Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Esmaa

Esmaa
@uzunlardanesma
Okuyan bir anne :) 𝓑
İnsanlar, çok kaba bir tanımla zahiren ikiye ayrılırlar: Sakinler ve öfkeliler. Ama bir de işin batıni yönü vardır ve bu içimizle ilgilidir: iç dünyası sakin ve huzurlu olanlar ya da içinde büyük depremler yaşayanlar.
Sayfa 161Kitabı okudu
Reklam
Yokun yokluğunu kabul etmek, varın yokluğunu kabul etmekten daha kolaydı.
Sayfa 151Kitabı okudu
"O an anladım ki, hiçbir şey toptan iyi ya da toptan kötü değil. İyiker de var, kötüler de... Ama beyin hep kötüleri seçiyor bizi korumak için. Kötü anılar biraz fazlaysa veya hayatımızda derin izler bıraktıysa, işte o zaman iyi anılar hiç yokmuş gibi geliyor insana. Oysa oradalar, tüm anılar orada, eğer elimizi uzatıp değmeye çalışırsak iyi olanlara da dokunabiliyoruz."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Herşeye rağmen hayat güzel, diye düşündü. Dünya sabit dursa, olduğu yerde çürüyüp toz olurdu. Dışarı baktığımda yüreğimi sızlatan duyularım değişiyor, etrafımdaki gelişmeler doğru ve gerekli görünmeye başlıyor. Şartların beni nasıl etkilediğini düşünmekten ziyade, doğruluğu ve umudu tercih ettiğimde insanların nasıl etkileneceğini düşünmem gerekir. "
İ'lem eyyühe'l-aziz! Aklı başında olan insan, ne dünya umûrundan kazandığına mesrur ve ne de kaybettiği şeye mahzun olmaz. Zira dünya durmuyor, gidiyor. İnsan da beraber gidiyor. Sen de yolcusun. Bak, ihtiyarlık şafağı kulakların üstünde tulû etmiştir. Başının yarısından fazlası beyaz kefene sarılmış. Vücudunda tavattun etmeye niyet eden hastalıklar, ölümün keşif kollarıdır. Maahâzâ ebedî ömrün önündedir. O ömr‑ü bâkide göreceğin rahat ve lezzet ancak bu fâni ömürde sa'y ve çalışmalarına bağlıdır. Senin o ömr‑ü bâkiden hiç haberin yok. Ölüm sekeratı uyandırmadan evvel uyan! Risale-i Nur-Mesnevi-i Nuriye/131
Reklam
Şu esasata dikkat lâzımdır: 1- Allah'a abd olana her şey musahhardır. Olmayana her şey düşmandır. 2- Her şey kader ile takdir edilmiştir. Kısmetine razı ol ki rahat edesin. 3- Mülk Allah'ındır. Sende emaneten duruyor. O emaneti ibka edip senin için muhafaza edecek. Sende kalırsa meccanen zâil olur gider. 4- Devam olmayan bir şeyde lezzet yoktur. Sen zâilsin. Dünya da zâildir. Halkın dünyası da zâildir. Kâinatın şu şekl-i hazırı da zâildir. Bunlar saniye ve dakika ve saat ve gün gibi birbirini takiben zevale gidiyorlar. 5- Âhirette seni kurtaracak bir eserin olmadığı takdirde, fâni dünyada bıraktığın eserlere de kıymet verme. Risale-i Nur-Mesnevi-i Nuriye/129
İ'lem eyyühe'l-aziz! Dört şey için dünyayı kesben değil, kalben terk etmek lâzımdır: 1- Dünyanın ömrü kısa olup süratle zeval ve gurûba gider. Zevalin elemiyle, visalin lezzeti zeval buluyor. 2- Dünyanın lezaizi zehirli bala benzer. Lezzeti nisbetinde elemi de vardır. 3- Seni intizar etmekte ve senin de süratle ona doğru gitmekte olduğun kabir, dünyanın ziynetli, lezzetli şeylerini hediye olarak kabul etmez. Çünkü dünya ehlince güzel addedilen şey, orada çirkindir. 4- Düşmanlar ve haşerat-ı muzırra arasında bir saat durmakla dost ve büyükler meclisinde senelerce durmak arasındaki muvazene, kabir ile dünya arasındaki aynı muvazenedir. Maahâzâ Cenab-ı Hak da bir saatlik lezzeti terk etmeye davet ediyor ki senelerce dostlarınla beraber rahat edesin. Öyle ise kayıtlı ve kelepçeli olarak sevk edilmezden evvel, Allah'ın davetine icabet et. Risale-i Nur-Mesnevi-i Nuriye/125
" Neşeli olduğunuz zamanlarda gözlerinizi yüreğinizin derinliklerine çevirirseniz, size sevinç veren şey uğruna bir zamanlar kederlenmiş olduğunuzu fark edersiniz. Kederli olduğunuz zamanlarda da yine yüreğinizin derinliklerine bakın, o zaman gerçekte, bir zamanlar sizi mutsuz kılmış olan şeye ağlamakta olduğunuzu görürsünüz. "
"İnsanlar düşman bile olsalar birbirlerine muhtaçlardı ve birisi tarafından sevildiğini hissetmek dünyayı daha da güzel kılıyordu."
