Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Uçun kırlangıçlar uçun Sevdiceğime doğru Yoksa darılır ağaçlar Meyve veremez olur Yoksa küser gökyüzü Yağmuru esirgen olur Uçun kırlangıçlar uçun
Sevdiceğime
Bana niye bakmadın? Çünkü ben sana aşığım. Bakmadım derinliğinde sende kalırsın, Çırpınırım çıkamam. Ben sana vurgunum, Ne topla nede tüfekle, Birden bire bir şey oldu bana, Sorma ben sana çok aşığım. Beyin hücrelerimde, Lisanını bilmediğim kalbimde. Her güzel şeyde ama olmayan, Hep beklenti de güzel. Olmuş gibi inandığım, Bu beni benden ne yapar? Sen kalbimin kaynayan kanında, Nasıl oldu da bir cenneti miras bıraktın? AYKUT BARIŞ ÇELİK
Reklam
·
Puan vermedi
Ege- İsyan
Bu kitap beklentilerimi fazlasıyla aştı desem abartı olmaz sanırım. Başlarda tam adapte olamadım ancak üç dört günde bitirecek kadar heyecanla okudum. Çok tatlı kitap. İçinde bolca zeytinyağı, yemekler, aşklar, insanlar, Türkiyeli olmak, vatan, sevgi vb. vb. pek çok güzel duygu ve hisler barındırıyor. Adalı olmak, hiç yaşamadığım halde 80’lere özlem duymak gibi hisleri yaşattı bana… Yüzyıllık yalnızlık gibi beni oradan oraya, histen hise koşturdu. Gözlerim nemlendi. Hayatlarımızın nasılda aniden geçtiğini hatırlattı. O kadar mutlulukla okudum ki. Teşekkürler bu güze kitabı hediye eden sevdiceğime ve de Ege beye
Ege
Ege
İsyan
İsyanEge · A7 Yayınları · 201740 okunma
“Kâğıt mendiller...” diyerek cebimden bi tomar çıkardım ve sevdiceğime gösterdim “İşte bize dayatılan hayat da tıpkı bunlara benziyor. Kullan, işini görsün ve at, unut onu, sonra yenisini alırsın."
Kalbim sizi selamlar, siz sadık ağaçlar, Yücesiniz, güçlüsünüz hâlâ, Âşıkken ilk hayallerimi bir zamanlar Saklamıştım gecenizin koynunda. Duyarım, fısıldar uğultunuzda, Çocukken söylediğim o şarkılar, Severler ayışığıyla kaynaşmayı da Gündüzün gürültüsünde ürker, korkarlar. Size de selam olsun, siz ürkek şarkılara, Hatırlatırsınız bana o güzel günleri Güller ve leylakların mutluluğuyla Sevdiceğime topladığım ilk buketi. Ne tatlıdır tınınız, çağrınız ne derin Narin baharın taze yeşili gibi, Uyanan dalların üzerinden Neşeyle geçerken tarlakuşları. O gün bugündür şarkılarım, Ne öyle tatlıydı, ne de derin Acıyla yankılayıp durdu Tınısını, ışığını ilk aşkın.
YORGUN BURUŞUK BİRİYİM.
Sırtıma işledi Pençe yarası, kanatlanıp uçtum bir Kuş tüyü kadar hafifledi yüreğim. Saksıdaki çiçek bükmüş başını, toprak küsmüş suya. Ateş alev alev filizleniyordu Şömine'de. Duvardaki Fotoğraf çerçevesi tatlı kadına ithafen asılıydı, gülümsemesi ihtiyar olmuşum. Sakallarım karışmış birbirine, hatıralar yokluyordu zihnimi. Yorgun, buruşuk biriyim. Göz kapaklarım şişmiş, plak çalışıyordu. Kulağıma Melodi karışmış, ruhuma bakıyordum. Duvardaki resime bakıyordum, tekrar tekrar aşık oluyordum sevdiceğime. Affet beni, bana gülümseyen kadın. Mezarlığına getiremedim çiçek. Görmüyor musun nasıl bükmüş başını? Tıpkı bana benzemiş, sana hasrettim. Bir su kadar ihtiyacım vardı, toprak bile küsmüş suya. Nasıl geleyim mezarlığına, ey gül yüzlüm? - Rabiayazars
Reklam
192 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
46 günde okudu
İlla ki anne-baba olmaya gerek yok
Cüceloğlunun kitapları ile iyi ki tanışmışım diyorum. Öncesinde kişisel gelişim kitaplarını sevmezdim ama Dogan hocamın kitapları bu.tarz kitapları sevmeme sebep oldu. Bütün kitaplarında olduğu gibi akıcı ve günlük hayatımızı sorgulayacağımız türde kitapları var. Buradan beni Doğan hocamın kitapları ile tanıştıran sevdiceğime teşekkür ederim
Geliştiren Anne - Baba
Geliştiren Anne - BabaDoğan Cüceloğlu · Kronik Kitap · 20217,1bin okunma
Kalbim Sizi Selamlar
Kalbim sizi selamlar, siz sadık ağaçlar, Yücesiniz, güçlüsünüz hâlâ, Aşıkken ilk hayallerimi bir zamanlar Saklamıştım gecenizin koynunda. Duyarım, fısıldar uğultunuzda, Çocukken söylediğim o şarkılar, Severler ayışığıyla kaynaşmayı da Gündüzün gürültüsünde ürker, korkarlar. Size de selam olsun, siz ürkek şarkılara, Hatırlatırsınız bana o güzel günleri Günler ve leylakların mutluluğuyla Sevdiceğime topladığım ilk buketi.
