" Bunlar trajikomik olan yalnızlıklardır ama en kötüsü, en gerçeği kalabalıkların içinde hissedilen o soyut yalnızlıktır. Oraya ait değilsinizdir ama herkesle o masada oturup gülümsersiniz. Gülümseme size ait değildir, gerçek değildir. Ofiste kahvenizi yudumlarken cehennemde gibi hisseder ve sürekli saatinize bakarsınız. Sürekli saate bakmak sürekli oradan kaçma isteğidir; herkesin içinde sadece çok bakanlar yalnızdır. Herkesin hemfikir olduğu yerde farklı bir düşünceyi savunmak yalnızlıktır. Ölecek gibi hissettiğiniz zamanlar olur. Yeterince delirirseniz ölmüş gibi de hissedebilirsiniz ama hiç doğmamış gibi hissetmek... İşte bu yalnızlığın son safhasıdır."
Sayfa 279Kitabı okudu
o halde sömürülmemek için 'eğitim şart' öyle mi hah ha on beş yıl öğrencilik yirmi beş yıl öğretmenlik yapmak suretiyle neredeyse tüm ömrünü okullarda geçirmiş birisi olarak çok net biçimde söylemeliyim ki küresel kapitalizm tüm dünyada eğitim sistemini ve okulları kolay yönetilebilir aptallar yetiştirmek üzere dizayn etmiştir liseler ve üniversiteler insanın hakikate ulaşmasına katkıda bulunmak şöyle dursun insana hayatın manasını düşünmeden yaşamanın yollarını göstermekte ve sistemin esiri olmak isteyenlere kölelik sertifikası vermektedir (trajikomik bir durum ama bu yüzyıla kadar köle olmak için diploma şartı aranmıyordu) e ne vapalım çocuklarımızı okullara göndermeyelim mi gönderin ama okula tapmayın hatta işin tehlikelerinin farkında olup çocuğunuzu kollayın parçaya takılıp bütünü kaçırmayın büyük resmi görün
Sayfa 210Kitabı okudu
Reklam
Tüm ideolojilere, inandığı değerlere koşulsuz, tam araştırmadan biat eden insanlar tehlikelidir. Bilgiye ulaşılması halinde, kafamızda oluşturduğumuz mitleri hayal kırıklığına uğratacağına, zihnimizde mükemmel olarak yerleşmiş olguların yıkılacağına inanırız.
Kafkaesk dünyada komik, Shakespeare'deki gibi trajiğin bir kontrpuanını (trajikomik) temsil etmez; görevi tonun hafifliği sayesinde trajiği daha katlanabilir bir hale getirmek değildir; trajiğe eşlik etmez, hayır, trajik olanı daha doğmadan yok ederek, kurbanları hala umut edebilecekleri tek avuntudan mahrum bırakır: Yani trajedinin büyüklüğünün (gerçek ya da yakıştırılan bir büyüklük) içinde bulunan avuntudan
"Bunlar trajikomik olan yalnızlıklardır ama en kötüsü, en gerçeği kalabalıkların içinde hissedilen o soyut yalnızlıktır. Oraya ait değilsinizdir ama herkesle o masada oturup gülümsersiniz. Gülümseme size ait değildir, gerçek değildir. Ofiste kahvenizi yudumlarken cehennemde gibi hisseder ve sürekli saatinize bakarsınız. Sürekli saate bakmak sürekli oradan kaçma isteğidir, herkesin içinde saate çok bakanlar yalnızdır. Herkesin hemfikir olduğu yerde farklı bir düşünceyi savunmak yalnızlıktır. Ölecek gibi hissettiğiniz zamanlar olur. Yeterince delirirseniz ölmüş gibi de hissedebilirsiniz ama hiç doğmamış gibi hissetmek... İşte bu yalnızlığın son safhasıdır."
Sayfa 279Kitabı okudu
Trajikomik :D
Fazla olarak onu annesi derecesinde iyi bir ev kadını olarak da yetiştirmişti. Çocuğunun bugün hiçbir eksiği yoktu. Herhangi bir erkeği tam manası ile memnun etmeye muktedirdi.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.