Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
266 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Cesur Yeni Dünya
İnsan her daim insan olarak kalmalı . Önüne sunulan sonsuz huzur , yapay mutluluk, yapay cinsellik vb herşey mutlu olmaya yönelik ve sonsuz sunumla veriliyor kitapta. Hoşnutsuzluk yok, çünkü kavanozda size olduğunuz konuma göre hep mutlu olmak öğretiliyor. Ama gel gelelim kalp, duygu, düşünme, acı ve mutluluk bunların hepsi kalpten olmalı. Yani insan olmanın birinci gereği duygu. Çok uzattım. Okuyun derim.
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,5bin okunma
Şükrü Erbaş
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn- cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce
Reklam
266 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Artık bir annenizin olmadığını düşünün. Kardeşiniz, çocuklarınız yok. Herkes herkese ait. Bir nevi aidiyet kavramı tarihin tozlu sayfalarında kalmış. Bizler için normal olan şeyler onlar için utanç nedeni. Artık her şey teknolojik. Sevgi, umut ve özgürlük zihinlerden silinmiş. Soma adı verilen ilaçla yaratılan sahte mutluluk ve gençlik, insanları
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,5bin okunma
266 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
1932 yılında yazılmış bir distopya ile karşı karşıyayız. Aldoux Huxley, dönemin entellektüel bir İngiliz yazarı. İki dünya savaşı arasındaki dönem ve özellikle 1929 ekonomik buhranı, dönemin entellektüellerinde büyük olasılıkla geleceğe dair büyük bir karamsarlık yaratmıştı. Cesur Yeni Dünya, hem bu karamsarlığı hem de bu karamsarlığa dair çözüm beklentilerini içeren bir eser olarak ortaya çıkmış gibi görünüyor. Aldous Huxley, Henry Ford'un geliştirdiği Fordist üretim sisteminin toplumsal düzene de yansıyacağı bir gelecek hayal etmiş ve son derece tutarlı, detaylandırılmış bir distopya örmüş. Kitaptaki gelecekte, insanların, annelerinin karnında değil, suni rahimlerde ve yapay kanlarla dünyaya geldiği bir gelecekle karşılaşıyoruz. İnsanlar rahimlerindeki gelişim süreçlerinden, çocukluk dönemlerine kadar şartlanma tekniklerine maruz kalıyorlar. Tüm bu sürecin sonunda da toplumsal bir kast yapısı oluşuyor; Alfalar, Betalar, Gamalar, Deltalar ve Epsilonlardan. Bu kast yönetici sınıftan sıradan emekçilere uzanıyor. İstiktar ve mutluluk ilkeleri üzerine kurulan bu toplum, aile, ebeveyn, ahlak, birey vb kavramlardan da muaf bir toplum. 1930'lu yıllarda bu distopyayı kurmak, gerçekten yaratıcı bir zekanın ürünü olabilir. Kitabın önsözünü yazan bir diğer distopya yazarı Margaret Atwood'ta yazarın hakkını fazlası ile veriyor. Bir kitapsever olarak kitaba dair tek hayal kırıklığım, bu kitabı bu kadar geç keşfetmemdir. Üzerimdeki etkisini uzun süre sürdürecek olan bu kitabı tüm kitapseverlere öneriyorum.
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,5bin okunma
Ömür Hanımla Güz Konuşmaları
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı... ve
Birçok insan mutluluk elde etmek için yapay bir şey gerektiğini düşünür.
Reklam
Çünkü toplumsal dünyanın yapay ve insanı tüketen tutkularından kurtulan Rousseau'nun orada yalnız başına yürürken tattığı bu doygun ve basit mutluluk, "sakin ve masum günler " geçiren ilk insanın tattığı mutlulukla aynı olmalıdır.
Sayfa 98 - E - KitapKitabı okudu
Avrupalı için, kişiye tekrar tekrar “mutlu olmasının” emredilmesi, Amerikan kültürünün tipik bir özelliğidir. Ama mutluluk aranmaz; ortaya çıkması gerekir, lnsanın, “mutlu olmak” için bir nedeni olmalıdır. Bu neden bulunduktan sonra mutluluk otomatik olarak gelir. Gördüğümüz gibi insan, mutluluk arayışında değildir; belli bir durumda yapısal ve uykuda olan potansiyel anlamı gerçekleştirmek yoluyla mutlu olmak için neden aramaktadır. Bu neden ihtiyacı, insana özgü olan bir başka olguya -gülmeye- benzer. Birisinin gülmesini istiyorsanız, ona bir neden sunmanız, örneğin bir fıkra anlatmanız gerekir. Onu gülmeye zorlayarak ya da kendini zorlamasını sağlayarak, gerçek bir kahkaha yaratmak kesinlikle olanaksızdır. Bunu yapmak, fotoğraf makinesinin karşısında poz veren insanları gülümsemeye zorlamaya benzer; bu son durumda basılan fotoğrafta görülen tek şey, yapay gülücüklerle donmuş suratlardır.
Sayfa 150
80 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Kitap, modern toplumların ve bireylerin hayatta kalma, sağlık ve mutluluk gibi kavramlarla nasıl başa çıktığını ele alıyor. Özellikle acının insan deneyimi ve zekâ üzerindeki etkilerini inceliyor. Yapay zekâ ve dijital gözetleme konularına değinerek, teknolojinin bireyin özgürlüğü ve özgünlüğü üzerindeki olumsuz etkilerini sorguluyor.Kitap, acının ve diğer duyguların, bireyin dünyayı anlaması ve derin bir bilgiye ulaşması için gerekli olduğunu öne sürüyor. Ayrıca, kapitalist sistemlerin ve dijital teknolojilerin insanın bireyselliğini nasıl dönüştürdüğü ve bazen sınırladığı üzerinde duruyor. Neoliberalizmin bireyler üzerindeki baskıları ve toplumun bu baskıları nasıl içselleştirdiği konusunda eleştirel bir bakış açısı sunuyor.Genel olarak, kitap çağdaş toplumun ve bireyin karşı karşıya olduğu zorlukları, acıları ve teknolojinin etkilerini, özellikle de kişisel özgürlük ve özgünlük üzerindeki etkilerini derinlemesine sorguluyor. Yapay zeka ve veri toplama gibi modern olguların insanlığın özüne nasıl müdahale ettiğini ve bireyin ruhsal, zihinsel ve duygusal boyutlarını nasıl etkilediğini analiz ediyor.
Palyatif Toplum
Palyatif ToplumByung-Chul Han · Metis Yayınları · 20241,934 okunma
1.000 öğeden 681 ile 690 arasındakiler gösteriliyor.