Kalp Ağrısı son zamanlarda okuduğum en güzel kitaplardan biriydi. Romana Zeyno’nun günlüklerini okuyarak başlıyoruz. Halide Edib, çoğu romanında yaptığı gibi değişik anlatım teknikleri kullanarak yazmış Kalp Ağrısı'nı. Zeyno'nun güncesini, mektuplarını okurken kendinizi soluk kesici bir aşk öyküsünün içinde buluyorsunuz. Siz hiç kalp ağrısı çektiniz mi? Zeyno yaşadığı kalp ağrısını babasına anlatıyor. Bizlerde bu hikayeye böylece dahil oluyoruz . Biriyle evlenmek için hayatınızın her anında yer alması , size uygun bir aday olması, hem arkadaş hem baba hem kardeş olması tüm bunlar yeterli mi? Ya aşk ? Ya heyecan , tutku ? Kendi kalp ağrınla baş edemezken, onunda senin için kalp ağrısı çektiğini bilmek ahh.. Aşk feda edilebilir mi? Aşkından öleceğini bilsen yine de bu aşktan vazgeçebilir misin? Ah ne zordur severken gitmek zorunda olmak. Birbirini izlemeyi büyük saadet sayan , büyük bir aşktan bahsediyorum size .. Zeyno’nun kalp ağrısını okurken, bu ağrıyı bende onun kadar derinden hissettim . Acısından nefes alamamasını anladım. Bu nasıl bir aşk ! Ah Azize zaman zaman ne çok kızdım sana insan vazgeçmeyi de bilmeli , çok sevse de gitmeli. Her biri için ayrı ayrı kalp ağrısı çektimOkumanızı çok isterim . Tavsiye ediyorum
Kırmızı Pazartesi kitabında olduğu gibi başta bize ortada bir cinayet olduğunu söyler. Biz tüm kitap boyunca katilin ağzından aşama aşama cinayet işlenene kadar neler olduğunu, katilin bu suçu ne tür bir ruh haliyle işlediğini dinleriz bir tren yolculuğu süresince.
Öncelikle kitabın çok fazla etkisinde