İki Dirhem Bir Çekirdek

İskender Pala
Anlatımı güzelleştirmek, savunulan fikir ve düşünceyi daha etkili kalmak daha etkili kalmak üzere her dilde kalıplaşmış bazı sözler bulunur. Atasözleri, dua ve temenni cümlecikleri, sövgü ve ilençler, bilmece ve tekerlemeler… Bu tür kalıplaşmış sözler arasında, dilin bünyesinde en sık rastlanılanlar ise deyimdir. Dilin bünyesinde kalıplaşmış ve kökleşmiş olarak değişmeden kullanılan deyimler, hiç şüphe yok ki anlatıma canlılık ve güç katarlar. Bu sayede düşüncelerin ve olayların muhataba daha etkili biçimde yansıtıldığı bir gerçektir. Bazı kişilerle ilgili anılar ve hikâyeler, tarihten alınmış olaylar, ve. Deyimlerin ortaya çıkış nedenleri arasında ön sıraları paylaşırlar. Bu bakımdan deyimlerin kaynaklarını arayıp bulmak, oldukça meşakkatli bir iştir. Bazen rastgele bir sayfada, bazen bir dipnotta, bazen de hiç ummadığınız bir el yazması sayfasında bir deyimin ortaya çıkış hikâyesiyle karşılaşmak mümkündür.  Deyimlerimizin ortaya çıkış hikâyelerini bilmenin, dilimizin kültüre yansıyan yüzüne bir renk katacağı kesindir. Umarız, bu konuda daha geniş araştırma yapacaklar için bu küçük kitap bir başlangıç olur. (Tanıtım Bülteninden)
212 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 3 Ekim 2002
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

212 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
İskender Pala'nın 2011 yılında yayımlanan İki dirhem bir çekirdek adlı eseri; 98 deyimin ortaya çıkış hikayelerinden, dilimize nereden geldiklerinden bahsediyor. Yıllardır merak ettiğim kalıplaşmış sözcüklerin nasıl oluştuklarını öğrendikçe şaşkınlığımı gizleyemedim. Bir yandan yeni deyimler hakkında bilgiler okurken, diğer yandan bildiğimizi sandığımız çoğu deyimin yanlış kullanıldığını ve yanlış telaffuz edildiğini bu eser sayesinde fark etmiş oldum. Kalemi her ne kadar ağdalı bilinse de -ki Divan Edebiyatı üzerine çalışmalar yapan bir yazar için normal olduğunu düşünüyorum- bu eseri için aynı şeyi pek söyleyemeyeceğim. Gayet akıcı, yalın ve kendine has içten bir anlatımı vardı. Bu kadar detaylı ve güzel bilgiyi tek tek araştırmak, bulmak zor olacağından kitaplığınızda böyle bir eserin olmasına izin vermelisiniz. *Yalnız, roman türü olmadığı için bir seferde okumak yerine sindirerek okumanızı ve not almanızı tavsiye ederim.
İskender Pala
İskender Pala
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma
212 syf.
·
Puan vermedi
·
20 günde okudu
Evet arkadaşlar, eğer ‘’afyonunuz patladıysa’’ ‘’Çıkarıyorum ağızımdaki baklayı’’. ‘’Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derlermiş’’ bendeniz keçi. Amma ve lakin sizler ‘’Ahfeş’in
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma
Aman hocam, hiç ipe un serilir  mi ?
212 syf.
·
Puan vermedi
- Vallahi komşu, vermeye gönlüm olmayınca ipe un serilsede yeridir. Bir Nasrettin Hoca klasiği... Acaba Nasrettin Hoca bunu söylediğinde  nesilden nesile aktarılacağını biliyormuydu.? Tabikide hayır... Ama nesiller boyunca aktarılan kültürel bir hizmete öncülük yapmıştı... * Deyimler ve atasözleri bir toplumun silüetidir. Dilimizin zenginliğinin ölçüsüdür. Kültürel aktarımın unsurlarıdır. * Okuduğumuz kitap, unutulmaya yüz tutmuş, günlük hayatta anlamını bilerek veya bilmeyerek kullandığımız, kültürel mirasımız olan deyimlerden bir kısmının, akıcı bir şekilde ele alındığı ve okuyucuyla buluşturulduğu güzel bir eser. * Sizde kültürümüzü canlı tutmak istiyorsanız, işte bu eser tam size göre.... Keyifli okumalar dilerim.
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma
Atasözleri ve Deyimlerin asıl hikâyelerini hiç merak ettiniz mi?
212 syf.
