Şayet bugün ümmetimizin okyanusun bir ucundan öbür ucuna kadar yayılmış olan büyük gücünü bir araya toplayamıyorsak, en azından İslamî bilince sahip olan, diyaloga girilebilir ve anlaşılabilecek büyük grupları bir araya getirmek için çalışalım. Bu da pürüzleri ortadan kaldırmak, aşırılıkları azaltmak, anlayışları birbirine yaklaştırmak, tavırları ahenkli hale getirmek, devam etmekte olan problemler hususunda tek saf halinde durmakla ve görüş birliği bulunan konularda herkesin birbirine yardım etmesi, ihtilaflı konularda ise herkesin birbirini hoş görmesi ile olur. Böyle bir anlaşma, yardımlaşma ve birlik kurma, dînî bir yükümlülük ve hayatî bir zorunluluktur. Şayet bizi tek fikir birleştirmezse elbette ortak sıkıntı bir araya getirecektir. Nitekim şâir Şevkî şöyle demiştir:
Ey İbnü't-talh her ne kadar soy (milliyet) bizi ayırsa da, belalar aynı derde tutulanları bir araya getirir!