Harika bir kitabın incelemesi ile karşınızdayım. Kitap, benim için belki de bu senenin en iyi kitabı olacak, çünkü okumadıklarımın önüne geçecek kadar iyi bir kitap okuduğumu düşünüyorum (üşenmemişim 172 alıntı paylaşmışım :D). Öncelikle biraz yazardan bahsedeyim. Yazarımız bir hukukçu ve araştırmacı-gazeteci. Bu kitabında Antik Uygarlıklardan
"Sen olmazdın Tanrı\'nın adaleti şaşmasa
Seni tarif mümkündü lisanları aşmasa
Daha binlerce güzel yaratırdı sıradan
Seni yaratıyorken bu kadar uğraşmasa"
Cemal Safi
Yakasından tutup "bu nasıl sevmektir, bu ne cüret, kimdi o" diye sorasım geliyor. Hâşâ bu sevmekse benim ayçiçeklerine bakınca hissettiğim ne?
Baruch Spinoza, 17. yüzyılda yaşamış ünlü Yahudi filozoftur. Yaşadığı dönem, batıl inançların hüküm sürdüğü ve ırkçılığın yaygın olduğu bir dönemdir. Fikirleri yüzünden önce 23 yaşındayken Yahudiler tarafından afaroz edilmiş, daha sonra ise Hıristiyanlar tarafından kitapları yasaklanmıştır. Her iki dinin mensupları tarafından afaroz edilmesi ve
Euripides
1. Giriş:
Bu yazı yalnızca esere dair değildir. Yazarın hayatı, eserleri, yaşadığı çağ, tiyatro anlayışı, mitoloji ile olan bağları ve eleştirel yönünü ayrı ayrı başlıklarda ele almaya çalıştım. Ayrıca modern yazarların Andromakhe mitine getirdikleri yenilikler ve oyunun karakterleri
Canınız öykü çektiyse...
Nitelikli öykülerin, hele hele de nitelikli postmodern öykülerin nasıl icra edileceğini, okura göstermek anlamında, önemi yadsınamayacak bir eser olarak edebiyat dünyamızda arzı endam eden '' Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı' adlı bu nefis öykü kitabına göz gezdirmeniz yeterli olacaktır...
1971 yılı Sait Faik
Sayın Başrahip, bana Tanrı'nın adaletinden söz etmeyin! Tanrı'nın adaleti olsa, gereken kişilerin cezalandırılıp gerekmeyen kişilerin cezalandırılmayacağını herkesten iyi biliyorsunuz.
Derken buldum Cennet'te çok öncelerden haber verilen yeni yaratılmış âlemi:
Tam anlamıyla mükemmel, harika bir yapıydı.
Ve insan...
Oradaki Firdevs'e konmuştu mutlu halde.
Hileyle baştan çıkarıp ayırdım
Yaratıcısından onu, şaşacaksınız ki
Bir elmayla hem de..
Orjinal adıyla 'Paradise Lost'; İngiliz yazar-şair John Milton
》Sokağa da adını veren, Cebelavi adında bir baba düşünün ve çölün ortasında kocaman bir konakta yaşamakta. Bu baba bir gün oğullarından en büyüğüyle kavga ediyor ve onu kendisine itaat etmediği için evinden kovuyor. Oğul da buna sinirleniyor ve Cebelavi'ye saygı duyan herkese kötülük etmeyi ve insanları yoldan çıkarmayı kendisine ilke