Eşi ile uyku hapı içip intihar eden stefan Zweig’ın intihar mektubu; “Artık güneşin doğmasını bekleyecek gücüm kalmadı ama siz yeni doğacak güneşi mutlaka bekleyiniz.”
Stefan Zweig'ın "Satranç" kitabı, sadece satranç oyununun stratejik derinliğini değil, aynı zamanda insan doğasının karanlık yönlerini ve totaliter rejimlerin insan hayatı üzerindeki hem psikolojik hem de fiziksel etkilerini aktarmaktadır. Yazar bu eserini 1938-1942 yıllarında Brezilya’da sürgündeyken yazmıştır. Eserinde Nazi
Zweig’ın 1920’li yıllarda yazdığı tahmin edilen bu novellanın el yazması ölümünden sonra oldukça geç bir tarihte, 1970’lerde gün ışığına çıkarıldı. Ve aşkın sınır tanımazlığı üzerine yazılmış en yoğun, en etkileyici metinler arasında yerini aldı. Geçmişe Yolculuk, zamana, mekâna ve değişen koşullara direnen yasak ve tutkulu bir aşkın hikâyesidir.
Eşiyle uyku hapı içip intihar eden Stefan Zweig’ın intihar mektubu;
"Artık güneşin doğmasını bekleyecek gücüm kalmadı ama siz yeni doğacak güneşi mutlaka bekleyiniz."
Kitapla ilgili beni en çok etkileyen şey stefan Zweig satranç kitabı yazdıktan kısa bir süre sonra intihar etmesi oldu. Bu yüzden son kitabının bir veda mektubu olduğunu düşünülür.
Kitap, savaş döneminde Naziler tarafından tutuklandıktan sonra ruhsal bunalım yaşayan Dr. B ile dünya satranç şampiyonu olan Mirko’un(çokta zeki olmayan) satranç mücadelesini ele alınır.
Özellikle, Dr. B’in yaşadığı tutsaklıktan kurtulmak için satranca sığınması ve bu oyunun onda yarattığı bunalımını okurken Stefan Zweig’ın tutsaklığındaki bunalımı da okumuş olacaksınız.
Her dönem okunabilecek ve her okunduğunda farklı yorumlar çıkarılacak bir eser.
SatrançStefan Zweig · Can Yayınları · 2019237,5bin okunma
Eşi ile uyku hapı içip intihar eden Stefan Zweig’ın intihar mektubu;
"Artık güneşin doğmasını bekleyecek gücüm kalmadı ama siz yeni doğacak güneşi mutlaka bekleyiniz."
Eşi ile uyku hapı içip intihar eden Stefan Zweig’ın intihar mektubu:
“Artık güneşin doğmasını bekleyecek gücüm kalmadı ama siz yeni doğacak güneşi mutlaka bekleyiniz.”