200 yıldır sorulan yanlış soru
Gücümüzün kaynağı dinimizdi. Din mükemmeldi fakat bizler eksiktik. Osmanlı'nın yıkılışının başlangıcı olan Tanzimat Fermanı'nda bile Osmanlı'nın gerileme sebebi şeriattan ayrılmak olarak gösterilir. Bu güçsüzleşmeye çözüm olarak "yenilenmek" gerekiyordu. Fakat biz "kendimiz olarak yenilenmek" yerine "başkasını takip ederek yenileşmek" yolunu tercih ettik. Yani kendimizi yenilemek yerine, çevremizi,araçları yenilemeyi tercih ettik. Yeni ordular,yeni kurumlar,yeni okullar,yeni usuller oluşturduk. Ama onlar "özgün" değildi. Yani "bize ait yeni" değil, "bizim için yeni" şeylerdi.
Tanzimat Fermanı'nın yabancı elçiliklerin zoru altında yayımlandığı bilinmektedir. 1856 Islahat Fermanı'nın ise, yabancı elçilerin de katıldığı bir komisyon tarafından hazırlandığı yine bilinmektedir. Ayrıca, Cevdet Paşa'nın yazdığına ve zamanın Şeyhülislamının söylediğine göre, düşman gemileri Boğaz'da ve topları saraya çevrili iken 1856 Fermanı ilan edilmişti. Bu fermanın, siyasî hukuk alanında Müslim-Gayrimüslim ayırımını ortadan kaldırarak, eşit vatandaşlar kavramını getirmesi ile Müslüman halk sadece "Gâvura gâvur denilmeyecek" diye alay etmedi; hiçbir zaman affetmedi de. Yeni Osmanlıların Tanzimatçılara olan husûmetlerinin önemli bir sebebi de budur. Yeni Osmanlıların etkisinde ve Namık Kemal'in şiirleriyle beslenerek yetişen İttihat Terakkici yeni nesil, Osmanlı'nın düştüğü bu zayıflığı Devlet-i Aliyye'ye yediremeyecek ve onu anlamak yerine, Tanzimatçılara ve yönetimlere fatura etmek yolunu seçeceklerdir.
Reklam
“Abdülmecid'in başta İngiltere olmak üzere Avrupa devletlerinin tüm isteklerini 1839' da bir Tanzimat Fermanı'yla anayasalaştırırken güttüğü amaç, Osmanlı İmparatorluğu'nu İngiltere'nin kanatlan altına sığınarak o dönemin Avrupa Birliği olan Avrupa Devletler Konseyi'ne sokmak ve böylelikle İmparatorluğu'nun varlığını ve toprak bütünlüğünü güvence altına almaktı.”
Sayfa 23
“Tanzimat gibi, İslahat Fermanı da dış kaynaklı olup, Kırım savaşında müttefiklerin isteklerini karşılamak üzere hazırlanmış ve bu yüzden barış antlaşmasının içine alınmıştır. Belge, Tanzimat'taki temel haklar güvencesine eşitlik esasını eklemekte ve 20 noktada Hıristiyanlarla Müslümanlar arasında eşitlik sağlamayı amaçlamaktaydı. Ancak, Hıristiyanlar lehine hükümler içerdiğinden, Müslüman halkı memnun ettiği söylenemez. Bundan başka, bu fermana dayanan büyük devletler, 1856-1876 yılları arasında Osmanlı devletinin içişlerine daha çok karışmaya başlayacaklardır. Eflâk ve Buğdan'ın birleşmesi ve Sırbistan'a verilen ayrıcalıkların arttırılması bunun tipik örnekleridir.”
Tanzimat Fermanı (22 Aralık 1839, Takvim-i Vekâyi) ...fermanın ilan edilerek daha ziyade Osmanlı Devleti’nin Avrupa’nın liberal devletleri arasına sokulması, İngiliz ve Fransız kamuoyunun desteğinin sağlanması ve böylece Avrupa’da Mehmet Ali Paşa lehinde yaratılan sempati dengelenerek, Mısır ve Boğazlar meselelerine olumlu çözüm bulunması gibi siyasî yararların beklendiği açıktır.
TANZİMAT FERMANI ve DEVLETİN VARLIK GEREKÇESİ
Fermanla birlikte Batı dünyasında gelişen “halkın devlet için değil devletin halk için olduğu” tezi benimsenerek Osmanlı devlet düşüncesinde önemli bir değişim amaçlanmaktaydı. Bunu Tanzimat’ın çok bilinmeyen mimarlarından Sadık Rıfat Paşa, “hükümetler halk için mevzu olup, yoksa halk, hükümetler için mahluk değildir” diye ifade etmişti.
Reklam
558 öğeden 601 ile 558 arasındakiler gösteriliyor.