Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

cans

cans
@supernova
Evcilleşmemiş bir tayla bir koşum atı arasındaki tek fark tümüyle bir eğitim farkıdır. Eğitim, günümüzün insanıyla on bin yıl önceki insan arasındaki tek farktır. Üstüne cila niyetine kapladığı ince ahlaki derisinin altında, on bin yıl önceki aynı yabanıldır. Ahlakilik bir sosyal fon, zahmetli çağların birikimidir. Yeni doğmuş bir çocuk, uzun zamandır biriken soyut ahlak tarafından eğitilip cilalanmazsa tam bir yabanıl olup çıkar.
Sayfa 335Kitabı okudu
Reklam
344 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yıldız Gezgini
Yıldız GezginiJack London
8/10 · 6,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Beden parçalanır. Ben parçalanmam. Beni oluşturan ruh bütün kalır.
Sayfa 130Kitabı okudu
Asıl gerçeklik gizem ve yaşamdır. Yaşam, yüksek hızla akan kimyasal maddeden büyük ölçüde farklıdır. Yaşam süregider. Yaşam maddenin bütün biçimlerinde sebat eden ateş parçacığıdır. Biliyorum. Ben yaşamın ta kendisiyim. On bin kuşakta yaşadım. Milyonlarca yıl yaşadım. Pek çok bedenim oldu. Ben, pek çok bedenin sahibi, süregidiyorum. Ben yaşamın ta kendisiyim. Ben hep parlayan ve zamana parmak ısırtan ve beden denilen, hep benim irademle işleyen ve geçici olarak işgal ettiğim madde bileşimlerinde, tutkumu gerçekleştiren sönmez kıvılcımım.
Sayfa 130Kitabı okudu
Reklam
Böceğin bir kavuğu, bir deliği veya bir yuvayı hazırlarken, baharda çıkacak larvalar için yiyecekle birlikte buraya yumurtalarını bırakırken gösterdiği dikkat ve ihtimam ve ardından sükunet içinde ölüşü insanın ertesi sabah için giyeceklerini ve kahvaltısını hazır hale getirirken gösterdiği özene ve ardından sükunet içinde yatağına gitmesine benzer.
Bir insan daha doğduğunda ölmek için yeterince yaşlıdır.
48 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Meğer ölmenin felsefesi ölümün normalliğinden ibaretmiş… Süslü cümlelerle okumayı beklediğim ölüm fikrinin felsefesi bariz basit gerçekliğinde yatıyormuş.
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202215,3bin okunma
316 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Tanrı fikri nereden geldi?
Tanrı fikri insanı her zaman cezbetmiştir. Tanrıların oluşturduğu inanç sistemleri, dinler, teolojik ürünlerin insan icadı olduğu düşüncesini tartışırız hep. Yapılan arkeolojik kazılar sonucunda ortaya çıkan binlerce yıllık antik metinlerden okuduğumuz tanrılar, neredeyse bütün dünya tarafından inanılan dinlerle oldukça benzerlik gösteriyor. Tek tanrılı inançların reddettiği antik tanrıların özellikleri, kıssalar, hikayeler neredeyse birbirinin aynısı. Din de kendi içinde evrim geçiriyor olabilir fikrini bizler daha yeni yeni benimsiyorken bu kitabın yazarı, dinlerin kökeninin insan beyninin evriminin bir ürünü olabileceğini çok net olarak açıklıyor. İlk homininlerin beyinleri gitgide büyüyüp daha soyut düşünebilme becerisine erişirken karmaşıklaşan hayatı anlamlandırabilmek için tanrıları yaratma ihtiyacı duydular. Zihin kuramı geliştikçe daha karmaşık inanç sistemleri yarattık. Tanrılar, gitgide karmaşıklaşan toplumsal düzeni etkileyebilmenin tek yolu olmasa da çok hızlı ve net sonuç veren bir yoluydu. Kitapta din eleştirisi yapılmıyor, tanrı reddedilmiyor, herhangi bir inancın ya da inançsızlığın propagandası yapılmıyor. Sadece beynin evriminin tanrı inancındaki etkisini nörobilimsel olarak ortaya konuyor. Bu bakımdan inançlı inançsız herkesin tereddütsüz okuması gerektiğini düşündüğüm bir kitaptı. Okuması anlaması kolay, düşündürücü, akıcı bir kurgu-olmayan bir kitap…
Beynin Evrimi ve Tanrıların Ortaya Çıkışı
Beynin Evrimi ve Tanrıların Ortaya ÇıkışıEdwin Fuller Torrey · Paloma Yayınevi · 2018285 okunma
İnsan eskiden beri metafizik bir kavram olarak mutlak adalete inanır ama anlaşılan o ki evrende adalet diye bir şey yoktur.
Reklam
Hayat yolculuğunda tanrıların sembolik ve anıtsal desteğini yanına almak yapayalnız insan için huzur ve güven verici olmuştur.
Sayfa 225Kitabı okudu
154 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.