Dalından kopartılmış çiçekler
Bilerek ve kasten yaptığım tek hırsızlık, sevdiceğime el âlemin sitelerindeki çiçeklerden çalmaktı ömrümce.. Satın almamı istemeyince böyle şeyler yapıyordum.. Önüme çıkmasınlardı yeter ki.. Evet bir de belediyenin çiçekleri.. Ama şimdi düşünüyorum da.. Herkesin vardır böyle hikâyeleri.. Ama birgün bir yuva nasip eylerse yaratan, yuvamıza en sevdiği ve seveceği çiçekleri ekeceğim.. Her baharda soldursunlar diye karakışları.. O kadar güzel yaratmış ki yaratan.. Hergün güzelliğini anlatmak isterdim çiçeklerle.. Her sabah..Çünkü her gün anlatılmalıydı güzelliği kesintisiz istisnasız hergün.. Tuhaf karşılamıştı ilk başlarda.. Tamam seviyorsunuz da şair bey her sabah çiçek zahmet olmuyor mu? Siz de her sabah her dakika güzelsiniz ama.. :) Nasıl ifade edeceğiz bu güzelliğinizi? Bazen gerçekten anlaşılmıyor seven insanlar.. Aslında bana göre normaldi istisnasız hergün çiçek almam.. Çünkü hergün ve her daim güzeldi.. Yaşadığım tüm olumsuzluklara, hayatımdaki en kötü ruhsal yıkımlara rağmen hayatımdaki en güzel yanımdı.. Hayatı ve yaşamı anlamlı kılan bir melekti.. Sonra birşeyler oldu.. Kararmış kalpli imansız vicdansız insanlar soldurmaya başladı çiçekleri.. Meleğimin eli değmezse solacaktı elbette çiçekler de benim gibi..
Bir can göndereyim, bir selam gönder..
Akıl sağlığımı korumakta güçlük çekerdim galiba.. Düşünüyorum da.. Sanırım öbür dünyada gibi hissederim kendimi.. Hayali bile tebessüm ettiriyor, nemli gözlerimi.. Ne mi yaparım.. Meleğim ne diyorsa DÜŞÜNMEDEN yaparım.. Sadece yaşadığımız anı ve zamanı birlikte yaşamak isterim.. Hayat gerçekten çok kısa.. Geçmez sanılan ömür geçiyor.. Bitmez
Reklam
Çocuklar gibi sevmekle suçlandım.. Katışıksız bir âşkla yani..
Bir zamanlar sevdiğim ve muhabbetimiz olan bir ablam, "Oo Gökhan Bey hiç utanmıyoruz da.." dedi.. Sevdiceğime sevgimi hiç saklamadığım için.. Ben de abla "sevgi saklanılacak birşey değil benim için, Allah, katında bir sıkıntı yoksa, bir sorun bir beis yoksa sorun yoktur benim için.." diyerek cevap verdim.. Evet sevmek günah mıdır? Özlemek günah mıdır? Bir insan iradesi dışındaki bir şeyle nasıl ve ne kadar suçlanabilir ki? Bir de sevgini kendin yaşa, kalbinde yaşa diyordu ağabeyim (sevdiceğimin ağabeyi) Günah saklanılır, güzel ve hak olan değil.. Evet bu dünyanın gerçekleri var ama bir de öbür dünyanın gerçekleri var.. Evet ben çok seviyorum, o sevmiyor hatta belkide nefret ediyor.. Bu onulmaz acı da harab ediyor, hayatımın her saniyesini, her nefesini.. Anlamını kaybediyorum herşeyin.. Çünkü herşeyi anlamlı kılan da, herşeyin anlamını yakıp yıkıp kül eden de Allah'ımın bana gönderdiği melekten başka birşey değil.. Kahrı da hoş, lütfu da.. Melek nihayetinde.. Ölüm meleğim de olsa değiştirmiyor çok sevdiğim ve çok sevildiği gerçeğini..
Sevdiceğime yaptığım zorunlu açıklama:
İnsan gibi sevmeyi, sevdiğimi güzel güzel okşamayı öğrenememiştim. Sevdiğim insanın üstüne bir canavar yavrusu gibi atılır, kulaklarını ısırır, yüzünü tırmalar, tartaklaya tartaklaya şaşkına çevirirdim.
Sayfa 24
91 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.