Sarhoş olun
XXXIII SARHOŞ OLUN “Her zaman sarhoş olmalı. Her şey bunda: tek sorun bu. Omuzlarınızı ezen, sizi toprağa doğru çeken Zaman’ın korkunç ağırlığını duymamak için durmamacasına sarhoş olmalısınız. Ama neyle? Şarapla, şiirle, ya da erdemle, nasıl isterseniz. Ama sarhoş olun. Ve bazı bazı, bir sarayın basamakları, bir hendeğin yeşil otları üzerinde, odanızın donuk yalnızlığı içinde, sarhoşluğunuz azalmış ya da büsbütün geçmiş bir durumda uyanırsanız, sorun, yele, dalgaya, yıldıza, kuşa, saate sorun, her kaçan şeye, inleyen, yuvarlanan, şakıyan, konuşan her şeye sorun. ‘saat kaç?’ deyin; yel, dalga, yıldız, kuş, saat hemen verecektir yanıtı size: ‘Sarhoş olma saatidir! Zamanın inim inim inletilen köleleri olmamak için sarhoş olun durmamacasına! Şarapla, şiirle, ya da erdemle, nasıl isterseniz.” (S. 80) Baudelaire, Charles. (2002). Paris Sıkıntısı. (çev. Tahsin Yücel), Adam Yayınları, İstanbul.
Araf XXXIII, 97
duman nasıl ateşi belli ederse, bu unutuş da isteğinin başka yere yönelişinin göstergesi.
Sayfa 537Kitabı okudu
Reklam
1961: Atsız'ın İlmi Yayınları Yoğun siyasi gelişmelerin yaşandığı 1961 yılında Atsız'ın iki ilmî kitabı da çıkar: Osman (Bayburtlu), Tevârîh-i Cedid-i Mir'ât-i Cihan, İstanbul 1961. Osmanlı Tarihine Ait Takvimler I, 824, 835 ve 843 tarihli takvimler, İstanbul 1961. Üçüncü Murad devrinde yazılmış bulunan Bayburtlu Osman'ın eseriyle Atsız 1930'lardan beri meşguldü. 1936 yılında Dede Korkut'la ilgili kitabını hazırlamakla meşgul bulunan arkadaşı Orhan Şaik Gökyay'a bu eserin "Der-beyân-1 Evsâf-1 Bayundur Han” bölümünü istinsah ederek bir mektupla göndermişti (Gökyay 1938: XXXIII). Osmanlı takvimleriyle de Atsız 1950'lerden beri meşguldü. 856 tarihli bir takvimi, "Fatih Sultan Mehmet'e Sunulmuş Tarihi Bir Takvim" başlığıyla 1957 yılında İstanbul Enstitüsü Dergisi'nin III. sayısında yayımlamıştı. Ancak o yayında teknik sebeplerle transkripsiyonlu metni verememişti. "Şimdi tarihçilerin ve belki de aynı zamanda dilcilerin istifadesine sunduğum bu bir sıra takvimi, bütün hurafe ve İsrailiyat bölümleriyle birlikte yayımlıyorum." diyerek Atsız metinlerin transkripsiyonlu ve eksiksiz bir yayınını gerçekleştirmiş oluyordu. Şimdi Türkçüler tekrar dergicilik faaliyetine başlayacaklar ve siyasi gelişmeleri de takip ederek konumlarını belirleyeceklerdi. 1962 Ocağının sonunda haftalık Millî Yol, Şubat ayında da aylık Orkun dergisini çıkarmaya başladılar. Ancak dergilere geçmeden önce 22-23 Şubat gecesini anlatmalıyız.
XXXIII
Şu İstanbul, çok güzel bir şehirdi gerçekten. Çarpık yapılaşma bir kenara bırakılırsa Napolyon‘u haklı çıkarabilirdi. Onun “Dünya tek bir ülke olsaydı başkenti İstanbul olurdu” dediğini daha çocukken duymuş ve o günden itibaren İstanbul’u hep merak etmişti.
Sayfa 416Kitabı okudu
XXXIII
“Değer mi?” Neden bulaşmıştı ki bu işlere? Vazifesini yeterince iyi yaparak gelebileceği yere gelmişti. Bundan sonrasında sırtını dayayacağı birilerinin olması şart mıydı? Ama yeni dünya düzeni başarıdan ziyade ilişkiler ağından güç alıyordu. Birileriyle kurulan bağlantılar sayesinde amaçlara ulaşılıyor, yükseliş hızlanıyordu.
Sayfa 415Kitabı okudu
XXXIII
Başkalarını bilmek akıllılık, Kendini bilmek irfan sahibi olmaktır. Başkalarının üstesinden gelen iktidar sahibi, Kendisinin üstesinden gelen ise güç sahibidir. Neyin yeterli olduğunu bilmek zenginlik, Azimle yol almak irade sahibi olmaktır. Sahip olduğunu kaybetmemek kalıcı olmak, Ölüp unutulmamak uzun ömürlü olmaktır .
Reklam
120 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.