“Bayan” değil KADIN.
Ona madam diye hitap edilmesinden nefret ediyordu ve bu kelimeyi her duyduğunda tokat yemiş gibi oluyordu. “Artık genç bir kız ya da genç bir kadın değilsiniz, bundan böyle bir sonraki kategoriye aitsiniz” anlamına gelen bu kelimeden resmen tiksiniyordu!
Ona madam diye hitap edilmesinden nefret ediyordu ve bu kelimeyi her duyduğunda tokat yemiş gibi oluyordu. Ofisteki bütün çalışanlar da bunu gayet iyi bildiğinden ona Avukat Hanım veya matmazel diye hitap ediyorlardı. Sarah iki kere evlenmiş, iki kere boşanmıştı; yani elde var sıfırdı ve “Artık genç bir kız ya da genç bir kadın değilsiniz, bundan böyle bir sonraki kategoriye aitsiniz,” anlamına gelen bu kelimeden resmen tiksiniyordu!
Reklam
Resmen okuruna tokat atıyor
Hangi günahı işledin de doğdun? Hangi suçu işledin de varsın? Acında kaderin gibi sebepsiz.
Sayfa 37 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Maraşta tahrikçi Garbis Altunyan idi, geçen sene geberdi
biz 1978 Nisan'ında hem Başbakana, resmen yazıyla müracaat ettik. Hem de bir dosya hazırladık. Bu kışkırtmalarla, bu bölücü faaliyetlerle ilgili olarak ve o zamanki Konya Milletvekilimiz Sayın İhsan Kabadayı ile beraber Sayın Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ten randevu aldık. Kendilerini gittik, ziyaret ettik. Bu dosyaları götürdük. Vesikalarıyla beraber ve sayın Cumhurbaşkanına bu tahrikler hakkında bilgi arz ettik. Bilhassa Kahramanmaraş üzerinde. O bölgede, Sivas bölgesinde, Tokat bölgesinde, Amasya, Çorum bölgesinde, Antalya bölgesinde, memleketin başka bölgelerinde bu gibi tahriklerin yoğunlaştığını kendilerine arz ettik.
Anarşi ve Teröre Karşı Devlet Yetkililerini Biz Uyardık Biz 1978 şartlarında biraz önce arz ettiğim gibi Ecevit iktidarının sebep olduğu bu anarşistlerin devlete yığılması, devleti ele geçirmeleri, devlet kadroları ve memlekette giriştikleri çok yaygın şiddet hareketleriyle beraber kışkırtmalar ... Nasıl kışkırtmalar? Bir taraftan Ermenilerden
'' Bakın , sizden hiçbir şey çalmadım! Evet , burada son derece pahalı aletler var ama bana hitap etmiyor. Ben altın ve pırlanta gibi mücevherler üzerine çalışıyorum , '' diyerek gülümsedim. Esprimi gülünç bulmadığı seğiren çenesinden belliydi. Adam beni resmen varlığıyla azarlayıp , tokat atmıştı. Bana bakarken duyduğu öfke ve gerginlik yetmezmiş gibi bir de beni odasında basınca , aramızın hiçbir zaman düzelmeyeceği kesinleşti. Ah , ne umuyordum ki onunla okeyde üçüncü ve dördüncü olmayı mı? Tuna Üstüner ve ben ancak mahşer meydanında bir araya gelecek iki kişiydik. O da mecburiyetten!
Reklam
23 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.