Hatırlamak için unutmak gerekmez mi?
TAHATTUR
Alnımdaki bıçak yarası
Senin yüzünden,
Tabakam senin yadigârın
"iki elin kanda olsa gel" diyor
Telgrafin.
Nasıl unuturum seni ben,
Vesikalı yârim!
YKY
Bize bir zevk-i tahattur kaldı
Bu sönen, gölgelenen dünyada
Bir Acem bahçesi, bir seccade,
Dolduran havzı ateşten bâde...
Ne kadar gamlı bu akşam vakti...
Bakışın benzemiyor mu'tāde.
Gök yeşil, yer sarı, mercân dallar,
Dalmış üstündeki kuşlar yâda;
Bize bir zevk-i tahattur kaldı
Bu sönen, gölgelenen dünyada
********
Sayfa 250 - CANKitabı okudu
İstanbul
"Usandım. Sen zehirli bala benzersin. Belki, medeniyet libası giymiş vahşî adama benzersin. Sureten ne kadar medenîliğin var; sîreten dahi nifak, sefahat, ağraz içinde o kadar, o derece vahşîsin, tam dünyaya benzersin. Dünyaya geldiğime ben de pişman oldum. Riyanın sözünü, seni tasavvur ettikçe tahattur ediyorum."
Divan-ı Harbi Örfi
"Bir Acem bahçesi, bir seccâde
Dolduran havzı ateşten bâde
Ne kadar gamlı bu akşam vakti
Bakışın benzemiyor mutâde
Gök yeşil, yer sarı, mercan dallar
Dalmış üstündeki kuşlar yâda
Bize bir zevk-i tahattur kaldı
Bu sönen, gölgelenen dünyâda"
Dergah YayınlarıKitabı okudu
Sıcak hatıraları olmayanlar İçin kış soğuk geçer.
Bize bir zevk-i tahattur kaldı,
Bu sönen, gölgelenen dünyadan…
(Ahmet Haşim)
Tahattur: Hatırlamak, hatıra.
Sayfa 52 - Söz: Ernest RenanKitabı okuyor
