Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
272 syf.
·
Puan vermedi
●Kitabımız 1932'de yazılmış 26 yüzyılın Londra'sından bahsetmektedir. Bence ütopyanın da ötesine geçip geleceğin tasarı kitabı, ufku aydınlatan kitap diyebiliriz. Tabi bu anlatacaklarım çok da olumlu şeyler olacak demek değildir. ●Kitabımızda bahsedilen bilimin son noktaya geldiği insanların sözde özgürleştiği bir ortam elde edilmek
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,4bin okunma
266 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Cesur Yeni Dünya
Herkese merhaba Bugün sizlere Cesur Yeni Dünya ile geldim. Bilimkurgu klasiklerinden olan eser "distopik bir dünya" sunuyor bizlere. Romanın konusu 26.yüzyıl geleceğinde Londra'da geçiyor. Yaratılan yeni düzende insanlar sevmiyor, evlenmiyor ve çocuk sahibi olmuyor. Herkes herkes içindir ilkesiyle tek eşlilik de yok ediliyor.
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,4bin okunma
Reklam
Varoluşun kendini aşkınlığı inkâr edildiği takdirde varoluşun kendisi çarpıtılır. Maddeleştirilir. Varoluş, sadece bir şeye indirgenir. İnsan olmak ise kişiliksizleştirilir. Daha da önemlisi, özne bir nesneye dönüştürülür. Bunun nedeni, öznenin tipik özelliğinin nesnelere açık olması nesnelerle ilişki kurması) gerçeğidir. Ve sebepler ve güdüler olarak iş gören değerler ve anlamlar terimleriyle amaçlı (istemli) nesnelerle ilişki kurmak, insanın tipik bir özelliğidir. Kendini aşma inkâr edildiği ve anlamlara ve değerlere açılan kapı kapatıldığı zaman, sebeplerin ve güdülerin yerini şartlanma süreçleri alır ve insanı şartlandırma, yönlendirme işi "gizli iknacılara" kalır. Kapıyı kullanılmaya (yönlendirilmeye) açan şey maddeleştirmedir. Bunun tersi de doğrudur. Eğer kişi insanları kullanmak istiyorsa, ilk önce onları maddeleştirmesi ve bu amaçla onlara toptan belirlemecilik düşüncelerini empoze etmesi gerekir. “Sadece özerk insandan vazgeçerek,” diyor B. F. Skinner, "insan davranışının gerçek nedenlerine -erişilmez olandan kullanılabilir (yönlendirilebilir) olanadönebiliriz."
266 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Aldous Huxley'in 1932 yılında yayınlamış olduğu Cesur Yeni Dünya adlı romanı, distopya sayılabilir mi bilmiyorum ama kesinlikle anti-utopia olduğunu söyleyebilirim. Roman, F.S. 632 yılında, yani Amerikan araba kodamanı Henry Ford'un gelişinden 632 yıl sonrada geçmektedir. İki ayrı topluluk vardır: Uygarlar ve Ayrıbölge. Ayrıbölge, uygarlardan
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,4bin okunma
266 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Bebekler şişelerde seri üretimle oluşturulup uykuda şartlandırma yöntemi kullanılarak böylece sistemi bozacak düşüncelere yönelmelerinin önüne geçmiş oluyorlar. Kişiler de daha seri üretimdeyken hangi toplumsal sınıfta ve hizmet alanında olacağı belirlenmiş oluyor. Kişiler hizmetleri karşılığında ise soma veriliyor güya keyif almalarını sağlıyor ama beyinleri uyuşturuluyor ve kişiler sistemin bir parçası olup sorgulama yapacak temiz bir zihne sahip olamıyorlar.Tabi bunun tek sebebi soma değil uykudayken yapılan şartlandırma eğitimleri de yer alıyor. Hiç kimse uzun ilişkiler yaşamaz ve herkes herkese ait mantığıyla evlilik, aile olma, çocuk doğurma yoktur. Eskiyi at yeniyi kullan felsefesiyle de üretimin sürekli olması sağlanıyor. Ve en önemlisi kişiler hep sağlıklı, genç, güzel ama belli bir yaştan sonra da ölüyorlar ki çarkın işleyişi bozulmasın. Kısacası tüm bunların yanında aile, ahlâk, gelenek-görenek, dini değerler ve sanat'ın olmadığı yani bizi biz yapan değerlerin olmadığı bunların yanında acı, ızdırap, savaşların da olmadığı ütopik bir toplum kurgulanmıştır. Ama derinde verilen mesajda distopik bir eserdir.
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,4bin okunma
Ana girişin üzerinde şu sözcükler, LONDRA MERKEZ KULUÇKA VE ŞARTLANDIRMA MERKEZİ ve üzeri kaplanmış olan Dünya Devleti’nin sloganı, CEMAAT, ÖZDEŞLİK, İSTİKRAR.
Reklam
Sadece otuzdört kat yerden bitme gri bir bina. Ana girişin üzerinde şu sözcükler:LONDRA MERKEZ KULUÇKA VE ŞARTLANDIRMA MERKEZİ ve üzeri kaplanmış olan Dünya Devleti'nin sloganı, CEMAAT, ÖZDEŞLİK, İSTİKRAR.
Sayfa 27 - PdfKitabı okudu
Türkeş'in 1964 yılında Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisine girerek 31 Temmuz 1965'te genel kongre tarafından genel başkanlığa getirilmesiyle, bir siyasi partinin desteğine kavuşan akım, 1969 yılında Türkeş'in önerisiyle adım Milliyetçi Hareket Partisi olarak değiştirmesinden sonra, uğraş verdiği ve ideali olan görüşünü kesinlikle ortaya koymuş, demokratik mücadele görünümü altında amacına yönelik, tabanın oluşturmada ilk adımlarım atmaya başlamıştır. Bu aşamada ülkü Ocakları kurularak emrinde olduğu partinin görüş, düşünce ve direktifleri doğrultusunda gençliğin yetiştirilmesi, yönlendirilmesi çabalarına başlayıp bu amaçla eğitim çalışmalarım hızlandırıp, komando kamplarında gençleri fikri yönlendirme ve şartlandırma, dışında yakın doğuşun inceliklerini öğreterek eğitim görmemiş gençlerin elinden tutulup iş veya gelir sahibi yapılmalarına bağlı olarak kitle tabanını yaygınlaştırmışlardır.
Geleceğin geçmişe bir hicvi mi?
"Fakat şunu unutmamalısın ki o barbarca bebek doğurarak çoğalma günlerinde çocuklar, Devlet Şartlandırma Merkezleri'nde değil, ebeveynleri tarafından yetiştirilirdi."
"Sonsöz" : David Bradshaw
"Bokanovski İşlemi, Podsnap Tekniği, Yeni-Pavlovgil Şartlandırma ve Hipnopedya; Huxley'nin Britanya'nın politik sorunlarına uygulanabileceğini ileri sürdüğü tekniklerin romanesk karşılıklarıdır. Şöyle demişti: 'Koşullar liberalleri diktatörlüğe başvurmaya zorlayabileceği gibi, hümanistleri de bilimsel propagandaya zorlayabilir. Düzenin her türlüsü kaostan yeğdir.' "
Sayfa 263 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
658 öğeden 431 ile 440 arasındakiler gösteriliyor.