Oğuz Atay ile tanışmanın zamanı geldiğine karar vererek yaptığım küçük çaplı bir araştırma sonucunda ilk olarak "Korkuyu Beklerken"adlı eseri ile başlamam gerektiği kanısına vardım. Anlayamamaktan, sıkılmaktan, ve yarım bırakmaktan korktum. Ama tüm ön yargılarımı bitiren bi giriş cümlesi okudum. Kendimi gördüm ve devam ettim. "Kalabalık bir toplum içindeydi. Başarısızdı." Okudukça dilini çok beğendiğimi, asla sıkılmadan merakla bi sonraki sayfayı çevirdiğimi, fark ettim. Kimisi yorumlarda, karakterlerin dış dünyadan soyutlanmasının insanın içini kararttığını söylese de ben, aksine her hikayenin kahramanında, kendimden bir yalnızlık gördüm. Zaman zaman içine düştüğüm, bunalımlı dönemlerimi hatırladım okudukça .Anlamlandırmaya çalıştım bu tek başına kalmışlık hallerini. Her bir karakteri, kendilerince ördükleri duvarlarından kurtarmanın yollarını düşündüm. Sonra, onlar o halleriyle, öğrenilmiş çaresizlikleriyle mutlulardı belki dedim. Hem zaten kim tam anlamıyla tutunmuş ki hayata? Herkes, yaşamının bir döneminde tutunamayan değil mi?
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
Hikmet Benol, eşinden ayrıldıktan sonra, tüm çevresinden uzaklaşıp üç katlı eski bir ahşap eve kendi deyimiyle ‘gecekondu’ya taşınır. Burada üst komşusu emekli Albay Hüsamettin Bey’in de yardımıyla oyunlar yazmaya başlar. Karakterleri kendisi ve tanıdığı insanlar oluşturur. Bu oyunlar içinde o kadar hapsolur ki gerçekle kurguyu birbirine
Hakkı Özdemir’in Şiar’ın 28. sayısındaki “Her Şeyin Parodisi Yahut Batsın Bu Dünya” isimli yazısı vesilesiyle fark ettim Orhan Gencebay’ın “Batsın Bu Dünya” isimli şarkısı ile Tutunamayanlar’da geçen “Bat dünya bat” ifadesi arasındaki paralelliği. Özdemir şöyle diyor bahsi geçen yazıda: “Batsın Bu Dünya müzikal anlamda Tutunamayanlar’ın olduğu