Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Cem Gariboğlu kız arkadaşı Münevver’i vücudunu parçalamak suretiyle vahşice öldürüp bir çöp konteynerine attı. Nasıl oldu da böyle vahşice bir cinayet işlendi. Babası çocukluktan beri Cem’in süperegosunu bir balon gibi şişirmiş ve bu nedenle idden egoya bilinç dışı duyguların sızmasına neden olmuş olabilir. Kendisini id aynasında bir aslan gibi gören Cem, gerçeklikten kopmuş bir biçimde kendi düş dünyasında yaşamaktadır. Münevver de onun düşüdür ve istediği gibi kullanır onu: İster asar ister keser. Kendini aynada aslan olarak gören Cem’e kedi olduğu hatırlatıldığında kendisinden başkasını tanımayan id devreye girer ve istediği her eylemi yapar. Burada suçlu olan Cem’den çok babası olmalıdır. Çünkü yaşayamadığı gençliğini çocuğunun üzerinde yaşamak isteyen babalar çocuklarını kendi hazları uğruna feda ederler. Ancak yine de bu olay toplumsal işleyişin bir sonucudur. Burada suçlu, kişilerden öte toplumsal işleyişi elinde bulunduran sistemin kendisidir
İslâm Hukukumda ferdin hürriyeti, hem enfüsî (sübjektif), hem de âfâkîdir (objektiftir). Sübjektiftir, çünkü ferdî varlığına âiddir. Objektiftir, çünkü eşyaya ve insanlara karşı masûndur. Hürriyetin hududları, objektîf hukuk kaideleri ile tahdide uğrar. Bu objektif hukuk kaideleri, Cenâb-ı Hakk’ın emirleridir. Beşerî irâde ile objektif bir tahdidi İslâm kabul etmez. Yani, İlâhî irâdeye, kendi sübektif arzu ve ihtiyarı ile teslim olduktan sonra hürriyeti, ancak o küllî irâdenin çizdiği hududlar tarafından sınırlanır. İslâm’da bu İlâhî irâdenin ufuklarını çizdiği Dünya içine girmek hususunda ferde cebir tatbik edilemez. Yani ikrah yoktur. Fakat kendi hür irâdesi ile bu sistemin mantığına teslim olup Müslüman olunca artık hürriyetinin İlâhî emirlerle çizilmiş hududları içinde cereyanını kabul mevkiindedir. Bunun ihlâli, şeriatın “ukûbât”ta (İslâm Cezâ Hukuku’nda) gösterilen tatbikini icâb ettirir. İslâm’ın dogmatik vasfından ileri gelen bu keyfiyet, ferdin ona katılıp katılmamak hususundaki peşin hürriyeti sebebiyle, hürriyet prensibine zıd değildir. Bilâkis hürriyetin tahdidi için hürriyetin kullanılması sonucudur. Hem de, bunlar öyle tahdidlerdir ki, insanın hür ve şerefli varlığının korunmasına matufturlar.
Reklam
STALİN - LENİNİZM'İN İLKELERİ STALİN LENİNİZMİN İLKELERİ İÇİNDEKİLER
ERKEK TİPOLOJİLERİ Kişilik sorunu, otuz yıllık mücadele tarihimizin en temel sorunu olarak süregelmiştir. Kürt toplumsal gerçekliğinin karmaşıklığı, dış güçlerin baskıcı-asimile yöntemleri ile ortaya çıkan kişilik gerçekle- ri, her boyutuyla içinde bulunduğu çıkmazı derinleştirmiştir. Kürtlük bilincinin kişiliklere parçalı yansıması, ağırlıkta da
598 syf.
10/10 puan verdi
Dine ve Dini İlgileyen Konulara Felsefi Bir Bakış
Not: İncelememi 1000Kitap için kısalttım. Uzun hâlini okumak ve bu kitaptan yaptığım alıntılara ulaşmak için aşağıdaki linke tıklayınız: medium.com/@sametonurr/314... Cemil Sena'nın "Hazreti Muhammed'in Felsefesi" kitabı İslam dinini merkeze alarak yazarın hem din ve İslam hakkındaki görüşlerini yansıtması hem
Hazreti Muhammed'in Felsefesi
Hazreti Muhammed'in FelsefesiCemil Sena Ongun · Remzi Kitabevi · 199319 okunma
222 syf.
10/10 puan verdi
Kur'an-ı Kerim'in hangi şartlar dahilinde ortaya çıktığı ve meydana getirdiği pirüpak bir neslin ellerinde bayraklaşarak yaşam sahnesine çıkan, büyüyen ve genişleyip dünya sathını saran bir sistematiğin ana kaynağı olduğunu salihâne şekilde dile getiren bir kitap. Kur'an'ın nazil olduğu dönemde Arap Coğrafyası; Roma, Yunan ve
Yoldaki İşaretler
Yoldaki İşaretlerSeyyid Kutub · Pınar Yayınları · 20194,901 okunma
Reklam
375 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Tarihte, sanki tüm dünyadaki insanların ayaklandınları, bir şeylerin yanlış gittiğini söyledikleri, değişim istedikleri anlar vardır.Eşitsizlik, siyasal sistemin başarısızlığının bir sebebi ve sonucudur; ayrıca, iktisadi sistemimizin istikrarsız olmasına yol açmaktadır. Bu istikrarsızlık da yine eşitsizliği arttırmaktadır.Parayı alt ve orta kesimlerin cebinden en üsttekilere taşımak için fazla mesai yapan bir sistemimiz var.İktisadın en temel kanunu -ekonominin verimliliği için- talebin arza eşit olmasıdır. Ne var ki, çok sayıda ihtiyacın karşılanamadığı bir dünyada yaşıyoruz; yoksulları yoksulluktan kurtaracak, Afrika ve diğer kıtalardaki az gelişmiş ülkelerde kalkınmayı teşvik edecek ve küresel ısınmayla baş edebilmek için küresel ekonomiyi modernize edecek yatırımların yapılmadığı bir dünyada.
Eşitsizliğin Bedeli
Eşitsizliğin BedeliJoseph E. Stiglitz · İletişim Yayınları · 2014147 okunma
Hayvanlar aleminde sempatik sistem uyarımının temelde üç etkisini görebiliriz: Savaşma, kaçma, donma. Savaşma ve kaçma, bedeni o sıkıntılı durumdan kurtarabilmek için bir aksiyon almayı sağlar. Donma tepkisi ise tehlike geçene kadar hareketleri en aza indirip o olumsuz durumun geçmesini bekleme amacı taşır. Birçok hayvanda rastladığımız "ölü taklidi yapma" davranışı da yine bu sistemin faaliyetlerinin bir sonucudur.
Sayfa 161 - Tuti KitapKitabı okudu
257 öğeden 161 ile 170 arasındakiler gösteriliyor.