Nisan 1951 tarihinde intihar ederek yaşamına son veren Sadık Hidayet'in ölümünü, 25 yıllık arkadaşı şu şekilde anlatmıştır:
"Paris'te günlerce, havagazlı bir apartman aradı, 9 Nisan 1951 günü dairesine kapandı ve bütün delikleri tıkadıktan sonra gaz musluğunu açtı. Ertesi gün ziyaretine gelen bir dostu, onu mutfakta yerde yatar
📌Derdin ölçütü neydi sahi?
Kaç insan öldürünce zalim, Kaç kitap okuyunca alim, Kaç kilometre yol gidince seyyah, Kaç diyar görünce gezgin, Kaç hezimetten sonra bezgin olurdu ki insan? Kaç olunca çok; Kaçta kalınca azdı rakamlar? Neye göre, kime göreydi ölçüt? Aynı Neydi ki bizi üç günlük dünyada kalp kırmaya yönelten? Derdin ölçüsü neydi sahi? Ekmeği bayat olanın yanında pırlantası küçük olanın da derdi dert miydi gerçekten?
Tüm bunlara verilecek cevap, bir tebessümden ibaret olamaz mı peki? Hayat kısa, gidilecek yol ne kadar uzun.