Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Şu insanoğlu ne garip! Sevinir ağlar, üzülür ağlar, hasret çeker ağlar, kavuşur yine ağlar. Yüreğimizin sessiz çığlıklarıdır gözyaşlarımız. Kimi zaman kaçıp sığındığımız limanımız, kimi zaman yüreğimizi alabildiğince coşturduğumuz rahmet deryamızdır. Onlar, kelimeler duygularımızı anlatmakta kifayetsiz kaldığında çıkarlar ortaya..."
Sayfa 76 - KitapKitabı okudu
"... bir zamanlar denizdeki bir kayaya aşık bir dalga vardı, mesela Capri Koyunda. Kayanın etrafında köpükler saçarak dans ederdi bu dalga, gece gündüz bu kayayla öpüşürdü, onu beyaz kollarıyla sarar, durmadan iç çeker, kayanın da kendisine gelmesini beklerdi. Onu çok ama çok sevmişti, O'nun için fırtınaları aşardı. Ama bir gün kükredi, tamamen içine aldı onu, ve azar azar batışını izledi. Aniden kaybolmuştu kaya. Dalganın oynamak isteyeceği, seveceği, durmadan hayalini kuracağı, su üstünde dimdik duran bir kaya değildi artık. Denizin dibinde bir taş parçasıydı, dalganın altında boğulmuştu. Dalga mı? Hayal kırıklığına uğradı, aldatıldığını düşündü, ve başka bir kaya aramaya başladı..."
Reklam
İnsanlar görüp duyduklariyla bir insana önyargılı yaklasmak yerine o kişiyi yakından tanımaya çalışsalar keşke. HAYAL GÜNLÜĞÜ III. Murat Han bir gün telaşlı bir şekilde uyanır. Yüzünde düşünceli bir hava vardır. Vezîr-i Âzam Siyavuş Paşa, padişahın bu halini görünce dayanamayıp sorar: - Hayırdır
247 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ahmet Haşim 1921'de bir şiirinde "Göllerde bu dem bir kamış olsam," dedi diye "Şiirde nasıl 'kamış' lafını kullanırsın be adam?" denerek arkasından edilmeyen laf, hakaret, eleştiri kalmamıştır. Yıllar sonra Orhan Veli şiiri öyle bir yere getirir ki bir şiirinin sonunu Ahmet Haşim'in bu dizesine gönderme yaparak "Bir de
Bütün Şiirleri
Bütün ŞiirleriOrhan Veli Kanık · Yapı Kredi Yayınları · 202424,2bin okunma
Sağımızda bir aile otururdu. İfakat'tı kadının adı. Kocası gezgin satıcıydı. Adam akşamları eve gelince, arabayı bir köşeye çeker, ondan sonra da başlardı günlük görevine. Bu görev, karısına dayak atmaktı. Öyle, odanın içinde dövmezdi karısını, sokakta, avluda, nerde yakalarsa orda. Çocuklar için bir eğlenceydi bu. Daha adam karşıdan gözükür gözükmez, çocuklar kapının önüne birikirlerdi. Adam arabayı duvarın dibine koyar, ondan sonra girişirdi karısına, Zavallı İfakat Abla da, iyiden iyiye akortlanmıştı, sessiz sessiz dayağını yer, kocasının arzusunu yerine getirdikten sonra, arabanın üzerindeki meyveleri içeriye taşımaya başlardı. Anam, - Avradın çocuğu olmuyor da, herif ondan dövüyor, derdi. Eh işte, çocukları olanlar bir başka türlü, olmayanlar bir başka türlü. Yine anam, - Bu avrada da dayak amma yarıyor ha, derdi. Gerçekten de öyleydi. Bol şalvarının altında bile diri kalçaları, yürürken tir tir titrerdi. Belki de istese şöyle bir el itişiyle yere devirebilirdi kocasını, ama ah şu saygı denen şey... Kocaya saygı, hiçbir zaman bu kadının elini kullanmasına izin vermezdi, O el ki, kocaya kalkan el, öteki dünyada firil firil yanan bir odun olacaktı. Sert odundan yapılmış adamlara, öteki dünyada bir şey yok muydu acaba?
Mazi bir girdaptır. Fark ettirmeden içine çeker. Halbuki sana lazım olan bir tek şu andır. Şu anın hakikatini yaşamaktır aslolan.
Sayfa 177Kitabı okudu
Reklam
Eğer ben her şeye karşın hayatta kaldıysam, bunu Goethe'ye borçluyum, insanın bir Tanrıya borçlu olması gibi. Beni birden bire saran, başarılı bir varlığın bir eseri değildir, onun o ruh hali ve özelidir. Onun hangi eserinin neresini açarsam açayım, ister şu şiirleri isterse bu mektupları ya da birkaç sayfa yazısını okuyayım. Birkaç cümle sonra beni çeker ve içim öylesine umutla dolar ki bunu bana hiçbir din veremezdi.
SÜRVEYAN HEKİM “Doktordan satılık araba” diye ilan verirler, çok doğru aslında. Ne o arabayı kullanacak vakit bulursunuz, ne de düzenli bir hayatınız olur. Hele bir de cerrahsanız, o uyku denen tatlı şeyle bir türlü buluşamazsınız. Ben de Güneydoğu’da görev yaparken hem uykudan, hem de arabamdan mahrum kaldım. Zaten kullanmaya vakit
http://www.hakanevrensel.com/guneydogudan-oykuler-3/Kitabı okudu
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.