''İyileşmenin sırrı kaygıda değil, bozukluktadır. Yani kişinin yaşamını bozan şeyde. Bozukluk kişide değil, kişinin çözüm yolu olarak kullandığı yöntemdedir.''
Giderek arkadaşlığın neşe ve hayat veren sıcaklığına inanç kaybolmakta, derinlikli ilişkilerin yerini geçici, yüzeysel, kısa, sanal, niceliğe dayalı, gözden çıkarılabilir/silip üzerine yazılabilir ilişkiler almaktadır. Bugün en değerli an, sahip olma anıdır ve herşey parladığı hızla gözden düşmektedir. Canlı kalması gereken tek şey tarzdır; bu
Sosyal fobi.. Hayatımın en güzel yıllarını benden çalan hastalık. Hastalıktan ziyade bir bozukluk. Kaygı bozukluğu. Öyle bir şey ki çocukluğumdan beri bunu yaşamama rağmen bunun bir bozukluk olduğunu 25 yaşıma geldiğimde anladım. Neyse, kitap diğer bu tür kitaplara göre daha sade ve anlaşılır yazılmış. Farkında olmak için güzel, bu sorun için bir giriş kitabı denilebilir. İçindeki alıştırmalar güzel düşünülmüş ama ben ilaç tedavisine başlamasaydım kesinlikle bu yollarla şimdiki halime kavuşamazdım bunu da söylemek istiyorum. Bu hastalıktan muzdarip olanlara şunu söylemek istiyorum; Kimse sizden değerli değil, insanları çok da kafaya takmayın. Çarpıtılmış düşüncelerinizin farkına varın ve o düşünce yapınızı değiştirin, ama ilaç tedavisiyle ama bu kitapların sağladığı yollarla. Ben büyük ölçüde atlatsam da hala bundan kurtulamadım ama deniyorum. Umarım başarırız. Hepinize sağlık ve mutluluk diliyorum.
Öncelikle sınır kişilik örgütlenmesinin betimleyici, yapısal ve oluşumsal-dinamik analizlerini özetleyelim.
# Sınır kişilik örgütlenmesinin betimleyici analizi;
Semptomlarının hiçbiri patognomonik değildir, yalnızca bu kişilik örgütlenmesine özgülenmiş bir semptom yoktur, ve betimleyici öğeler ancak muhtemel tanısal işaretlerdir;
1. Kaygı. bu
Kitap bana göre, yeraltı edebiyatının en seçkin örneklerinden birisidir.
Hikayemizin kahramanları; Kinyas ve Kayra, boşluğa düşmüş iki arkadaş. Afrika kıtasında yasaların oldukça uzağında ve dolaylı olarak da suçun tamamen dibine inmiş iki Türk genci. Hard rock bir hayata tutunarak acılarını unutmaya çalışan, tutundukça da gerçek hayattan gittikçe
Sosyal fobiler, fobilerin çok sayıdaki sergilenişinin en yaygın olanıdır, altlarında yatan sinirbilimi anlayabilmek için biraz geriye çekilelim ve fobilere genel olarak bakalım.
Fobi herhangi bir şeyden duyulan akıldışı korkudur. Beklemediğiniz anda bir örümcek elinize konar ve ufak bir çığılıkla üzerinizden atmak için biraz çırpınırsanız insanlar bunu anlar; ürpertici bir sürüngen sizi şaşırttı, insanlar böceklere dokunmaktan hoşlanmaz, bu yüzden tepkiniz haklı görülebilir.
Bir örümcek elinize konarsa ve kontrol edilemez şekilde çığlık atarken masaları devirir, sonra da elinizi çamaşır suyuyla ovmaya başlar, tüm giysilerinizi yakarak eve dönmeyi bir ay boyunca reddederseniz, bu “akıldışı” olarak değerlendirilebilir.