıkta YüzlerValeria Luiselli · Siren Yayınları · 2016102 okunma
352 syf.
7/10 puan verdi
Daha önce yazarın yaralasar serisini okumuştum ve fena değildi, daha çok Wattpad’de Saka ve Sanrı kurgusunu çok beğeniyorum. Yazarın dili genel olarak basit çok fazla betimleme de yapmıyor o yüzden benim için güzel ve akıcı. Ama bu kadar uzatmaya gerek var mı bazı şeyleri gerçekten çok merak ediyorum çünkü, maksimum iki kitapta bitebilecek olaylar dört kitaba indirilmiş gibi geliyor ve çok fazla yan karaktere yer verilmiş. Yan karakterlerin de aktif olduğu kitapları aslında çok seviyorum ama bu kitapta aslında seri sadece tek bir olay ya da tek bir ana karakter ve kadın karakterden oluşmuyor, yan karakterlerin hayatlarını görüyoruz onların da ilişkilerini okuyoruz onların da gelişimlerini görüyoruz bu bir açıdan güzel ama bir açıdan da açıkçası bu kadarına gerek yok dedirtiyor. Yazarın kalemi gelişmiş ama ben şaka ve tanrı kurgusundadaki kalemini daha çok beğeniyorum orada olaylar daha güzel yansıtılıyor, muhtemelen o da uzayacak ama oradaki kalemi buradan daha başarılı. Sen ilk kitabı olduğu için burada hem karakterleri tanıyoruz hem de olayların girişini görüyoruz, ama ben bazı şeylerin bu kadar hızlı gelişmesini beklemiyordum açıkçası dört kitaba ylmiş olarak düşünüyordum şimdi aklımdan geçen şey şu: ilk kitapta bu kadar şey yaşandıysa geriye kalan üç kitapta neler oldu.
Ötanazi Okulu
Ötanazi OkuluMaral Atmaca · Ephesus Yayınları · 20223,806 okunma
555 syf.
5/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Allan Poe'nin Nantucketli Arthur Gordon Pym'in öyküsü kitabının finali yarım kaldı düşüncesiyle yazılmış bir roman. Poe'nin 200 sayfalık romanının finali yarım kaldı diye 550 sayfa yazmak ve finali son 20 sayfaya sıkıştırmak garip olmuş. Üstelik Poe'nin hayal gücümüze bıraktığı ve düşünmesi pek keyifli fantastik sonun, gerçekçi bir zemine oturtulmaya çalışılması ve aslında Pym sanrı görmüş gibi davranılması hiç hoşuma gitmedi. Yazar anlattıklarını o kadar çok tekrar etmiş ki insan kitabı okurken bir gerizekalı okusun diye yazılmış gibi hissediyor. Tesadüfi yesilçamvari olaylar, karakterlerin tutarsızlıkları, gereksiz uzatmalar, sürekli okuyucuya soru soran ve bir cümle sonra cevaplayan üslup... Arthur Pym'i okumadıysanız, Buzlar sfenksini okumak gereksiz. Arthur Pym'i okuduysanız inanın olduğu gibi çok daha güzel.
Buzlar Sfenksi
Buzlar SfenksiJules Verne · Alfa Yayıncılık · 2014257 okunma
475 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
Öncelikle spoiler içeren bir yorumdur...Kitabın girişinde de yazan cümle " Her an her şey olabilir". Kitap bu mesajı vermekle aslında okuma amacına ulaşıyor. Pek çok konuda bir şeyler yazılabilir bence bir kitaba eser denilebilmesi için gün içinde düşündüğümüz ama üzerinde durmadığımız pek çok sıradan ya da nadir durumu düşünceyi
Olasılıksız
OlasılıksızAdam Fawer · April Yayıncılık · 202385,1bin okunma
384 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Leonardo'nun kalemi pek sevilip popüler olmasa bile ben gerçekten seviyorum ve hoşuma giderek okuyorum. Keşke daha çok kitabı çevrilse çünkü cidden merak ediyorum. Sanrı da çevrilen 5 kitap arasında ve gerçekten başlangıçta 100+ sayfa sadece başrolün düşünceleri olmasına rağmen hiç sıkılmadan okumuştum.
Sanrı
SanrıLeonardo Patrignani · Pegasus Yayınları · 201664 okunma
416 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.