Öncelikle kitabı neden sevmediğini anlamadığım arkadaşlara sormak istiyorum; neden sevmediniz??? Çok güzeldi.
Mia Sheridan'ın kötü bir şey yazamayacağına düşünmeye başlıyorum artık. Bu, sevgili Mia'dan okuduğum 2. Kitap ve buna rağmen kadın kendine hayran etti beni. Kitapların konuları, karakterlerin duyguları, düşüncelikleri, yazım dili insanı şaşırtıyor. Sanırım ömrüm boyunca okuduğum kitaplarda gördüğüm en nazik adamlardan ikisi Archer ve Gabriel. Soft hikayeler okumak istiyorsanız Her Şeyden Önce Sen ve 
Başka Dilde Aşk tam sizlik.
Şimdi konuya gelelim;
Crystal (Ellie) bir striptizci, Gabriel ise taş madeninde çalışan biri. Gabriel küçüklüğünde yaşadığı bir olay yüzünden kimseyle temas edemiyor bunun sonucunda Crystal'in çalıştığı yere gidiyor ve orada kızımızı görüyor. Ondan yardım istiyor ancak Cry onu reddediyor. Sonrasında paraya ihtiyacı olduğu için Gabriel'a yardım etmeyi kabul ediyor ve aşk böyle başlıyor.
Ben kitaba bayıldımm. Crystal'e sinirlendiğim yerlerde oldu ancak daha çok üzüldüm. Ne onun yaşadıkları ne Gabe'in yaşadıkları kolay şeyler değildi. Ve işte ben buna bayılıyorum. Mia Sheridan'ın yazdığı yaralı ruhlarıyla birbirleriyle iyileştirmesine bayılıyorum. Burada kasıntı ana erkek karakter yooook. Onun aptal saptal hareketleri yüzünden sinir krizi geçirmek yooook. SOFT ASK VAAAR.
Başka Dilde Aşk'ı da bu kitabı okumanızı tavsiye ederim. ️
Şöyle sevilmek...
Ah, sevgili Tanrım. Ellie'nin gülümsemesi. Nefesimin kesileceğini sandım.
Sayfa 138Kitabı okudu
Monica McCartney ~☆~ Tutsak
Syf 447
Kral ve vatan için verilen acımasız savaşın sesleri karşı kıyılarda yankılanırken , büyük taht mücadelesini tehlikeye atabilecek sırları olan Ellie 'nin aşkı, bir efsaneyi dindirmeye yetecek mi?
Merhaba #monicamccartyokuyoruz grubumuzda sevgili @dendeninyorungesi 
Gülcan Balcı ve
Topallayarak duvara doğru gitti, koltuk değneklerini yatağa yasladı ve iki elini birden kullanarak gökkuşaklarından birini avucuyla yakalıyormuş gibi yaptı. Omuzunun üzerinden baktı ve ellerinin arasında tuttuğu gökkuşağından bile daha parlak bir şekilde bana gülümsedi.
Ah, sevgili Tanrım. Ellie'nin gülümsemesi. Nefesimin kesileceğini sandım.
Kimin yok ki sevgili Ellie :)
Bazen sahip olmadığım hayatın yasını tuttuğumu düşünüyorum. Galiba pişmanlıklarım var.
“Carl her gün kravat takardı..
Ama Elllie’nin cenazesinde papyon taktı.
Çünkü kravatını hep Ellie takardi.
Carl kravat bağlamayı bilmiyordu...
..
..
Yol bâzen bir insana çıkacak, bâzen de bir imtihana...
Yeterki doğru yürümesini bil..
.
