Her gece sonrasında öncekinden de boş oluruz: Kederlerimiz gibi sırlarımız da rüyalarımızda akıp gitmiştir. O halde uykuya verilen emek, yalnızca düşüncem izin değil, sırlarımızın da kuvvetini azaltır...
Metis YayınlarıKitabı okuyor
Hastalıklar aslında ruhumuzun duyulmadığı, anlaşılmadığı yerlerde ortaya çıkar ve hiç biri tesadüfen bizi ziyaret etmez.
Bizler sadece sırlarımız ölçüsünde hastayızdır.Bu sırlar bizim hakiki benliğimiz olmamızı olanaksız kılarlar. Ama, siz kendinizle barıştığınızda, dünya size aynalık yapıp o aynı barış düzeyini geri yansıtacaktır.
Sayfa 84Kitabı okuyor
Her gece sonrasında öncekinden de boş oluruz: Kederlerimiz gibi sırlarımız da rüyalarımızda akıp gitmiştir. O halde uykuya verilen emek, yalnızca düşüncemizin değil, sırlarımızın da kuvvetini azaltır.
Sayfa 64 - Rüyalarla SürmenajKitabı okuyor
İşlediğimiz hiçbir eylem Allah'tan gizli değildir. Arşivimiz, bilgilerimiz ve tüm sırlarımız O'nun elinde... Dilerse bir vesile ile açığa çıkarır. Geçmişinde utandıran anıların varsa tevbe et, Allah o dosyayı kapatsın. Allah'a karşı tedbir alamazsın, O'na dön rahatla.
Sırlarımız unutmak istediğimiz bir dizi hatıradan başka bir şey değildir.
hepimizin içinde var,
bu küçük gizli kitap
nereye kaydediliyor
sessiz arzularımız
utançlarımız, korkularımız
isteklerimiz, öfkemiz,
anlatılamaz sırlarımız
Kimse bize kendimiz gibi olursak, kendimizi seversek, değerimizi fark edersek mutlu olacağımızı söylemedi!
Hep birilerinin bizi sevmesi için kendimizi şekilden şekile sokmamız gerekti .
Sırlar. Evet, sırlarımız vardı. Belki bu adanın sakinlerinin de sırları vardı. Belki de bu ada, büyük, önemli sırları olanlar için bir cennetti. Belki onları bir mıknatıs gibi çekiyordu. Belki de bu yüzden buraya düşmüştük.
Sayfa 151Kitabı okudu
Kamp ateşinin ardından;
"Yıllarca sırtımda taşıdığım olumsuz duyguların omurgamda bıraktığı ruh kalıntılarını, negatif enerjinin kalan kısmını, omzumdan, sırtımdan, belimden, bacaklarımdan, ayaklarımdan toprağa karışıp gitmesi için tamamen serbest bırakıyorum."
Bunu sık sık tekrar ediyoruz, bir süre sonra el ve ayaklarımızda uyuşma, ürperme, üşüme şeklinde değişik bir his oluşacaktır. İşte o an boşaltım başlamıştır, bu negatif enerji toprağa akıyordur.
Sayfa 102
Danışan gözlerini kapatır, kendini bir kamp ateşinin başında hayal eder. Sırtında bir çuval hayal eder ve "Sırtımdaki simsiyah çuvalın içinde anneme ait olan suçlanma, gizlenme, ayrılık içeren negatif duyguları birer birer ateş atıp yok ediyorum." şeklinde konuşma yapar.
Sayfa 100