8/10 puan verdi
·
19 saatte okudu
İskender Pala yine yapmış yapacağını, Muhteşem bir kitap... Diğer kitaplarına istisnaden bu kitap başka bir tarzda ve konuda.. Atasözleri ve Deyimlerin hikâyesini okuyoruz; o kadar farklı yerden geliyorlar ki bazılarında şaşırmadan edemedim ve gülmeden.. Unutulmaya yüz tutmuş, hatta unutulan bir çok deyimleri de görüyoruz. Çok şey öğretiyor kitap, fazlası var eksiği yok. Kendi değerlerimizi daha yakından daha ayrıntılı öğreniyoruz. Güzel bir şey bu. Sizi sıkmadan bir gün de bitireceğiniz hikâyeler.. Sizi en beğendiğim Deyimin hikâyesini yazmak istiyorum; ELİ KULAĞINDA. İslâmiyet yayılmaya başlayıp da Müslümanların sayısı artınca, namaz için onları bir araya toplamak üzere ezan okunması kararlaştırılmış ve sesi güzel olduğu için de Habeşistanlı eski köle Hz. Bilal, bu vazifeye seçilmişti. Ne var ki Medine'deki müşrikler ve diğer dinlere mensup olanlardan bazı tahammülsüz insanlar, ezan okunurken sesi duyulmasın diye gürültü yapmaya, çocukları toplayıp Bilal-i Habeşî ile alay ettirmeye başlamışlardı. Bunun üzerine Hz. Bilal, ellerini kulaklarını tıkayarak ezan okumaya başladı. Bilâhare müezzinler, ellerini kulaklarını tıkamayı bir tür Bilal-i Habeşî sünneti gibi gördüler ve ezanı öyle okudular. Eskiden birisi yanındakine, - Ezan okudu mu, dediğinde, eğer vakit çok yakın ise, - Okunmadı ama (müezzinin) eli kulağında; dermiş. ✿ ✿ ✿
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma
Güzel ve zengin Türkçemiz
212 syf.
7/10 puan verdi
Herkese Merhaba, Çok sevdiğim yazarlardan biri olan İskender Pala'nın bir kitabını daha bitirmiş oluyorum :) Ne zamandır okumak istediğim ve okumaya ancak fırsat bulabildiğim "İki Dirhem Bir Çekirdek" Kitabı dilimizde kalıplaşmış ve bazısını günlük yaşamımızda sıkça kullandığımız bazısını da hiç kullanmadığımız ya da unutulmaya yüz tutmuş deyimlerin nerden geldiği konusundaki hikâyeleri anlatıyor. Bazı deyimlerin nasıl ortaya çıktıkları gerçekten ilginç ve şaşırtıcı idi. Ama keşke bu kitapta günlük yaşantımızda çok daha sık kullandığımız deyimlere yer verilse daha iyi olurdu. Özellikle "Eli Kulağında" deyiminin hikayesi ( #44140915) beni çok etkiledi. Herkese keyifli okumalar.
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma
212 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Söz, nötr bir varlıktır. Onun üst derecesine kelâm, alt derecesine lâf denir, siz siz olun, söz ile lâfın o ince çizgisini asla çiğnemeyin. Hele konuştuklarınıza "Canım işte, laf ü güzaf!.." dedirtmeyin...iki Dirhem Bir Çekirdek. Günlük hayatta çok fazla kullandığımız deyimleri aslında anlamını, nereden geldiğini bilmeden kullanmaktayız. Bu deyimlerin hikayesini merak edenlerin okumasını tavsiye ederim. Fıkra tadında... sade ve yalın. Bir solukta okunulacak eğlenceli eserlerden. Gecelerin kaç saat olduğunu, var git gam tutkunu olanlardan sor !
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma
Şuraya ‘İki Dirhem Bir Çekirdek’ tadında bir kitap bırakayım...
212 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdek
; Öncelikle ‘deyim’ kelimesinin sözlükteki açıklamasını paylaşmak isterim: ‘Deyim’; anlatıma akıcılık ve çekicilik katan, çoğunun gerçek anlamından ayrı bir anlamı bulunan, genellikle iki ya da daha fazla kelimelerden oluşan söz gruplarına denir. Eskiler buna ‘tabir’ de derlerdi.. Bu kitapta
İskender Pala
İskender Pala
Türkçemizde yer alan deyimlerden 99 tanesini, nerden geldiğini, neden öyle dendiğini, ortaya çıkış hikayelerini kaleme almış. Kitapta Osmanlı harfli kaynaklarda rastlayıp derlenilen deyimlere de yer verilmiş. (İçlerinde ‘Cemazi yülevvelini bilmek’ deyiminin hikayesi benim favorim). Deyimler çoğu zaman yaşanmışlıklardan doğmuştur aslında.. Roman türü olmadığı için, bir anda kitabı bitirmenize gerek yok. Başucu kitabı yapıp ara ara da okuyabilirsiniz. Kitaptaki deyimler kısa kısa anlatıldığı için sıkmıyor. Hepsi kültür ve bilgi olarak hafızanızda yer edecek. Türkçemizin ne zengin bir dil olduğunu da anlayacaksınız. Çok emeklerle hazırlanmış güzel bir eser, okuyun derim...
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma
Deyimler Kitabı
212 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Deyimlerin nereden nasıl geldiğini ve nasıl değiştiğini anlatıyor. Okudukça iyi bildiğimiz deyimleri bile yanlış kullandığımı anladım. Dildeki bu deyimleri unutarak değiştirerek dili yozlaştırdığımızı bir kere daha anladım. Kesinlikle yatırım tavsiyesidir.
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma
Türkçemizi Zenginleştiren Deyimler
212 syf.