"Bilgelik hiçbir kötü tarafı olmayan bir insan olmak değil, kötü taraflarının olduğunu bilen ve bunu yönetebilen insan olmaktır!"
Reklam
Öyle bir Allah'a hamd, medh ü senalar ederiz ki şu âlem-i kebir onun icadıdır. Ve insan denilen şu küçük âlem de onun ibdaıdır. Biri inşası, diğeri binasıdır. Biri sanatı, diğeri sıbgasıdır. Biri nakşı, diğeri ziynetidir. Biri rahmeti, diğeri nimetidir. Biri kudreti, diğeri hikmetidir. Biri azameti, diğeri rububiyetidir. Biri mahluku, diğeri masnuudur. Biri mülkü, diğeri memlûküdür. Biri mescidi, diğeri abdidir. Evet bütün bu şeyler, eczasıyla beraber Allah'ın mülkü ve malı olduğu, i'cazvari sikke ve mühürleriyle sabittir. Risale-i Nur-Mesnevi-i Nuriye/107
Arkadaş! Şu dünyevî hayatın faydaları pek çoktur. O faydalardan, hayat sahibine –tasarruf ve hizmeti nisbetinde– bir hisse ayrıldıktan sonra bâki kalan gayeler, semereler Fâtır-ı Hakîm'e râcidir. Evet, insan ve insanın hayatı esma-i İlahiyenin tecelliyatına bir tarladır. Ve cennette rahmet-i İlahiyenin envaının cilvelerine mazhardır. Ve hayat-ı uhreviyenin hârika ve gayr-ı mütenahî semereleri için bir fidanlık veya bir çekirdektir. Risale-i Nur-Mesnevi-i Nuriye/103
Nedir bu gurur ve nedir bu gaflet? Nedir bu haşmet, nedir bu istiğna, nedir bu azamet? Elindeki ihtiyar bir kıl kadardır ve iktidarın bir zerre kadardır. Ve hayatın söndü ancak bir şule kaldı. Ömrün geçti, şuurun söndü, bir lem'a kaldı. Zamanın geçti, kabirden başka mekânın var mı? Bîçare! Aczine ve fakrına bir had var mı? Emellerin nihayetsizdir, ecelin yakındır. Evet, böyle acz ve fakrınla iktidar ve ihtiyardan hâlî bir insanın ne olacak hali? Hazain-i rahmet sahibi Hâlık-ı Rahmanu'r-Rahîm'e, böyle bir acz ile itimat etmek lâzımdır. Odur herkese nokta-i istinad. Odur her zayıfa cihet-i istimdad… Risale-i Nur-Mesnevi-i Nuriye/94
Ey insan! Senin vücudunun sahasında yapılan fiiller ve işlerden senin yed-i ihtiyarında bulunan ancak binde bir nisbetindedir. Bâki kalan Mâlikü'l-mülk'e aittir. Binaenaleyh kendi kuvvetine göre yük al. Yoksa altında ezilirsin. Kıl kadar bir şuur ile büyük taşları kaldırmak teşebbüsünde bulunma. Mâlik'inin izni olmaksızın, onun mülküne el uzatma. Binaenaleyh gafletle, kendi hesabına bir iş yaptığın zaman, haddini tecavüz etme. Eğer Mâlik'in hesabına olursa istediğin şeyi al ve yap fakat izin ve meşiet ve emri dairesinde olmak şartıyla. İzin ve meşietini de şeriatından öğrenirsin. Risale-i Nur-Mesnevi-i Nuriye/80
Arkadaş! Dünyanın üç vechi vardır: Birisi: Âhirete bakar. Çünkü onun mezraasıdır. İkincisi: Esma-i hüsnaya bakar. Çünkü onların mektep ve tezgâhlarıdır. Üçüncüsü: Kasden ve bizzat kendi kendine bakar. Bu vecihle insanların hevesatına, keyiflerine ve bu fâni hayatın tekâlifine medar olur. Nur‑u imanla dünyanın evvelki iki vechine bakmak, manevî bir cennet gibi olur. Üçüncü vecih ise dünyanın fena yüzüdür ki zatî ve ehemmiyetli bir kıymeti yoktur. Risale-i Nur-Mesnevi-i Nuriye/77
68 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.