Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
115 syf.
10/10 puan verdi
Uzun Hikaye çok özel bir eser bence... Hani,bitmemesi için dua ettiğiniz,kitapçı raflarında gördüğünüzde "keşke daha evvel okumasaydım;şimdi ne de keyifli okunurdu!" diyeceğiniz cinsten yani. kitap bittikten sonra sanki sizi ziyarete gelen bir dostunuz "elveda" demiş ve gitmiş gibi hissediyorsunuz. kendinizi hikayeye o kadar kaptırıyorsunuz ki, gitme demeyi çok sonra tahattur edebiliyorsunuz. evet,kitaptan geriye çok bir şey kalmıyormuş gibi düşünebilirsiniz ama ismiyle müsemma zaten; uzun hikaye! Nitekim filmi de çekildi.
Uzun Hikâye
Uzun HikâyeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202336,3bin okunma
ALİ ÇOLAK’IN GÜNLÜK GÜNEŞLİK ŞARKILAR’I M. NİHAT MALKOÇ Nurullah Ataç’ın “ben’in ülkesi” olarak tanımladığı ‘deneme’ benim favori türlerimin başında yer alır. Onda bambaşka bir içtenlik bulurum. Bu tür bana alabildiğine samimi ve sıcak gelir. Denemenin meyvelerinin her biri bir kalem tecrübesinin kâğıda yansıyan hâlidir. Deneme türünün
Reklam
Said Nursi
Hastalık gafleti dağıtır, ahireti düşündürür, ölümü tahattur ettirir, öylece hazırlanır.
Tahattur
"Kendi kanınızın tecrübeleriyle ne kadar inebiliriz çocukluğun idrak kabiliyeti olmayan ilk senelerine nabzımızda atarken dilsiz şiddeti bir tek hatıra bile belirmez zihnimizde kilidinde kırılır anahtar dönüşürüz dünyanın harflerini söktükçe kendimiz sandığımız birine
Sayfa 130Kitabı okudu
Bence o solistlerin* haletiruhiyelerini bir lâhza tahattur, kalplerimizin katılık derecelerini ölçmeye kâfidir.
Sayfa 92 - * Bir grup görme engelli vatandaşın oluşturduğu derme çatma orkestranın her bir üyesi.Kitabı okudu
Edip Akbayram - Vesikalı Yarim
Orhan Veli'nin Tahattur şiirine Edip Akbayram yorumu Alnımdaki bıçak yarası Senin yüzünden; Tabakam senin yadigarın; "İki elin kanda olsa gel" diyor Telgrafın; Nasıl unuturum seni ben, Vesikalı yarim? youtube.com/watch?v=hJbSPyY...
Reklam
Bugün bu garip neşideden duyduğu şey hiçbir tesirle mukayese edilemezdi. Şu anlaşılamayan, zapt edilemeyen lisanla o ses güya Ahmet Cemil’in babasının matemine, İkbal’in mezarına, Lamia’nın uçmuş hülyasına, şu sobanın içinde hâlâ bir hayat bakiyesiyle çıtırdayan eserinin küllerine ayrı ayrı ağladıktan sonra bu hasta kalbin bütün elemleri, acıları,
972 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.