9/10 puan verdi
Güzel Türkçemizin olmazsa olmazı deyimleri anlatan bu kitap gerçekten ilk okul ,ortaokul ve lisede okutulsa ne güzel olurdu. Günümüzde kullandığımız bir çok deyimin nereden ve nasıl çıktığını kısa kısa hikayelerle anlatıyor. Gerçekten ilginç ve şaşırtıcı kısa öyküler var. Tabi bazı deyimler de unutulmuş neredeyse hiç kullanılmıyor. Akıcı ve anlaşılır bir dille yazmış yazarımız kitabı herkesin okumasını tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma
212 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
~ Siz siz olun, söz ile lafın o ince çizgisini asla çiğnemeyin. Hele konuştuklarınıza ”canım işte, laf ü güzaf !..” dedirtmeyin.. “İki dirhem bir Çekirdek” günlük hayatta çok fazla kullandığımız deyimlerin aslında dilimize nerden ve nasıl geldiğini kısaca anlatan güzel bir kitap. Yıllardır kullandığımız kelimelerin ve deyimlerin dilimize nerden ve nasıl geldiğini daha önce hiç düşünmemiştim kitabı okuyunca şaşkınlığımı gizleyemedim :) Deyimlerin hikayesini merak edenlerin okumasını tavsiye ederim..
İki Dirhem Bir Çekirdek
İki Dirhem Bir Çekirdekİskender Pala · Kapı Yayınları · 202016,5bin okunma

Yazar Hakkında

İskender Pala
İskender PalaYazar · 103 kitap
İskender Pala, 8 Haziran 1958 tarihinde Uşak‘ta Kayaağılı köyünde doğmuştur. Uşak Cumhuriyet ilkokulunda okudu. Kütahya Lisesi’nden mezun oldu. 1979 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Lisans tez çalışması Câmiu’n-Nezâir’dir. Yine İstanbul Üniversitesi’nde “Aşkî, Hayatı, Edebî Şahsiyeti ve Divânı” konusunda Doktora çalışması yaptı. 1983 yılında Doktorasını tamamladı. 1983 yılında Divan edebiyatı dalında doktor, 1993 yılında İstanbul Üniversitesi‘nde doçent ve 1998 yılında Kültür Üniversitesi‘nde profesör oldu. Ortaokul ve liseler için Türkçe ve Edebiyat ders kitapları yazdı. Denemeler, hikayeler, fıkralar ve edebiyat araştırmacısı olarak çeşitli ansiklopedi ve dergilerde bilimsel ve edebi makaleler yayımladı. Düzenlediği Divan Edebiyatı seminerleri ve konferansları geniş kitleler tarafından takip edildi. 1979-1982 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türkoloji seminer kütüphane memurluğu yaptı. Hayatının ilerleyen dönemlerinde çeşitli sebeplerden dolayı askerlik mesleğini tercih eden İskender Pala, öğretmen subay olarak 1982 yılında Deniz Kuvvetleri Komutanlığına girdi. 14 yıl 7 ay görev yaptıktan sonra 1996 yılında TSK‘dan ihraç edildi. 1982-1984 yılları arasında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Deniz Lisesi Komutanlığı’nda teğmen, 1984-1986 yılları arasında Üsteğmen olarak görev yaptı. 1986-1987 yılları arasında Boğaziçi Üniversitesi’nde part-time Türk Dili ve Edebiyatı öğretim üyesi olarak çalıştı. 1987-1994 yılları arasında Yüzbaşı olarak, Dz.K.K.lığı Tarihi Deniz Arşivi kuruluş ve faaliyetleri görevinde çalıştı. 1994-1996 yılları arasında Tarihi Deniz Arşiv Araştırmaları ve Dz.K.K.lığı yayın faaliyetlerinin yürütülmesi görevinde çalıştı. 1996-1997 yılları arasında Öğretim yılı, MSÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Eski Türk Edebiyatı öğretim üyesi ve İSAM redakte kurulu üyeliği yaptı. 1997 yılında Öğretim yılında İstanbul Kültür Üniversitesinde öğretim üyesi olarak çalışmaya başladı. Aynı zamanda Uşak Üniversitesi öğretim üyesidir. İskender Pala, 1980 yılında F. Hülya Avcı ile evlendi. Hilye Banu, Elif Dilasa adında iki kızı, Alperen Ahmet adında bir oğlu vardır. Ödülleri : 1989 – Türkiye Yazarlar Birliği dil ödülü, (Ansiklopedik Divân Şiiri Sözlüğü) 1990 – AKDTYK Türk Dil Kurumu ödülü, (Ansiklopedik Divân Şiiri Sözlüğü) 1996 – Türkiye Yazarlar Birliği inceleme ödülü, (Şairlerin Dilinden) 2001 – Aydınlar Ocağı Kayseri Şb. Yılın Edebiyat Adamı ödülü, 2001 – YTB Uşak Halk Kahramanı ödülü, 2003 – “Babil’de Ölüm İstanbul’da Aşk” Yılın Romanı Ödülü 2013 – Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü, Türk Patent Enstitüsü Marka Ödülü
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.