Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İsyan şiirleri bilirim sonra Kelimeler ki tank gibi geçer adamın yüreğinden Harfler harb düzeni almıştır mısralarda Kimi bir vurguncuyu gece rüyasında yakalamıştır Kimi bir soygun sofrasında ışıklı salonlarda Hırsızın gırtlağına tıkanmıştır
İçimi Basan Efkar İçimin vadilerinde kış kıyamet Rüzgarlar biteviye Yavrusunu yitiren kurdu seslendiriyor Ve ay her gece Gümüşi bir yalnızlığı anlatmak için Doğuyor sanki öylece. İçimin dağlarında askerler Sırtlarını kayalara vermişler Beklemekteler Yaptıkları pusatlarını elden geçirmek sadece Bir de aradabir Ellerini alınlarına götürerek Ufku gözetmek. İçimin dağlarını duman basmış Ağaçların dalları bir o yana bir bu yana Ve yapraklar ve kuşlar birbirine karışmış Savruluyorlar gökyüzüne Ve onlara ve hareket eden herşeye inat Sonbaharla birlikte efkar Demir atmış içimin derinliklerine.
Reklam
Doğada çirkinlik yoktur, zihinden gayrı. Hiçbir şey çarpık değildir, zulümden gayrı. Erdem güzelliktir. Ama n'etmeli güzeli, zalim olunca. Güzelliğe bürünen kötüler şeytanın kullarıdır.
1. bir ilişki ilişmekle yetinmemelidir. kıyıya, köşeye, ucuna veya kenarına oturmakla, oturuyormuş gibi yapmakla gemi yürütülmez. üzerine oturulacak şey süngü bile olsa, tam anlamıyla oturmak şarttır. 2. islak olmayan bir ilişki düşünülemez. 3. aslında ilişki diye bir şey yoktur; her şey palavradır. iki insan ancak birbirlerine ilişmedikleri sürece birbirlerini yaşatabilir. birlikte değişim bir ortaçağ yalanıdır. 4. olmuyorsa olmuyor kuralı: kelek kavuna şeker serpmek kadar anlamsız bir hareket daha bulunabilir, ama bu zor olacaktır. ... 13. her insanın duvarları vardır. her duvarın gedikleri vardır. ilişkide dürüstlük, insanların birbirlerine verdiği ve bu gedikleri gösteren haritaların doğruluk derecesiyle orantılıdır. orantı sabiti 1.7’dir. 14. duvarlara işemeyiniz. 15. her insanın paspas olmaktan sıkılmaya hakkı vardır. 16. beklemek erdem değil, çaresizliktir. 17. insan temelde yalnızdır. üst katlar için kesin bir şey söylenemez. 18. yalnızlık paylaşılmaz. paylaşılırsa raconu kalmaz...
Erdem Arslan -Vardiya
Zamanla geçiyor herşey ama zaman geçmiyor Saman sayfalar arasında kuruyor kasımpatı Saate bakıyoruz yelkovan felç olmuş Akrep dikkat kesilmiş bize gülümsüyor Gece olup, uzanıp dizlerimizi çekince karnımıza Bizi şiirler de kurtarmıyor.
Gece inmiş şehre.. Sadece şiir merhem olur gönlümün karasına şimdi.. Birbirine kırgın duvarlar ve insanlar. Şimdi ne yazsam da geçse, kalbimin küsü?
Reklam
Erdem kürsüleri üzerine
Gündüzün kendisini on defa yenmelisin. Bu, iyi bir yorgunluk verir ve sonra ruhun uyuşur. Yine on defa kendinle barışmalısın, çünkü yenme acıdır ve barışmayan kötü uyur. Gündüzleyin on gerçek bulmalısın; yoksa gece de gerçeği ararsın ve ruhun aç kalır.
Sayfa 25 - İskele
Birlikte bir gece dokunuyor üstümüzde Gece dedimse kastettiğim yaşamak sadece Yaşamak, aşkı ıstırabı vefayı isyanı...
"Ne günler geceye teslim olurken, ne geceler güne kavuşurken böylesi sancı çekmiş midir bilmem.. Ben sancıların en olmazında yoğruluyorum şimdi.. Belki gece gülecek halime, rüya diyecek, Beki gün saklayacak güneşini bulutlara, zemheri diyecek.. Kollarımdayken bile seni kaybetme korkusunu hangi yeminin dindirecek? Seninle noktalanamayan bir ömür, hangi cennete girecek? Yapma sakın kadınım.. Sana dair geleceğimi yıkma sakın.. Bana duyduğun her kızgınlıkta yine bana koş.. Bana hissettiğin her öfkeni yine bana kus.. Unutma! Seni benden daha çok sevecek insanı bu kainat kaldıramaz.. Kulun bu kadar kudreti yok.." Ah Jamir sen nesin adam yaa :) <3
Sayfa 563Kitabı okudu
Değerlerin Dönüşümü
Tüm iyi şeyler vaktiyle kötü şeylerdi; her kalıtsal günahtan bir kalıtsal erdem oluştu. Sözgelimi evlilik, uzun bir süre topluluk hakkının ihlali olarak görüldü; bir kadını sırf kendine mal edecek denli kibirli olanlar ceza öderdi bir zamanlar (buna örnek olarak jus prima enoctis [ilk gece hakkı], bugün hala Kamboçya'da rahiplerin, bu "eski ve iyi göreneklerin" koruyucularının, bir ayrıcalığıdır). Yumuşak, iyicil, uysal, merhametli duygular - ki şimdilerde değerleri öylesine arttı ki, neredeyse "kendi başına değerler" oldular - çok uzun zaman boyunca aşağılandılar, üstelik sahipleri tarafından: yumuşak olmaktan utanılırdı, tıpkı bugün sert olmaktan utanıldığı gibi.
Sayfa 117 - Kabalcı
Reklam
İsyan şiirleri bilirim sonra Kelimeler ki tank gibi geçer adamın yüreğinden Harfler harb düzeni almıştır mısralarda Kimi bir vurguncuyu gece rüyasında yakalamıştır Kimi bir soygun sofrasında ışıklı salonlarda Hırsızın gırtlağına tıkanmıştır Müslüman yürekler bilirim daha Kızdı mı cehennem kesilir sevdi mi cennet Eller bilirim haşin hoyrat mert Alınlar görmüşüm ki vatanımın coğrafyasıdır Her kırışığı sorulacak bir hesabı Her çizgisi tarihten bir yaprağı anlatır Bütün bunların üstüne Hepsinin üstüne sevda sözleri söylemeliyim Vatanım milletim tüm insanlar kardeşlerim Sonra sen gelmelisin dilimin ucuna adın gelmeli Adın kurtuluştur ama söylememeliyim Can kuşum umudum canım sevgilim
Gece inmiş şehre Sadece şiir merhem olur gönlümün karasına şimdi. Birbirine kırgın duvarlar, insanlar ve gölgeler Şimdi ne yazsam da geçse kalbimin küsü?
1.354 öğeden 1.336 ile 1.350 arasındakiler gösteriliyor.